Antalya’nın yeni il milli eğitim müdürü Emre Çalışkan ile ilgili iddialar birbiri ardına geliyor.
Durum vahim…
Bu mesele, ne bir siyasi atama tartışmasına, ne bir tarikatın onu kayırdığı iddialarına benziyor.
Açık söylüyorum…
Bu atamaya imza atan ister bir bürokrat, ister bir bakan olsun töhmet altında kalır.
Bana gelen bilgiye göre, ortada, yeni il müdürü ile ilgili akçeli işlerden dolayı yürüyen bir soruşturma var.
Akdeniz Üniversitesi, bu konuda basına karşı oldukça ketum…
Rektörlüğün, Emre Çalışkan ile ilgili tüm soruşturma bilgi ve belgelerini, hem de tüm ayrıntılarıyla Ankara’ya, yani bakanlığa yazılı olarak gönderdikleri duyumu bana kadar geldi.
Zaten bunu yapmak zorundalar.
Rektör konuyu ört bas etmeye kalksa, bakana hoş görünme adına gerçeği saklayıp atama kararını imzalasa, yarın hesabı ona da sorulur.
Ancak, basın olarak rektörlük katında kime ne sorarsanız sorun, ‘No comment’ten başka yanıt alamıyorsunuz.
Yani, rektörlük kanadında konuyla ilgili bir takım icraatlar var ama basına yorum yok…
Allah’tan Ankara Milli Eğitim Bakanlığı’ndan bazı haber kaynakları daha bonkör…
Bu kaynakların verdikleri bilgileri derlediğimizde şöyle bir iddialar manzumesi ortaya çıkıyor:
İddia 1:
Emre Çalışkan, 2019’da üniversitede genel sekreter olarak görevdeyken, kampüs içinde bir spor salonu inşaatı başlatıyor. İnşaat 2020 yılında sözde bitiyor. Ancak, üniversitenin muayene kabul komisyonunun teknik personeli inşaatın kabulünü yapmıyor, şerh koyuyor. Yani, “Bu inşaat bitmemiş ve şartnameye uygun yapılmamış” diye itiraz ediyor. Ancak, Emre Çalışkan genel sekreter olarak kabulünü yapıyor, müteahhitin parasını ödüyor.
İddia 2:
Bu inşaatın kabulü yapıldıktan 3 ay kadar sonra spor salonunun duvarı çöküyor. Spor salonu eksik yapıldığı için öğrenciler tarafından kullanılmadığından kimsenin canı yanmıyor.
İddia 3:
Emre Çalışkan, parasını ödediği eski müteahhitin yapması gereken yıkılan bu duvar dahil, salondaki eksikleri bitirmek için yeniden ihaleye çıkıyor ve ödemeyi de üniversite bütçesinden yapıyor.
İddia 4:
Emre Çalışkan’ın bu yaptıkları, yeni Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan’ın ekibinin dikkatini çekiyor. Soruşturma komisyonu devreye giriyor. Şartnameye aykırı kabul, yeniden ihale yapılarak devleti zarara uğratmak gibi bir sürü suçlamayla Çalışkan hakkında soruşturma açılıyor.
İddia 5:
Emre Çalışkan devleti 700-800 bin TL arasında zarara uğratıyor. Soruşturmada, kendisinden bu kamu zararının tahsili de isteniyor.
Ve bana göre sonuç;
Emre Çalışkan’ın bu kadar şaibenin altındayken, aklanmadan, paklanmadan atanması doğru değil.
Çünkü, Milli Eğitim gibi bir camia, bu suçlamalarla koltuğa oturmuş birini içselleştiremez, olanı biteni, şaibeli meseleyi içine sindiremez.
Milli Eğitim, geleceğimiz olan çocuklarımızın yetiştirildiği bir kurum.
Hakkında akçeli konularda soruşturma açılan ve soruşturması hala süren biri nasıl Antalya’nın ‘Başöğretmeni’ olur…
Olursa da bu millete, devlete, öğrenciye, öğretmene, veliye ‘Ayıp’ olur.