Spiker veya sunucu olmak için ne yapmalı?

Özel yayın kuruluşlarının gün geçtikçe artması, spikerlik ve sunuculuk mesleğine olan ilgiyi her zaman üst seviyelerde tutuyor. Özellikle genç kişiler ekrandaki kişileri örnek alıyor ve yerlerinde olmak istiyorlar. Eğer bu genç kişilerin ses tonları da biraz iyiyse ve çevresindeki insanlar tarafından bu özellikleri kendilerine sürekli hatırlatılıyorsa, ister istemez kendilerinin bu işi yapabileceklerini hissediyorlar.

Peki herkes bu işi yapabilir mi?

İşte Türkiye'de 25 senedir spiker yetiştiren ve şu anda ekranlardaki tanınmış ana haber spikeri, sunucu veya haberci olarak mesleğine başarı ile devam eden  ekran yüzünü yetiştiren eğitmenleri , onların bu konuda yol göstericisi Medya Koçu Hakan Öztürk'ün bu konudaki düşünceleri:

“Eskiden bir algı vardı. Spiker veya Sunucu olabilmek için güzellik yarışması veya medyada  güçlü birinin torpili olması gerekir denirdi.  Ve bu algı belli yere kadar doğruydu.

Ama artık bu algı değişmeye başladı.  Nasıl değişmesin ki? Günümüzde spikerler sadece haber okumuyorlar, aynı zamanda gerektiğinde birer moderatör, çeşitli konuların yorumunu yapabilen birer uzman ve bunları ses tonları, diksiyonları,  mimikleri ve inandırıcılıkları ile halka anlatan belli bir bilgi ve donanıma sahip kişiler olmaya başladı.

Çünkü gündem artık o kadar hareketli ki, seyirci bilgisiz ve eksik  bir sunucuyu hemen anlayabiliyor. Ve bir daha seyretmiyor. Ya da dikkate almıyor.

İşte bu yüzden o eski algı yavaş yavaş yok oluyor. Yani bir spiker torpille bir yere gelse ne kadar kalabilir ki? İşte örnekleri ortada...

Artık bu konuda iyi bir eğitimin, donanımın gerekliliği de şart hale geldi.

Yayın kuruluşları bu konuda  şart koşmasa da günümüzde bir etiket haline gelen  okul diplomasının alınmasını öneriyorum.

Bu yanlış anlaşılmasın eğitimin önemli olduğunu buradan bir kere daha belirtmek istiyorum. Ancak bununla birlikte doğrudan bu konu ile ilgili eğitim de görerek kendinizi geliştirmeniz gerekiyor.

Ama toplu derslerin haricinde sunuculuk-spikerlik,  çok ciddi bir şekilde bireysel yönlendirme, saha ve stüdyo pratiği gerektiren bir konu. Maalesef okullarımızda yoğunluk nedeni ile bu yapılamıyor.

Okulu bitiren ve bu eksikliği anlayan adaylar bu sefer piyasadaki kurslara yöneliyorlar ama aynı yoğunluk orada da karşılarına çıkıyor, hem de daha ciddi bir biçimde..

Piyasada bu konuda pek çok kaliteli kurs olmasına karşın maalesef çok sayıda ve farklı beklentide kursiyerlerin bir arada eğitim görmeye çalışması. Hem istediklerini alamamalarına hem de gereksiz yere başka konuları da dinleyerek zaman kaybetmelerine yol açıyor.

Yani diksiyonu iyi bir kursiyerle çok kötü olan bir kursiyerin aynı sınıfta olması, veya basın yayın bölümünden mezun bir kursiyerle, liseden yeni mezun olmuş ve bu konuyu hiç bilmeyen bir kişinin aynı sınıfta aynı eğitimi alması gibi.

Ayrıca kurslarda kursiyerlere pratik için yoğunluktan tüm gün boyunca en fazla 10 dakika kadar bir sürenin düşmesi de cabası. Tekrar belirtmek istiyorum yayın kuruluşları bu işi yapan insan istiyorlar yoksa kurslardan alınan sertifika veya okul belgesi asla aranılır bir belge değil.

Düşünsenize bugün bir İngilizce kursuna gittiğinizi ve sertifika aldığınızı.

İngilizce bilen eleman arayan bir iş yeri O sertifikaya ne kadar bakar sizce? Önce sizi İngilizce bir teste tabi tutar ve eğer akıcı İngilizcenizin iyi olduğunu anlarsa sizi işe alır. Bunun için sertifikaya gerek yoktur. Hiç sertifikası olmayan ama iyi bir İngilizcesi olan herkes bu işe girebilir.

Aynı şey spikerlik için de geçerlidir gittiğiniz bir yerin kuruluşu sizin gerçekten bu konuda iyi olduğunuzu anlaması gerekir. Ayrıca onlara bu konuda müracaat ederken yakın tarihte çekilmiş çok iyi bir demo CD götürmeniz de gerekebilir. Ama sertifika onlar için önemli değildir.

Ben iki farklı spikerlik kursunun sahibi iken değişen zamanda, televizyonculuk anlayışının değiştiğini de fark ettiğim için kursçuluk sistemini komple bırakarak, kişilere özel bireysel eğitimler vermeye başladım. Çünkü bu şekilde hem öğrenciyle daha fazla ilgilenebiliyorsunuz hem de onların eksikleri yönünde çalışmalar yaparak hedefe daha hızlı ulaşmalarını sağlıyorsunuz. Nokta atışı eğitim hem zaman, hem gerekli eğitim destekleri için önemli bir çözüm.

Spikerliğe merakı olan ve bu işi profesyonel olarak yapmayı planlayan herkesin bireysel medya koçluğu konusunda bilgi almak için bize ulaşmalarını rica ediyorum.”

-Medya Koçu Hakan Öztürk