İTÜ'de ilgili raporu verenler hakkında soruşturma açıldığını ve açığa alındıklarını da belirten Bakan Eker, bir taraftan hukuki sürecin devam ettiğini söyledi. Bakan Eker, "Bir; Türkiye'de GDO'lu ürün üretimine asla izin verilmiyor. İki; Türkiye'de GDO'lu ürün ithalatına asla izin verilmiyor. Üç; bu konuda denetimler çok sıkı şekilde yapılıyor. Vatandaşlarımızın sorumlular dışındaki haberlere itibar etmemesi lazım" diye konuştu.
ARAZİLERDE BÖLÜNMENİN ÖNÜNE GEÇECEK KANUN GELİYOR
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, tarım arazilerinin miras yoluyla bölünerek, küçülmesini önleyecek ve toplulaştırılmasına ilişkin Miras Kanunu'nun Bakanlar Kurulu'nda birkaç eksik imzayı beklediğini ve birkaç gün içinde TBMM gündemine gönderileceğini söyledi.
Bakan Eker, miras yoluyla arazilerin bölünmesine karşın kanunun Bakanlar Kurulu'nda olduğunu ve birkaç eksik imzanın da birkaç gün içinde imzalanarak meclise sevk edileceğini söyledi. Arazilerin miras yoluyla bölünmesinin önüne geçmek için bu kanunun hayata geçirileceğini belirten Bakan Eker, "Eğer torunlarımız modern tarım uygulayacak ve gelişmiş ülkelerle tarım sektöründe rekabet edeceklerse topraklarımızın daha fazla bölünmesinin önüne geçilmesi ve arazi toplulaştırılması gerekiyor" dedi.
3 MİLYON İŞLETME 30 MİLYON PARSEL
"Biz bunun hepsini uydu ve yer aletleriyle tespit yaptık ve sayısallaştırdık. Her birinin veri tabanı var dijital ortamda. Numarayı girdiğimizde topografyası, toprak verileri, nerede bulunduğu, ne ekildiği hepsi var. 30 milyon parsel 3 milyon işletme, ortalama işletme büyüklüğü 60 dekar ama 10 parça."
AVRUPA'YLA ARAMIZDA UÇURUM VAR
Gelişmiş ülkelere bakıldığında Türkiye'de 60 dekar olan ortalama işletme büyüklüğünün İngiltere'de 457, Fransa'da 430, Almanya'da 420 ve İspanya 240 dönüm olduğuna dikkat çeken Bakan Eker, "Antalyalı üreticim 60 dönümde ürettiğiyle 450 dönümlük bir işletmeyle nasıl rekabet edecek? Maliyeti artıyor. ABD'yi söylemeye bile gerek duymuyorum; 1810 dönüm."
BİRİNCİ ACİL SORUNUMUZ
"Birinci acil, öncelikli sorunumuz bu. Bunu yapmadığımız sürece gelecek nesillerimize tarım yapılabilecek arazi bırakmamış oluruz. Meyvecilik, sebzecilik ve tüm tarımsal faaliyetlerde bu durum böyle. Küçük küçük bahçelerde temin edilmiş ürünün hangi şekilde sürdürülebilirliğini sağlamış olursunuz? Bunu çözmeden gerçek anlamda tarımda reformdan bahsetmenin anlamı yok. Toplumsal algıda 'bu benim mirasım, hakkım.' Tamam da küçüle küçüle halı büyüklüğüne gelecek, kullanamayacak, iş yapamayacaksın ve dolayısıyla terk edip şehre göç ediyorsun. Bu bizim önemli sorunumuz ve çözmemiz lazım."
HAL VE ÜRETİCİ BİRLİKLERİ KANUNLARI
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |