Covid-19 salgınıyla ilgili kaygılarını dile getiren Başkan Çandır, “Mayıs ayında ulaştığımız başarıyı maalesef bu ay aramaya başladık. Salgında gelinen nokta, hepimizi endişeye ve daha dikkatli davranmaya yöneltmelidir" dedi. Maske, mesafe ve hijyen uyarısında bulunan Çandır, alınacak önlemlerin salgının hızını kesebileceği gibi ekonomik hayatın devamı için de önemli olduğunu vurguladı. Çandır, “Bir kez daha ekonomiyi kapatmaya ne gücümüz vardır ne de halimiz" dedi.
ÖDEMELER BAŞLADI
Mart ayından itibaren alınan 6 ay ödemesiz kredilerin ödeme zamanının geldiğini, ertelenen vergi ve SGK ödemelerinin de birikimli olarak ödenmeye başlanacağını anımsatan Çandır, “Hem cari dönem ödemelerinin hem de bu ertelenmiş ve birikmiş borçların birlikte ödenmesi için gerekli iş hacmi artışı da yaşanmamaktadır. Diğer taraftan son zamanlardaki kur artışları da ilave bir maliyet artışı olarak önümüzdeki dönemde karşımızda duracaktır" diye konuştu.
ANTALYA İÇİN DAHA AĞIR SEYREDECEK
Antalya ekonomisi için yaşananların iki açıdan daha ağır seyredeceğini söyleyen Başkan Çandır, “Bunlardan biri borçlanma yükümüzdeki nispi ağırlığımızdır. Diğeri ise başta turizm olmak üzere kentimiz ekonomisinin hizmet sektörü ağırlığıdır" dedi. Çandır, yılın ilk yarısında Antalya’nın ticari kredi büyümesi yıllık yüzde 35 olurken, Türkiye geneli kredi büyümesinin yüzde 28 olduğunu belirtirken, “Aradaki 7 puanlık fark, uzun yıllar ortalaması olan yüzde 3,5’luk Türkiye payımızı yüzde 3,7’ye yükseltmiştir. Tüm bu hızlı artışa ve zorlu koşullara rağmen takipteki alacak oranımız ise yüzde 3,15 ile uzun yıllar ortalamamız olan yüzde 3,5’un da altında gerçekleşmiştir. Bir kez daha kentimiz iş insanlarının zor koşullarda bile borçlarına olan sadakatinin teyidi olmuştur" diye konuştu.
ÇİFTÇİ ÇOK BORÇLANDI
Antalya’nın tarımsal kredilerdeki büyümesinin de Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu belirten Başkan Çandır, “Türkiye genelinde yüzde 12 artan borçlanma, kentimizde yüzde 30 artmıştır. Tarımsal kredilerdeki bu hızlı artış, uzun yıllar ortalaması olan yüzde 4,2’lik Türkiye kredi payımızı yüz de 4,7’ye yükseltmiştir" dedi.
HAYATTA KALABİLMEK İÇİN BORÇLANDIK
Kent ekonomisinin yüzde 75’ini oluşturan hizmet sektörü ve turizmin neredeyse tamamen kapanmasının Antalya ekonomisini adeta felç ettiğini söyleyen Çandır, “Antalya iş dünyasının bu derece krediye yönelmesinin birincil nedeni, hayatta kalabilmek olmuştur" dedi. Tarım sektörünün bu dönemde Antalya ve ülkemiz için can simidi görevini üstlendiğini kaydeden Ali Çandır, “Ancak yüzde 75’lik felç durumunu düzeltmesi doğal olarak mümkün olamamıştır. Ama daha kötüye gidişi kesinlikle frenlemiştir. Yıllardır her fırsatta ve ortamda tarımın stratejik sektör olduğunu neden bıkmadan usanmadan dile getirdiğimiz bu dönemde açıkça anlaşılmıştır diye umuyoruz" diye konuştu.
ANTALYA EKONOMİK AFET BÖLGESİ İLAN EDİLSİN
Bu yıl turizmden yaklaşık 40 milyar dolarlık giriş beklendiğini, Ekim ayı itibarıyla yılın yaklaşık 5 milyar dolarlık girişle kapanacağının belirtildiğini söyleyen Çandır, “Beklentinin yaklaşık yüzde 13’ü civarında bir döviz girişinden bahsediyoruz. İş dünyamızın 2020 yılı için yaptığı planlardaki sapmanın devasa boyutlarda olmasının ana nedenlerinden biri bu olmuştur. Çünkü ülkemiz turizminin yaklaşık yüzde 40’ı kentimizde oluşmaktadır. Yani kentimizde 15 milyar dolarlık turizm girişi beklentisi, 2 milyar dolar gibi son derece güdük bir miktarda kalmaktadır. Dolayısıyla salgın başta olmak üzere yaşanan sıkıntıların merkez üssü kentimiz ve bize benzeyen kentler olmuştur. O yüzden ekonomik afet bölgesi ilan edilmek istedik" diye konuştu.
ÇIKIŞ YOLU İÇİN ÖNERİLER
Ali Çandır, sıkıntıların hafifletilmesi için şu önerilerde bulundu:
“Öncelikle daha önce ertelenmiş olan vergi ve SGK ödemelerimiz, 2020 ve 2021 yıllarını da kapsayacak şekilde 5 yıl boyunca ertelenmelidir. Ödemeleri gelen banka kredilerinin aynı faizlerle yeniden yapılandırılması gereklidir. Destekleme ödemeleri erkene alınmalıdır. Borçların yeniden yapılandırılması ile istihdam desteklemeleri ve teşvikleri konularındaki çalışmalarda iş dünyasının görüşlerine daha fazla önem verilmelidir."
AFET GÖREN BATI İLÇELERİ İÇİN ÖNERİLER
ATB Başkanı Ali Çandır, geçen hafta Kumluca ve Finike ilçelerinde görülen şiddetli yağış, dolu ve fırtınada resmi olmayan rakamlara göre 500 dekarı cam ve 3500 dekarı plastik sera, 1000-1500 dekarı portakal bahçesi olmak üzere 5500 dekar civarında bir alanda hasar bulunduğunu söyledi. Afet olaylarının sık görüldüğü batı ilçelerinde kalıcı önlemler alınması gerektiğini kaydeden Çandır, şu önerilerde bulundu:
“Bölgede sürekli tekrar eden afet bölgeleri havza sisteminde tespit edilip, bu bölgelerdeki tüm tarım alanlarında sigortalılık zorunlu hale getirilmeli ve primlerdeki devlet katkı payı yüzde 70’e çıkarılmalıdır. TARSİM mevzuatında fiziki olarak tarımsal üretim yapılan her alanda, niteliğine bakılmaksızın kapsayıcı bir yeni bir düzenleme yapılmalıdır. Yeni oluşturulacak seralarda; Dolu riski için temperli sarsıntı ve darbelere dayanıklı cam ya da UV içeriği yüksek plastik örtüler kullanılması mevzuatla destekleme kapsamına alınmalıdır. Sera arazilerinin çevresi sağlam/dayanıklı ve kalın gövdeli ağaçlarla ağaçlandırılmalıdır. Bu set rüzgara bağlı oluşacak pek çok doğal afette bariyer görevi görecektir."
Başkan Çandır, Cumhuriyet’in 97’inci yıldönümünü ve Mevlid Kandili’ni kutlarken, “Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve bağımsızlığımız için mücadele vermiş tüm kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Ruhları şad olsun" dedi.
ANTALYA, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |