Yürüme, merdiven çıkma gibi günlük yaşam aktivitelerini ileri derecede kısıtlayan ve şiddetli ağrıya neden olan bu durumun tedavisi, ancak diz protezi cerrahisi ile mümkündür.
Memorial Antalya Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Turan Aydın, diz protezi uygulamaları hakkında bilgi verdi.
Diz protezinde kilo, belirleyici kriter
Diz protezi uygulamasında, fonksiyonunu kaybetmiş eklem yüzlerine, metal ve sürtünmeye dayanıklı plastikten oluşan yapay bir eklem yerleştirilmektedir. Bu yapay eklem, hastanın günlük yaşamını kolaylaştıran ağrısız, hareketli ve stabil bir eklem görevi görmektedir.
Diz protezi uygulamasında; yaş, kilo ve kişinin genel durumu belirleyici kriterlerdir. Yapay eklemin en iyi koşullarda 20 yıllık bir ömrü olduğundan, uygulama genellikle 65 yaş üzeri hastalarda yapılmalıdır. 90 kilonun üzerindeki hastalara uygulandığında ise diz protezinin erken gevşemesiyle karşılaşılabilir. Böyle bir risk söz konusu olsa da protez ile birlikte kazanılacak aktivitenin metabolizmayı hızlandıracağı, bu durumun da kilo kaybına neden olacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Ciddi diyabet, damar tıkanması, kalp hastalığı, bunama, inmesi bulunan, enfeksiyonu olan hastalarda uygulamadan kaçınılmalıdır. Osteoporoz (kemik erimesi) olan hastalarda bir kısıtlama bulunmamaktadır.
Ameliyat sonrası günlük yaşam kurallarına uyulmalı
Diz protezi ameliyatı sonrası hastalar, yaşam kalitelerini düşüren ve uzun süre yaşadıkları ağrılardan çok kısa bir süre içerisinde kurtulmaktadır. Tam iyileşme elde edildikten sonra hastanın günlük aktivite, araç kullanma, yüzme, bisiklet ve golf gibi belli sporları yapma konusunda yaşadığı zorluklar da ortadan kalkmaktadır. Hastalar çoğunlukla 5- 7 gün arasında hastanede kalır. Hastalar temel rehabilitasyonu öğrenmiş ve yürüteç ile rahat yürür şekilde taburcu edilmelidir. Protezin özelliğinden dolayı diz tam bükülememektedir. Bu nedenle dizi zorlayıcı hareketlerden kaçınmak önemlidir. Merdiven inip çıkmak, ameliyattan sonraki altıncı haftadan sonra mümkündür.