CHP Konyaaltı İlçe Başkanı Toğaç; İhaneti gördüm

CHP Konyaaltı İlçe Başkanı Avukat Pınar Toğaç, Ak Parti'nin seçim tutanaklarıyla oynayarak seçimi kazandığını bizzat gördüğünü savunarak, "Seçimi biz kazandık ama AKP adliyede seçim tutanaklarıyla oynayarak seçimin galibi oldu. Bu seçimde hatalardan çok ihanet vardı" dedi.
 
CHP İlçe Başkanı Pınar Toğaç, adliyedeki tüm seçim gelişmelerini bizzat kendisinin izlediğini, seçim gecesi sabah saat 05.00 sıralarında seçim kurulundan CHP'nin seçimi kazandığına ilişkin yazı aldığını, bu yazıyı halen sakladığını belirterek, "O gece sandık sonuçları bilgisayara aktarılırken, bütün seçim tutanaklarında değiştirme yapıldı. Bunu gözümle gördüm, şahit oldum, AKP seçimi sandıkta sabaha karşı yaptığı tutanak sonuçlarmdaki değişiklikle kazandı" dedi.
 
CHP Konyaaltı İlçe  Başkanı Toğaç, Kepez'deki oynamaları görür görmez CHP Kepez ilçe yöneticilerini, başkan ve meclis adaylarını çağırdım. Süleyman Acar'dan başka gelen olmadı. Biz seçimi adliyede ve içimizdeki bazı isimlerin ihanetiyle kaybettik" dedi.
 
CHP Konyaaltı İlçe Başkanı Avukat Pınar Toğaç, Ak Parti'nin seçimi tutanaklarıyla oynayarak seçimi kazandığını bizzat gördüğünü savunarak, şunları söyledi;
 
 "Seçimi biz kazandık ama AKP adliyede seçim tutanaklarıyla oynayarak seçimin galibi oldu. Bu seçimde hatalardan çok ihanet vardı. Her kademede hata vardı. Her aşamada hata yapıldı. Üyeden tutun ilçe örgütü, il örgütünden tutun, milletvekiline kadar her kademede hata ve yanlışlar var... Hata her zaman yapılabilir. Hata affedilebilir. Ama bu seçimde ihanetler yaşandı.”
 
Büyükşehirde adliyede yapılan hilelerle AKP kazandı diyorsunuz. İlçelerde neler oldu neden CHP kaybetti ?
 
“Benim anlattıklarım seçim sürecinin sonuç kısmıydı. Hata kısmı değildi. Genel merkezce bir süreç başlatıldı, 15 temmuz da adaylar bulundukları yerden istifa etsinler başvursunlar denildi. Belediye başkanı veya meclis üyeliği için bu süre konmuştu. Aday adayları istenilenleri aynen yerine getirdi. Dosyalarını verdiler paralar yatırıldı eğitim alındı. Genel Merkezin ilk belirlediği genelgelerle aynı yürütülmedi. 6 aylık sürenin içinde sürekli aday adayları çalıştı ama adaylar 35 gün kala açıklandı. Bu hataydı. Süreç devam ederken eğilim yoklaması için oy pusulaları bile genel merkezden gönderildi. Yani ilçe örgütlerine Genel Merkez güvenmedi. Buradaki örgütte seçimde tam örgütlenemedi. Muratpaşa'da mevcut başkanla gidilmedi. Son anda bir dönüş yaşandı. Bu dönüş bize çok ciddi bir oy kaybettirdi. Mevcut adaylardan biri aday gösterilseydi belki Süleyman Evcilmen de destek verecekti. Toparlamak adına Ümit Uysal çıkarıldı. Başka biri olsa belki orası da kaybedilebilirdi. İnsanlara bir yol çiziyorsunuz eğitim dosya çalışma gibi birçok şey yaptırıyorsunuz sonra hiç bunlarla alakası olmayan birilerini aday yapıyorsunuz. İzahı olmayan şeylerdi bunlar. Çok acemi bir seçim yaşandı. AKP'nin bu kadar kan kaybettiği bu dönemde biz seçimi alamadık. Bu anlattıkları hatalardı. Birde ihanetler var. Kendi ilçemden tutun en yukarı kademeden ihanetler oldu. Milletvekillerimizden bile ihanetler oldu. Milletvekilleri dahil adayı beğenmemekten ya da şahsi konularla alakalı partiye ihanetler oldu. Muratpaşa da ve Konyaaltı’nda başka taraflara kayan adaylar oldu sizin ihanet dediğiniz peki Kepez'de CHP'den olmayan tabanın kabul etmediği AKP'den ihraç bir aday çıkartıldı.
 
Bu kimin ihanetiydi ?
 
Bu adaylık için tabi ki il yönetimi diyeceğim . Ama ihanet kısmını bilemem. Şunu görmek lazım CHP herkesi kucaklayan bir politika izlemeye başladı. Sağdan gelen adayı da bizden daha sol olan daha marjinal adayı da hepsini kucakladı. Evet biz sosyal demokrat bir partiyiz bu bizim tüzüğümüzde var. Bize gelenleri geri çevirirsek iktidar olamama sıkıntıları biliyoruz. Biz Kepez'deki dört aday adayıyla ilgili Genel merkezimize gittik. Hepsi birbirinden değerli bunlardan biriyle seçime girelim dedik. Erdal Beyi tanımam şahsına lafım yok ama büyükşehir ve Kepez için bu adaylarla gidilirse kazanamayız diye gittik. Ama Genel Merkez bizi dinlemedi. Halbuki kiminle kazanırız sorusunun cevabını en iyi ilçe başkanları bilir. Aday adaylığı süreci çok kırıcı geçirildi. Muratpaşa'da 7 aday adayı, Kepezde 4 aday adayı çok ama çok incitildi. Bu konularla ilgili o kadar çok konuşulacak şeyler var ki. Bu süreci o kadar kötü atlattık ki küskünler ordusu yaratıldı. Bu aday adaylarının dışında gitmek istiyorsak bunun da bir usulü olmalıydı. Aylar önceden bu süreci başlatmışsınız. Bu insanlar maddi manevi fedakarlıklarla aylarca çalışmışlar. Paraları alınmış. Diyelim ki anketler yapıldı bu insanlarla kazanamayacağınızı anladınız. Bu insanlar ilçe başkanıyla birlikte Genel Merkez'e çağırılmalıydı durumu izah edip teşekkür edilmeliydi, konuşulmalıydı. Denmeliydi ki arkadaşlar biz anketlerle halka sorduk kazanamayacağınızı anladık ama sizin dışınızda da birini daha sorduk onunla ancak kazanabileceğiz. Bu söylenseydi ben inanıyorum ki kimse küsmez herkes o adayın arkasında olurdu. Hepsini bir şekilde kırdık. İnsanlar kırılıyor normal hepimizin insani duygulan var. Bizim partimizde insanlar çalışıyor çalışıyor sonra bir kalemde siliniyor. AKP böylemi? Bir seçim kaybeden adayını alıyor başka bir konuma yerleştiriyor. Erdal bey kimin adayı konusunda tam net bilgim yok bazı kesimler Mustafa Akaydın dedi. Şu da çok enteresan ki ben kendi ilçemle alakalı bir tek anket görmedim. Başka ilçeler gördü mü bilmiyorum.
 
CHP'de bölünmeler çoğaldı mı ne dersiniz? Bir de sosyal medyada çok saldırılar var partili kişiler arasında. Acaba parti içi demokrasi işletiminde sorun mu var?
 
Ben bir hukukçu olarak asla kabullenemiyorum . Eleştirinin dozu olmalı. Sosyal medyada parti içi sorunlar tartışılıyor. Ağır hakaretler ediliyor adına demokrasi deniliyor. Bunun adı demokrasi değil.
 
Aday belirleme sürecinde Genel Merkez adayınızla ilgili sizin fikrinizi sordu mu? Sorulmadıysa neye göre Muhittin Böcek aday oldu?
 
Hayır kesinlikle sorulmadı. Genel Merkezden direkt bana sorulan hiç bir şey yoktur.
 
… Aday belirlemede sanki biraz adaletsizlik var. Bir dönem bile belediye başkanlığı yapmış bilinin ilk defa belediye başkanı olacak birine göre tanınırlığı çok daha fazla. Kaldı ki sizin belediye başkanınız 3 dönem başkanlık yapmış. Sürekli aday olan birinin karşısında arkadan gelen hiç kimsenin şansı yok. Bu anlamda tüzükte değişiklik yapılmasından yanayım. Buna bir sınır konmalı 2 veya 3 dönem olmalı. Türkiye'ye baktığımızda mevcut başkanın aday adaylığı tabi ki bir adım değil 3-5 adım önde. Buradaki bu kadar aday adayının olması ne idi, değişim, biz değişim istiyoruz dediler. Muhittin Böcek’ten şikayetçiyiz demediler. Biz değişim istiyoruz dediler. Bir insan aynı yerde çok uzun çalıştığında ne kadar iyi çalışırsa çalışsın insanlar yeni bir yüz görmek istiyorlar.
 
… Süleyman Evcilmen'de kalsaydı biz Büyükşehri kaybetmezdik. Bu açıdan mevcutla devam önemliydi.
 
 Şükran Akkaya/Akdeniz Beyaz