Memorial Antalya Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Gökhan Yazıcıoğlu insülin direnci sendromu, sendrom x, uygarlık sendromu olarak da adlandırılan Metabolik Sendrom hakkında bilgi verdi.
Ülkemizde yapılan bir araştırmaya göre 30 yaş ve üzerindeki 9.2 milyon kişide metabolik sendrom mevcuttur ve koroner kalp hastalığı geçirenlerin %53’ü aynı zamanda metabolik sendrom hastasıdır. Ülkemizde metabolik sendrom görülme sıklığı erkeklerde %28, kadınlarda ise %40 gibi oldukça yüksek değerlerdedir.
Metabolik sendrom tanı kriterleri
Bir kişide şeker hastalığı, şeker yükleme testi ile tespit edilebilen bozulmuş glukoz (karbonhidrat) toleransı; insülin direncinden en az biri bulunuyorsa ya da hipertansiyon, kan yağlarında bozulma (trigliserid yüksekliği veya iyi kolesterol düşüklüğü), karın bölgesinde obezite (vücut kitle indexi’nin 30’dan büyük olması ya da bel çevresinin erkeklerde 94cm, kadınlarda 80 cm den fazla olması) durumlarından da en az ikisinin bulunması metobolik sendrom tanısının konulmasında önemli kriterlerdir.
Tedavide kilo kaybı önemli
Metabolik sendromda en uygun tedavi yöntemi, kilo kaybı ve düzenli egzersiz için yaşam tarzının değiştirilmesi, sağlıklı beslenme ve gerekli koşullarda klinik hedeflere ulaşmak amacıyla ilaç tedavisinin başlanmasıdır. % 5-10’luk kilo kaybı bile metabolik sendromun tüm bileşenlerini kontrol altına alabilir. % 7’lik kilo kaybı ile birlikte düzenli fiziksel aktivite 4 yıl içinde şeker hastalığı gelişme riskini % 50 azaltmaktadır.
Beslenmede doğru yağ tercih edin
Metabolik sendromda beslenme tedavisinin amacı; insülin direncini düzeltmek ve insülin direncine bağlı bozuklukları önlemektir. Total yağ kalorinin %25-35 oranında tutulmalı, bunun da büyük kısmı zeytinyağı, fındık yağı ve kanola yağı olmalıdır. Soya, ayçiçeği ve mısırözü yağı daha az oranda tüketilmelidir. Omega-3 yağ asitlerinden zengin beslenmeli, yani deniz ürünleri, fındık, ceviz, badem, keten tohumu yağı tercihen tüketilmelidir. Karbonhidrat tüketimi toplam kalorinin %45-55’i olmalı ve daha çok tam tahıllar, meyve ve sebzeler, kuru baklagiller, tahıllı ve yulaf içeren kahvaltılıklar tercih edilmelidir. Kalorinin kalan kısmı proteinden alınmalıdır ve tercihen derisiz tavuk veya hindi, yağsız et ve yağsız veya düşük yağlı süt ürünleri daha sağlıklı seçeneklerdir.
Aerobik egzersizleri yapılmalı
Düzenli egzersiz insülin direncini düzelterek glukoz, lipid ve kan basıncı kontrolünü sağlar ve kalp-damar fonksiyonlarını düzeltir. Metabolik sendromda uygulanması gereken egzersiz modelleri de yaşa, cinsiyete, vücut ağırlığına ve hastalıklara göre olmalıdır. Metabolik sendromlu bireylerde ağırlıklı olarak aerobik egzersiz modelleri uygulanmalıdır. Aerobik egzersiz örnekleri arasında; hızlı tempolu yürüyüş, düşük tempolu koşu, bisiklete binme, ip atlama, merdiven inip çıkma, yüzme sayılabilir. Egzersizin süresi günde en az 20 dakika, en fazla bir saat (ortalama günde yarım saat) olmalıdır. Yürüyebildiğiniz mesafe ve süreyi giderek arttırın. Sabırlı olun ve günlük antrenmanlarınızı uzun bir sürede bir saate çıkartın. İlk hedefiniz tempolu ve düzgün adımlarla bir saat, ikinci hedefiniz ise bir saatte 5 kilometre yürümek olsun. Üçüncü hedef kendi yürüyüş rekorunuzu kırmak ve ömür boyu korumaktır.