Coşkun, Kızılay tarafından yürütülen 'Güvenli Kan Temini' projesi çerçevesinde gönüllü, güvenli ve düzenli kan bağışçılarına ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. Kan bağışçısı sayısının artırılması için çalışmalar yapıldığını dile getiren Nermin Gönül Coşkun, bağışlarda, doktor gözetiminde ve vatandaşların sağlık durumlarını ön planda tutan kontrol sonrası kan alma işlemi yapıldığını aktardı. Coşkun, kan vermenin faydalarıyla ilgili olarak, kan veren kişilerde tansiyon, kalp ve damar hastalığına yakalanma riskinin, migren ve baş ağrısının, el ve ayak uyuşmalarının azaldığının, ayrıca vücudun daha dinçleştiğinin gözlemlendiğini kaydetti.
Vatandaşlar arasında kan bağışı konusunda doğru bilinen yanlışlara değinen Coşkun, yaz aylarının başlamasıyla kilo vermek amacıyla diyet yapanların kan bağışında bulunmak istediğini belirterek, kan verme işleminin kilo kaybına yol açmasının söz konusu olmadığını söyledi. Sağlıklarını olumsuz etkileyebilecek şekilde diyet yapanlardan kan almayı tercih etmediklerini dile getiren Nermin Gönül Coşkun, tansiyon ve nabız atışı normal olan ve diyetisyen kontrolünde kilo veren kişilerin kan vermesinde herhangi bir sakınca bulunmadığını kaydetti. Coşkun, düzenli kan bağışı yapan kişilerin de kilo alma endişesi yaşadığına dikkati çekerek, belirli yaştan sonra metabolizmanın yavaşlaması sonucu insanlarda kilo artışı görülebileceğini hatırlattı.
VİŞNE SUYU KAN YAPMAZ
Coşkun, kan bağışı sonrası içilen vişne suyunun kan yaptığı yönündeki düşüncenin de yanlış olduğunu ifade etti. Kan bağışı sırasında vücuttan bir ünite yani 490 mililitre kan alındığını kaydeden Coşkun, bağıştan sonra vücuttaki sıvı dengesini sağlamak amacıyla vişne suyu, maden suyu ya da su ikram edildiğini belirtti. Coşkun, kan verme işleminin ardından tansiyon ve şeker dengesinin sağlanması gerektiğini de anımsattı. Kan bağışının ardından vücudun ilk üç günde kan yapımına başladığını ve 10 gün içerisinde alınan kanı tamamladığını kaydeden Coşkun, erkeklerin 3 ayda bir, kadınların da 4 ayda bir kan bağışı yapabileceğini dile getirdi.
TEK KULLANIMLIK TIBBİ ÜRÜN
Kan verme işlemi sırasında bulaşıcı hastalığa yakalanma endişesi yaşayanlar olduğunu da belirten Batı Akdeniz Bölge Kan Merkezi Müdürü Nermin Gönül Coşkun, kan bağışında kullanılan iğne, kan torbası gibi tıbbi ürünlerin tek kullanımlık olduğunu söyledi. Steril ortamlarda muhafaza edilen tıbbi ürünlerin kullanıldıktan sonra atıldığını anlatan Coşkun, aynı ürünün ikinci kişide kullanılmasının söz konusu olmadığını kaydetti. Coşkun, ayrıca 18 yaş altındaki kişilerin reşit olmadığı için kan bağışı yapmasının yasal olmadığını söyledi.
Tolga YILDIRIM/ANTALYA, (DHA)