Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli, Spor Hekimliği Uzmanı Dr. Ayşen Türk, polikliniğe başvuran hastaların yüzde 10-15'lik kısmının halı sahada sakatlananlardan oluştuğunu, özellikle ayak, diz eklemi ve çevre kaslara ait sakatlıklarla sık karşılaştıklarını söyledi.
TEDAVİ OLMAZSA BAŞKA SAKATLIKLAR ÇIKABİLİR
Spora bağlı sakatlıkların 'darbeye bağlı yaralanmalar' ve 'aşırı kullanım sakatlıkları' olarak ikiye ayrıldığını dile getiren Dr. Ayşen Türk, özellikle aşırı kullanım sakatlıklarının erken saptanması halinde hastanın spora ara vermeden tedavi edilebildiğini ifade etti. Tedavinin yetersiz olduğu durumlarda sakatlık oluşumu eğiliminin arttığını vurgulayan Dr. Türk, "Örneğin bir ayak bileği problemiyle uğraşırken, dizle ilgili bir problemle karşılaşma ya da bir bel ağrısı yaşama ihtimali mümkündür. Çünkü mevcut herhangi bir sakatlık kişinin yere basma, yürüme ve koşma mekanizmasını bozar. Buna bağlı olarak yeni ve daha ciddi seyredebilen sakatlıklara eğilim artar" dedi.
KIRIK ÇIKIK DAHA AZ YAŞANIYOR
Halı sahada spor yaparken özellikle doğru ısınma-soğumaya, germe egzersizlerine, sağlıklı beslenme ve düzenli uyku gibi etkenlere önem verilmesi gerektiğini kaydeden Dr. Ayşen Türk, bu hususlara dikkat edilmesi halinde sakatlık ihtimalinin ciddi oranda azaltılabildiğini belirtti.
Sportif sakatlıklar arasında kırık-çıkık, tendon kopması gibi ciddi ve ameliyat gerektiren halı saha sakatlıklarının çok daha düşük oranlarda meydana geldiğine işaret eden Dr. Türk, diz eklemine ait ön çapraz bağ yaralanmalarının uzun süre tedavi, spora ara verme ve ameliyat gerektiren sakatlanma şekli olduğunu anlattı.
KAFA TOPLARINA DİKKAT
Futbolculara ait sakatlıklarda yüzde 2-3 oranında karşılaşılan beyin sarsıntısının özellikle hatalı teknikle kafa topuna çıkılmasına bağlı gelişebileceğini belirten Uzman Dr. Ayşen Türk, baş ağrısı, görme değişikliği, bulantı-kusma, hafıza kaybı gibi belirtilerin varlığında mutlaka doktora başvurulması gerektiğini ifade etti.
MAÇTAN ÖNCE SİGARA İÇİLMEMELİ
Sigara içenlerin halı sahada spor yaparken risk grubunda yer aldığına değinen Dr. Ayşen Türk, "Sigara ve spor birbiriyle bağdaşmayan bir durum. Vücuda oksijen taşıması gereken hemoglobin, sigara içen bireylerde karbonmonoksit taşıyor ve dokuların oksijensiz kalmasına yol açıyor. Bu hem spor performansını düşürmekte hem de kalp üzerine binen yükü artırdığı için ciddi bir sağlık problemi oluşturmakta. Hemoglobinin bu oksijen taşıyamaz durumu 12 saate kadar devam etmekte. Halı saha maçından önce sigara içip futbol oynamak, hiç önermediğimiz bir durum. Hem performansı azaltır hem kalp üzerine binen yükü artırdığı için uzak durulması gereken bir durum" diye konuştu.
KALP VE AKCİĞERE DİKKAT
Halı sahalarda ölümcül sonuçlara neden olan kalp ve akciğere bağlı komplikasyonlara da dikkat edilmesi gerektiğini belirten Dr. Türk, spor esnasında nefes darlığı, göğüs ağrısı, çarpıntı, baş dönmesi, bayılma hissi gibi belirtilerin varlığında kişinin spora ara vermesi ve mutlaka sağlık taramasından geçmesi gerektiğini kaydetti.
Uzman Dr. Ayşen Türk ayrıca, orta ve ileri seviyede spor yapacak kişilerin özellikle diyabet, hipertansiyon, kronik kalp ve akciğer hastalığı varlığında spora başlamadan önce mutlaka detaylı bir sorgulama ve fizik muayeneden geçmesi ve olası risklere karşı önlem alması gerektiğini sözlerine ekledi.
Özgür ÖZTÜRK/ ANTALYA, (DHA)