Hakim eşinden pencere önündeki trafoyla savaş

İtirazı reddedilen Yılbaş, "Üstüne de mahkeme masraflarını ödemeye mahkum oldum" dedi.

Bahçelievler Mahallesi 138 Sokak sakinleri ile TEDAŞ arasındaki trafo kavgası, geçen yıl başladı. Demir direk üzerine kurulu yaklaşık 30 yıllık trafo, iddiaya göre, yağmurlu havalarda ve yaz aylarında klima kullanımının artmasıyla sık sık patlamaya başladı. Selda Elçin Yılbaş, trafonun oturduğu dairenin balkonuna 3 metre uzaklıkta olması, patlama sonrası kıvılcımların perdelerini tutuşturması üzerine TEDAŞ'a başvurup, "Trafo can ve mal güvenliğimizi tehdit ediyor" diyerek, yer altına alınmasını istedi. TEDAŞ'ın olumsuz yanıtı üzerine Nihat Ege, Sözen, Öncel, Güney, Gürdeniz ve Önertoy apartmanları sakinlerinden imza toplayan Yılbaş, firma yetkilileri hakkında can ve mal güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan Antalya Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Yılbaş, TEDAŞ sorumlularının cezalandırılmasını istedi. Savcılık talimatıyla adliyeye gelip bilgi veren firma mühendisleri, "Trafo sakıncalı değil, ayrıca trafoyu taşıyacağımız yer yok" açıklamasında bulununca Yılbaş'ın müracaatı, 'takipsizlik' kararı ile reddedildi.

Selda Elçin Yılbaş, takipsizlik kararına itiraz etti. Manavgat Ağır Ceza Mahkemesi, savcılığın takipsizlik kararını yerinde bulup itirazı reddederken, Yılbaş CMK'nın 173/3 maddesi gereği mahkeme masraflarını ödemeye mahkum edildi. Mahkeme kararı geçen hafta eline ulaşan Selda Elçin Yılbaş, büyük şaşkınlık yaşadı.

Trafonun salkım saçak halini görenlerin dahi büyük şaşkınlık yaşadığını söyleyen Selda Elçin Yılbaş, hukuki sureçte eşinin hakim olduğunu hiç gündeme getirmedi. Hekesin kanunlar önünde eşit olduğunu söyleyen Yılbaş, "Özellikle yağmurlu havalarda trafo patlıyor. Haklı olduğumuzu göstermek için illaki can kaybı mı bekleniyor" dedi.

Altı apartmanda oturan 60 ailenin dilekçeye imza attığını söyleyen Yılbaş, "Trafoya en yakın daire benimki. Kıvılcımlar hem sokaktan geçenlerin hem de evimin içine giriyor. Her patladığında terör saldırısı sanıyoruz. Trafonun kaldırılmasını beklerken mahkemeden ceza almam çok ilginç. Keşfe bile gelmediler" dedi.

Elektrik kesilmeleri nedeniyle beyaz eşyalarının zarar gördüğünü söyleyen mahalle sakinleri de karara isyan etti. Mahalle sakinlerinden Kemal Güngör, "Trafo yük binince patlıyor. 30 yıl öncesi şartlarına göre dört dörtlük, bugün ise yetmiyor" derken, Erol Korkmaz ise "Bu trafo tehlike arz ediyor, çok sakıncalı ve kaldırılmalı. Hiçbir mantık 'Bu trafonun sakıncası yok' diyemez" ifadeleriyle tepkisini dile getirdi.

Tüketici Koruma Derneği Antalya Şube Başkanı ve Antalya Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu üyesi avukat Abdullah Özçulcu, mahkemelerin bu tip davalarda verdiği masraf cezasının kural olduğunu, ancak tüketiciyi caydırdığını söyledi.

Selda Elçin Yılbaş'ın talebinin duyarlı bir vatandaşın insanca yaşama isteği olduğunu söyleyen Özçulcu, "Trafo evin penceresi önünde ve tehdit ediyor. Bu trafo kenar semtlerde bile bulunmuyor. İlla bir felaket beklenmemeli. Verilen karar alışılagelmiş uygulama sayılabilir ama bu çağda yakışmıyor. 'Niye bunu yaptın?' tarzında cezalar çıkmamalı" diye konuştu. Özçulcu, tüketicilerin hiçbir zaman yılgınlığa kapılmaması gerektiğini de belirtti.

Selda Elçin Yılbaş, trafonun kaldırılması için Antalya Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu'na da başvuracağını kaydetti.

Ahmet İSTEK/ANTALYA, (DHA)