Küçük bir Afrika ülkesi olan Gambiya’da, kamu sektörü çalışanları için hazırlanan haftalık çalışma takvimi dünya çapında yankı uyandırdı. Gambiyalı kamu çalışanları Pazartesi'den Perşembe'ye 08:00 – 18:00 saatleri arasında çalışacak, hafta sonu dışında Cuma günü de tatil yapacak. Gambiyalılar haftada 40 saat çalışma süresini doldurup Cuma günü çalışmama lüksüne sahip.
Gambiya’nın Cuma gününü tatil ilan ederek çalışma haftasını kısaltmasının ardından dünyada bu modelinin ideal olup olmadığı konusunda tartışmalar alevlendi.
Gambiya Cumhurbaşkanı Yahya Jammeh’e göre sağlıklı ve zengin bir ulus için elzem olan bu karar ile Gambiyalılar artık sosyal faaliyet, ibadet ve tarım için kendilerine daha fazla zaman ayırabilecek.
19. Yüzyılın karanlık günlerinde, sanayileşmiş ülkelerde işçiler Pazar günleri tatil yapabildiklerinde kendilerini şanslı sayarlardı. 20. Yüzyılda kazanılan 40 saatlik çalışma süresi ve Cumartesi-Pazar tatili hakkı emek hareketi için önemli bir dönüm noktası olmuştu. O günden sonra iktisadi hayattaki gelişmeler pek çok değişik uygulamayı da beraberinde getirdi.
AMERİKA YİNE ÖNCÜ
2008 yılında, ABD’nin Utah eyaletinde yaklaşık 17.000 kamu görevlisi maliyetlerini düşürmek amacıyla günde 10 saat (haftada dört gün) çalışmaya başladı. Bu uygulama sadece 3 yıl sürdü.
ABD’nin başka eyaletlerinde de haftada dört gün çalışma fikri çokça tartışılmıştı. Oregon ve Texas’da yapılan tüm çalışmalara rağmen Dört Gün Yasası meclisten geçmedi. Georgia ve Virginia eyaletlerinde ise bazı kurumlarda dört günlük çalışma haftası denemeleri yapıldı.
Dört günlük çalışma haftası, her üç kişiden birinin yarı zamanlı veya 40 saatten az çalıştığı Hollanda’da oldukça popüler. İngiltere'de, aralarında gazetecilerin de olduğu bazı meslek sahipleri genelde haftada dört gün uzun vardiyalarla çalışmayı tercih ediyor.
Günlük uzun mesailerle tatil gününü artırmak, esnek çalışma düzenlemeleri ya da vardiyalı çalışma olanaklarına rağmen Batı’da hala en çok kabul gören çalışma düzeni dokuz-beş arası mesai yapılan beş günlük hafta modeli.
DÖRT GÜNLÜK HAFTA YAYGINLAŞACAK MI
Amerika’da iş geliştirme çalışmaları yapan bir şirket, Cuma günlerini çalışanları için “araştırma günü” ilan etmiş. Modern hayatın çok hızlı aktığını söyleyen şirket yetkilileri Cuma gününün çalışanların kaybettikleri enerjiyi kazanmaları için ideal gün olduğunu belirtiyor. Çalışanların Cuma günü işe gelip araştırma yapmasına ya da ailesi ile vakit geçirmesine müdahale edilmiyor çünkü pazartesi işe dinç gelen çalışanların performansından memnun olan şirket böyle bir sınırlamaya gerek görmemiş. Çalışanların bu uygulamadan sonra daha çok işbirliği yaparak daha hızlı çalıştığı gözlemlenmiş.
Utah eyaletinin kamu bilgilendirmelerinde dört gün çalışma ile ilgili verimlilik artışı açısından kesin kanıtların bulunmadığı, pilot kurumlarda dört gün çalışma sonucunda elde edilen yıllık ısıtma ve elektrik tasarrufunun 502 bin dolar olarak gerçekleştiği belirtilmiş (öngörülen tasarruf rakamı 3 milyon dolar). Ancak, kısa hafta savunucuları 1974’deki büyük durgunluk sırasında uygulanan 3 günlük çalışmanın bile üretimi çok az düşürdüğünü söyleyerek, haftada dört gün çalışmanın sadece çalışanlara değil işverenlere de faydalı olacağını ileri sürüyor.
“BU TEMPOYA DUR DEMEK GEREK”
İnsanlar hızlı yaşamanın gereksiz baskısı altında ezildiğini belirten sosyal politikalar uzmanları çalışma saatlerinin çevresel ve sosyal sebeplerle de kısalması gerektiğini düşünüyorlar. Uzmanlara göre daha yavaş yaşarsak, yemek pişirmeye vakit olmadığı için aldığımız sağlıksız yiyecekleri tüketmeyiz ve daha az karbon ayak izi bırakırız. Günümüz temposunda nefes alacak vakti kalmayan çalışanlar, daha çok yardımlaşan etkin yurttaşlar ve daha iyi ebeveynler olmaya başlar. 40 saatlik çalışmanın bile az kabul edildiği Türkiye’ye nazaran Amerikalı sosyal politika uzmanları 21 ile 30 saat arası haftalık çalışma saatleri ile ilgili projeler geliştirmeye devam ediyor.
KEYNES BİLE 15 SAAT DEMİŞTİ…
“4 Günlük Hafta” fikri her ne kadar radikal görünse de 1930 yılında, ekonomist John Maynard Keynes, maddi ihtiyaçlarımızı karşılamak için haftada 15 saatlik çalışmanın yeterli olacağını söylemişti. Aktivite İllüzyonu isimli kitabın yazarı Ian Price; 19. Yüzyıl zihniyeti ile insanları daha çok çalıştırmanın sadece hamster tekerleği çılgınlığı yaratacağını bunun da “gerçek verim” sağlamayacağını söylüyor. Teknoloji ve iletişimin 7/24 çalışma kültürü yarattığını söyleyen yazar, bunların insanların daha rahat ve az çalışması için kullanılması gerektiğini ileri sürüyor.
Lancaster Üniversitesi örgütsel psikoloji ve sağlık uzmanlarına göre 12 saat ofiste bulunma çılgınlığı artık tarihe karışmalı. Gelişen teknoloji zihinler kadar insanları da özgür bırakmalı, insanlar evden çalışabilmeli. Ofise gitmek DNAmıza işlemiş olabilir fakat uzun çalışma saatleri ve sebep olduğu stresin kişinin sağlığının büyük düşmanı olduğu unutulmamalı. Öğretim görevlileri, çalışanın mutluluğunun anahtarının tam olarak çalışma günlerinin kısaltılmasında olmadığının, esas olanın çalışanlara yer ve zaman açısından esneklik sağlanması olduğunun altını çiziyor.
İngiltere’de 2011’de yapılan istihdam eğilimleri araştırmalarında firmaların yüzde 96 sının bir tane, yüzde 70’inin ise iki veya ikiden fazla esnek çalışma modeli sundukları belirlenmiş. Firmaların yüzde 53’ü işin niteliğinin çalışma saatleri konusunda sınırlayıcı faktör olduğunu söylemiş.
Dört günlük çalışma modelinin mağazacılık, tesisatçılık gibi işlerde pek mümkün görünmediği ve mali durumunu iyileştirmeye çalışan işverenlerin bu modele çok soğuk bakacakları belirtiliyor. Özetle dünyadaki çalışanların büyük çoğunluğu için dört günlük çalışma haftası şimdilik çok uzak bir seçenek. (the lira)