Depremler kaç şiddetinde olursa olsun güvenle yaşanabilecek binaların inşa edilmesinin mümkün olduğunu vurgulayan İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Balcı, şöyle konuştu: “Deprem tahminleri yapmak yerine depremle yaşamayı öğrenmeliyiz. Kentteki çürük yapılar tespit edilip mutlaka kentin yapı envanterinden ayıklanmalı. Antalya’da riskli olduğu tespit edildiği halde hala yıkılmamış çok sayıda bina var. Kentsel Dönüşüm Kanunu şehrin güvenli dizayn edilmesi için etkin biçimde kullanılmalı. Tüm enerjimizi bu konu üzerinde titizlikle çalışmaya vermeliyiz. Deprem master planı yapılmasına yönelik bütçelerin ayrılması lazım. Belediyelerin her alanda bütçeleri varken, en can alıcı, en çok korkutan doğa olayına karşı yeterli bütçelerinin olmayışı çok ironik. Halkımızın deprem anında neler yapılması gerektiği konusunda yeterli bilgisi yok. Felaketlere karşı hazırlıklı olabilmemiz için bölge bölge tatbikatlar yapılmalı.”
SAKINIM PLANI VE MASTER PLAN
Depremler afetlere dönüşmeden önlemlerin alınması ve planlı adımların atılması gerekliliğini vurgulayan Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Ebru Manavoğlu, “Antalya Büyükşehir Belediyesi koordinatörlüğünde, afet risklerinin önlenmesi, kısa, orta ve uzun vadede yapılacak stratejilerin oluşturulması için farklı kurum ve kuruluşlarla işbirliği içerisinde çalışmalar başlatılmalı. Meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla kentteki her türlü riskleri önleyici ‘sakınım planı’ ve bununla bağlantılı ‘deprem master planı’ hazırlanmalı. Riskli yerles?im birimlerimize yo?nelik olarak, dog?al es?ikleri go?zeten bu?tu?ncu?l risk yo?netim sistemi oluşturulması da gu?venli ve sag?lıklı bir c?evrede yas?ama hakkı bakımından çok önemli. Tüm yetkilileri deprem ve doğal afetlere karşı ivedilikle harekete geçmeye davet ediyoruz” dedi.
Ceren Deniz (Hürriyet) haberin detayı için tıklayın