'Recep Bey Başsavcı'

Van’ın Edremit İlçesi’nde bulunan Merit Otel’de kalan Kılıçdaroğlu, basına kapalı gerçekleştirilen 'Siyasette Başarı Stratejisi' çalışmasının üçüncü ve son gün toplantısına katılmadan önce yöresel Van kahvaltısı yaptı. Kahvaltıyı çok beğendiğini belirten Kılıçdaroğlu, Van Gölü’nden de 'Van Denizi' olarak söz etti. CHP’li kadınlardan Van kahvaltısı ve bölgedeki çalışmaları ile ilgili bilgi aldığını belirten Kılıçdaroğlu, ''Van Denizi’ni ilk kez çocukluğumda burada gördüm. Vapura burada bindim. Bu yüzden Van'ın bendeki yeri çok özeldir'' dedi.

Bir gazetecinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP'nin 'Aile Sigortası' Projesi'nin kaynağı ile ilgili eleştirilerini hatırlatması üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

''Önce hesap kitap nasıl yapılır, onu öğretmek lazım. Kaynak var. Bütün mesele kaynağın nasıl kullanılacağı. Kaynağı hortumcudan yana mı kullanacaksınız, fakir fukaradan yana mı kullanacaksınız? Bizim tercihimiz fakir fukaradan yana. Sayın Başbakan hiç merak etmesin. Biz hesabımızı, kitabımızı biliriz. Ben eski maliyeciyim.''

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, kavahvaltı sonrası ise Van Gölü kıyısına gitti. Kılıçdaroğlu gölü izlerken gazetecilere, "Dikkatli olan Van Gölü canavarı çıkabilir'' diye espri yaptı.

SORUNLARI CHP ÇÖZER ANLAYIŞI VAR"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Van'da 2 gün süren 'Siyasette Başarı Stratejisi' toplantısı sonrasında Genel Başkan Yardımcıları Sezgin Tanrıkulu ve Umut Oran ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Van'da olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirten Kılıçdaroğlu, miting için gelmediklerini belirterek, sorunların nasıl çözeceği yönündeki önerileri dinlediklerini anlattı.

Türkiye'nin sorunlarını kendileri gibi düşünmeyen insanların nasıl algıladığını öğrenmek için bu toplantıda dinleyici olduklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Sadece Kürt sorununu ele almadık. Ekonomik sorunlar, sosyal sorunlar, faili meçhuller, geçmişle hesaplaşma, kadınlara yönelik şiddet, din adamlarının kaygıları, idari reform, yoksulluk gibi konular konuşuldu. Buradaki örgütlenme nasıl olmalı, nasıl halkla daha içiçe olunmalı gibi konular gündeme geldi. Burda akademisyenler, kanaat önderleri iş adamlarını ve bizim gibi düşünmeyenlerin sorunları nasıl algıladığı ve nasıl aktardığını öğrendik. Birçok insandan CHP'nin burdan daha çok oy alabilmesi için ne yapması gerektiğini dinledik. Tartışmların önemli noktalarından biri Kürt sorunu nasıl çözülmeli. CHP bu sorunu nasıl çözeri tartıştık. Bu sorunu çözerse CHP çözer anlayışı var" dedi.

ÖZELEŞTİRİ YAPTI

Seçim barajının yüzde 5'e düşürülmesi konusunun da toplantıda konuşulduğunu belirten Kılıçdaroğlu, haksız gözaltı ve tutuklamaların da sık sık gündeme geldiğine dikkat çekti. Özeleştiri yapan Kılıçdaroğlu, "Bölge insanı ile diyalog yetersizliği, CHP'nin bu bölgede kan kaybetmesine neden olmuş. Bize bölgeye daha fazla gelin daha fazla diyalog kurun, sorunları çözeceksiniz. Kahvede oturun ve daha çok halkla buluşun. Buradaki CHP algısı negatif. Toplantıda biz kendi payımıza düşeni alacağız. Eleştirilere bakacağız* dedi.

Kılıçdaroğlu, düşüncelerin ve eleştirilerin tamamına katılmasalar da saygı duyduklarını belirterek, "Demokrasilerde bizim gibi düşünmeyenlerin, bizim hakkımızda ne düşündüğü önemlidir. Birçok söylemimizin bu bölgedeki kanaat önderleri tarafından bilinmediğini gördük. Daha fazla diyalog için içiçe olmamız lazım. Bizim haberlerimizi, söylemlerimizi buraya ulaştırmamız lazım. Olaylara pozitif bakmamız gerektiği bize önerildi" diye konuştu.

"ETNİK VE İNANÇ TEMELLİ SİYASET DOĞRU DEĞİL"

Daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Kılıçdaroğlu, toplantıda Öcalan'ın Kürt sorunun çözümündeki yerinin gündeme gelip gelmediği yönündeki soruyu cevaplayarak, böyle bir konunun konuşulmadığını söyledi.

Kürt sorunu ve anadilde eğitimin tartışıldığını belirten Kılıçdaroğlu, "Kürt sorunu bizim tartıştığımız sorunların bir parçası. Olayın ekonomik, sosyal, kültürel siyasal yönleri tartışıldı. Bizim hedefimiz şu. Etnik ve inanca dayalı siyaset doğru değil. Biz bunlara saygılıyız. Bu sorunların çözülmesini istiyoruz. Etnik ve inanca dayalı siyaset yapanlar sadace sorunları kendi penceresinden görür. AKP ve BDP dışında biz bu bölgeye evrensel haklar, özgürlükler, demokrasi açısından biz bakıyoruz. Herkesin ekonomik güvence ve hukuk sistemi içinde yaşamasını istiyoruz" dedi.

Anadilin öğretilmesine sıcak baktıklarını belirten Kılıçdaroğlu, ancak ana dilde eğitimin bugün içinde çözülecek bir sorun olmadığını söyledi. Herkesin anadilini öğrenmesinin insalık hakkı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Asimilayona karşıyız. Entegrasyondan yanayız. Temel hak ve özgürlükleri genişletmek bizim hedefimizdir" diye konuştu.

"RECEP BEY BAŞSAVCI"

Gazeteci Soner Yalçın'ın tutuklanmasının sorulması üzerine de Kılıçdaroğlu, "Başsavcının talimatıyla gelişen olaylar. Biliyorsunuz başsavcı da Recep Bey" dedi.

Kılıçdaroğlu, daha sonra Van Gölü kıyısına inerek fotoğraf çektirip espiri yaptı. Toplantıyı Van'da yapmalarının amacının Van Gölü canavarını görmek olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, burada Asel adındaki küçük bir kızı kucağınu alarak bir süre sevdi. Kılıçdaroğlu, minik kızın elini de öperek daha sonra otelden ayrılıp, şehir merkezine geçti.

TAKSİ DURAĞINI ZİYARET SIRASINDA PROTESTO

Kılıçdaroğlu, Van kent merkezinde Beşyyol mevkiinde bulunan bir taksi durağını da ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, taksi durağına girdikten sonra yaklaşık 30 metre uzaklıkta bulunan yolun karşı tarafında 4-5 kişi ıslıklı protestoda bulundu. Bu kişiler  daha sonra oradan ayrıldı.

Kılıçdaroğlu ise taksi durağının içerisinde bir süre taksici esnafla sohbet etti. Kılıçdaroğlu taksicilere sorunlarını dinlerdi. Türkiye'nin sorunlarını çözeceklerini söyledi. Kılıçdaroğlu, burada yaptığı sohbet esnasında protesto konusuna da değinerek, "Siyasetçiyseniz protesto edilebilirsiniz. Fakat oraya tekrar gidersiniz ve o peratestocuyu da dinlersiniz" dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu taksicilerin çayını içtikten sonra da dışarı çıktı. Kılıçdaroğlu taksi durağından çıkarken de yine yolun karşı tarafında toplanan bu kez yaklaşık 20 kişi ızlık çalıp 'yuh' çekti. Bu gruptan 'Kılıçdaroğlu, Silivri'ye git' sloganı attı.

Kılıçdaroğlu'nun Van'ın İskele Mahallesi'nde gitmek üzere geldiği minibüse binerek buradan ayrılması üzerine protestocular da dağıldı.