Allahım neydi dün yaşadıklarımız inanamıyorum… Bir anda nasıl karardı her yer, gökle deniz nasıl birleşti anlatmak imkansız…
Sosyal medyada dolaşan resimler inanın gördüğümün yanında çok hafif kalıyor… Gözümle gördüklerimse korkunçtu.
Dün saat 14.00 elimde örgüm kucağımda kara Büdük’üm, diğer sandalyede Nazlı kız ve ayağımın dibinde Sakız, kahvemi de koydum 16.00’ya kadar yetiştirmem gereken atkı bere takımının son hazırlıkları için harıl harıl çalışıyorum. Bu arada yağmur şiddetli, deniz kabarıyor dalgalar kıyıya vuruyor, fırtına da kuvvetiyle herşeyi uçuruyor… Yan balkondan bir şangırtı sesi gelince kalktım yerimden aman her yer cam kırığı… Fırtına balkonu çevrelediğim korumalık naylonun ( hani şimdilerde kafelerde öyle çevriliyor ya ) fermuarlarını kopartmış, o kalın naylonlar havada uçuşuyor aparatları da küt küt dolaba vuruyor, dolabın kapağı açılıyor rüzgar bardak tabak ne varsa alıyor aşağıya… Ne yapalım cana gelmesin mala gelsin diyerek kapattım balkonun kapısını fırtına dinsin temizlerim düşüncesiyle döndüm yerime ki işte ne olduysa o anda oldu…
Bir anda her yer karardı, bir uğultu ve ardından denizle gök yuvarlanarak birleşti. Havada bir sürü şey uçuyordu ama ne olduğunu anlamak ne mümkün? Katlanır camlar zangır zangır titriyor, eyvah dedim patlayacak bunlar bu arada Sakız kızın ödü koptu başladı havlamaya onları da alıp geçtim içeriye… Site görevlimizde yan balkonu kontrol için gelmişti biz şoktayız… Tam Allahtan elektrikler kesilmedi derken oda gitmez mi! … Neyse şehirde elektrik olan bir arkadaşımın mekanına giderek gelişmeleri takibe başladım… Bu arada denizin üzerinde havada bir sürü şeyler uçuşuyordu demiştim ya onlar hortumun sahildeki kafelerden aldığı meşrubat dolaplarıymış… Dinginleşince hava çıktı ortaya dolap, masa, sandalye, Allah ne verdiyse…
Tabi birde Kumluca, Finike ve Kemer’in Kuzdere bölgesindeki Ağva Deresi var… Haberler gelmeye başladıkça olayın vehameti ve büyüklüğü de ortaya çıktı. Kemer Devlet Hastanesi’nin bahçesi araba mezarlığına dönüşmüş, hastanenin soğutma, ısıtma sistemlerinin bulunduğu çatı uçmuş, sanayi bölgesindeki dükkanlar arabalar birbirine girmiş, evlerin çatıları uçmuş, ay meydanlardaki görüntü içler acısı ama en acısı, evlerine giderken hortum tarafından köprünün üzerinden alınarak ( yolda giden aracı) Ağva Deresi’ne atılan arabadaki genç kızımız kaybolması… Anne arabadan savrulmuş ama kızımız üniversite öğrencisi sömestr tatili için ailesini ziyarete gelen Kader Buse Acar araba ile birlikte dereye uçmuş… Saatlerce süren aramalar ne yazık ki bize acı haber getirdi. Geçen yılda kız kardeşi trafik kazasında ölen Buse nin annesi Antalya da yoğun bakımda… O anne nasıl tutunacak hayata? Baba şokta… Olay öncesi telefonla konuştuklarını ve dışarı çıkmamalarını söylediğini söyleyen babayı sakinleştirmek hiç de kolay olamaz.
Kemer Devlet Hastanesi boşaltıldı. Hastalar Antalya’ya sevk edildi… Asat’ta görevli bir vatandaşımız ve 13 yaşındaki bir diğer yavrumuzda bu faciada hayatını yitirdi.
Gün ağardı ve acı bilanço gözler önünde… Katletmeyin doğayı, yok etmeyin yeşili ağacı be insanoğlu… Allah beterinden korusun hepimizi… Bu betonlaşmaya bir dur demek gerekmiyor mu? Bunu anlamak için daha ne bekleniyor acaba?
Kayıplarımız için çok üzgünüm. Ailelere sabır diliyorum, zararı gören vatandaşlarımıza da geçmiş olsun diyorum… Dilerim ki böyle bir faciayı Allah bir daha yaşatmasın… Hepimize geçmiş olsun…
“Bir milletin medeniyet seviyesi, üzerinde yaşadığı toprakları ağaçlandırması ile ölçülür.”
Franklin Roosvel
Türk sinema ve tiyatrosu yeri doldurulamayacak bir değerini daha kaybetti… Ayşen Guruda… Ölüm haberi geldiğinde kızım aradı “ Anne çocukluğumun bir karesi daha yok oldu “ dedi ne kadar da doğru… Mekanı cennet olsun…
Önceki sayfa
Sayfa başına git
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |