Artık yazacak, söyleyecek bir şey bulamıyorum, gerçekten de batsın bu dünya…

Aylar geçti Narin kızımızın katledilmesi ile hala sonuç yoktu. Nihayet  Narin’in kendi evinde, kendi ailesi bildiği kişiler tarafından öldürüldüğü bilgisi geldi. Sürpriz mi? Tabi ki HAYIR…  Şaşkınım nasıl bir köy, nasıl insanlar, nasıl vicdan 8 yaşında ki bir kız katlediliyor ve tüm akraba olan köy her şeyi bildiği halde üç maymunu oynayabiliyor !..  O, anne bile demeye dilimin varmadığı kadın nasıl rol yapıyor, nasıl susuyor.  Birde yalanlar, yalanlar, şaşırtmalar yazık vallahi de billahi de yazık… Ya kızı gömen şerefsiz… Gömdüm, eve gidip namaz kıldım diyor… Bu hangi müslümanlığa sığar. Hangi dinin kurallarına, inancına sığar?.. Utanmaz rezil. Yine anne ve yengeye geliyorum tabi…  Bir de sülalecek evde delilleri yok etmek için özel yöntemlerle temizlik yapılmış. Bunlar resmen profesyonellermiş demek ki bu konularda…  Vayyyy gidene… Yavrum hayatının baharını bile yaşayamadan heba edildi ama ne için hala muamma… 

Türkiye’de çocuk ve kadına şiddetin,cinayetlerin  bir kez daha tescillenmesi ve insanlığımızdan bir kez daha utanacak hale gelmemiz… Canım çok sıkkın… İlahi adalet varsa ki ben inanıyorum, Narin sizi izliyor, izletiyor ve izletecekte…  Bu cinayet için Türkiye’de çocuklara yönelik şiddet,  istismar ve ölümle ilgili önleyici politikaların geliştirilmesi amacıyla TBMM’ye verilen araştırma önergesi,  AK Parti ve MHP oyları ile reddedildi… Bunun üzerine ne yazabilirim ki? Güzeller güzeli melek Narin bundan böyle rabbimin yanındasın. Kimse senin canını yakamayacak ama senin acını bizler yüreğimizde taşıyacağız…

14 yaşında bir kız çocuğu ve 18 tecavüzcü …

Osmaniye’de yaşanan bu olayda tecavüzcüler  50-55 yaş arası, kız çocuğu tek tek isimleri vermiş … Allah’ım sen yavrularımızı koru derken, şiddet , taciz ve cinayetler bitmiyor… Bu sapık ruhlu insanlarla yaşamak zorunda mıyız diyorum ama cevabını bulamıyorum…

2 yaşındaki Sıla bebek Tekirdağ’da yaşadı vahşeti…

Nasıl bir sapkınlıktır, 2 yaşındaki bebeğe şiddet ve cinsel istismarda bulunmak?..  Anne ve 18 yaşından küçük iki komşu çocuğu tutuklandı.  Allah belanızı versin…

Türkiye’de kadın cinayetleri neden durdurulamıyor?

Van’da kaldığı yurttan çıktıktan sonra bir daha haber alınamayan Rojin kızımızın başına ne geldi?.. Daha yazmaya kalksam satırlar yetmez. Peki, kim dur diyecek  bu vahşete , kayıplara, kıyamlara….

2 genç kızı katleden parçalayarak surlardan atan ve sonra kendini de surdan atarak intihar eden  psikopat 19 yaşındaki Semih Çelik….  Odasından çıkanlar, kasapların kemik sıyırmak için kullandıkları bıçak işlediği vahşetin  bir nevi  simgesi, ilginç tablolar, parçalanmış insan vücudu çizimleri…

İstanbul’un göbeğinde yaşanan yarım saat arayla 2 genç kızın katledildiği bu olay hepimizin dengesini bozdu. Ne oluyor bu gençlere? Kime hizmet ediyor ,kim için kurban ediliyor bu evlatlar? Bunlar daha lise öğrencisi nasıl bu kadar acımasız cani olabiliyorlar… Kim bunları yöneten?..  Bir sürü çözümsüz deli soru kafamda dolaşıyor.

Anne oğlunun durumunu anlamış çokta mücadele vermiş ama doktorlar işin vahametini anlayamamışlar. Gençlik bunalımı deyip yollamışlar. Oğlunun, kasap olduktan sonra para kazandığını ve uyuşturucuya da alıştığını söyleyen anne, ‘Başaramadım, kurtaramadım oğlumu, keşke kendine kıysaydı da kızlara bir şey olmasaydı’ diyerek üzüntüsünü dile getiriyor.  Ne günler yaşıyoruz inanamıyorum Allah böyle sapıklardan hepimizi, evlatlarımızı korusun çok korkunç çokkk, gitti gül gibi yavrular söndü ocaklar…

4 Ekim sokak hayvanları günü…

Kemer Belediyesi Hayvan Bakımevi bahçesinde Kendi Mamanı Üret Projesi’nin tanıtımı yapıldı. Otellerden toplanan yemek artıkları özel bir makine ile mamaya dönüştürülüyor. Mama yapılışını izledik inşallah umulan randıman elde edilir de canlarımızın mama ihtiyacı bu şekilde giderilmiş olur…

George Orwell der ki :

Bir toplum gerçeklerden ne kadar uzaklaşırsa, gerçeği söyleyenlerden o kadar nefret eder. Yalanlar rahatlatır, gerçekler rahatsız eder. Herkes duymak istediğini sever, duyması gerekeni değil. Gerçeği söyleyenler susturulur, sustukça yalana alkış tutulur. Doğruyu dile getirenler dışlanır, gerçekler çamur atılarak gölgelenir. Çünkü toplumun en büyük korkusu aynaya bakmaktır. Gerçek her şeyden önce cesaret ister. Ve bu gün bu cesaret en büyük suçtur….

‘’Ne kalem yazabildi halimizi, nede cümleler anladı bizi.

Ünlem şaşkın, virgül  eğri. Bir noktaya gizledik dertlerimizi’’

CEMAL SÜREYYA