Dr. Abiseva, Türkiye’ye sık sık geldiğini, Ankara’da çalışmalar yaptığını ancak ilk defa Talasemi konusunda Dünya Talasemi Kongresi’ne davet edilmesine karşın geçirdiği kaza nedeni ile Antalya’ya gelemediği için çok üzgün olduğunu bildirdi. Abiseva, “Kongreye gelebilseydim kongre boyunca uluslar arası katılımcı talasemililere hem resim eğitimi verecektim, hem de orada yaptığımız resimleri vakfa bağışlayarak gelir elde edilmesini sağlayacaktım” dedi. Bunu telafi etmek için, kendisinin Oya Demirel aracılığı ile bağışladığı resmin Akdeniz Kan Hastalıkları Vakfı’nın gecesinde satılarak talasemi çocuklara katkı yapmasından çok memnun olduğunu bildiren Abiseva, bundan sonraki resim çalışmalarımda talasemili çocukların yararına resimler yapacağını da söyledi.
Dr. Abiseva, ayrıca dünya çapında ünlü Prof. Dr. Duran Canatan’ı Kazakistan devleti adına ülkesine davet edeceğini, Kazakistan da kan hastalıkları ve talasemi konusunda konferanslar vermesini isteyeceğini kaydetti.
Prof. Dr. Duran Canatan’da Dr. Onal Abisevaya teşekkür ettikten sonra, vakıf ve talasemili hastalar adına şükran belgesi verdi. Azerbaycan’da yaptığı çalışmaların bir benzerini de Kazakistan’da yapmaktan mutlu olacağını bildiren Canatan, “Amacımız tüm Türki Cumhuriyetlerinde başta talasemi olmak üzere kalıtsal kan hastalıkları konularını çözümlemek konusunda yardımcı olmak” dedi.
Akdeniz Kan Hastalıkları Vakfı’ndan sonra konuklarını Radyo Toros da yaptığı “SAĞLIK OLSUN” programına davet eden Canatan, burada ‘Sağlık Turizmi’ üzerine bir söyleşi gerçekleştirildi. Oya Demirel, Norveç Sağlık Grubu olarak yaşlı turizm potansiyelinden ve Norveç’ten yıllardan beri getirdiği yaşlı turistlerin Antalya’da memnuniyetlerinden bahsetti. Demirel, özellikle geçtiğimiz günlerde Norveç’te yaşan yüzyılın vahşetinden sonra psikolojik tedavi ve rehabilitasyon için bu yıl çok fazla Norveçlinin Antalya’ya geleceğini duyurdu.
Dr. Onal Abiseva ise hem Kazakistan’daki sağlık politikasını anlattı, hem de resim ve renklerin insan ruh sağlığına yararlarından bahsetti.