Ercenk'in, Antalya Sanatçılar Derneği'ndeki (ANSAN) sunumuna, 1238-1320 yılları arasında yaşamış Emre'nin şiir sever hayranları katıldı. Sunuma, Zeynel Özbek de bağlamasıyla destek verdi. Filozof olarak da anılan Emre'nin, Anadolu'nun aydınlanmasının köşe taşı olduğuna, insanı esas alan söylemleriyle de karanlık çağdan günümüze ışık tuttuğuna vurgu yapıldı. Ercenk, "Tarihimizde Yunus Emre'nin olması, ulusal birliğimiz açısından son derece önemli" dedi.
Giray Ercenk, "Emre, Anadolu Selçuklu Devletinin dağılmaya, Anadolu'nun çeşitli bölgelerinde küçük-büyük Türk beyliklerinin kurulmaya başladığı 13'ncü yüzyılın ortalarında ve Osmanlı Beyliği'nin kurulmaya başladığı 14'üncü yüzyılın ilk çeyreğinde Orta Anadolu havzasında doğup, büyümüş bir şair, bir erendir. Yunus Emre, uzun süre Hacı Bektaşi Veli Dergâhı'nda çile doldurmuş, dergâha hizmet etmiş" diye konuştu. Ercenk, Emre'nin yaşamını şöyle özetledi;
"Yunus Emre'nin yaşadığı yıllar, Anadolu Türklüğünün Moğol akın ve yağmalarıyla, iç kavga ve de çekişmelerle, siyasî otorite zayıflığıyla, dahası kıtlık ve kuraklıklarla perişan olduğu, sadece siyasî çekişmelerin değil, çeşitli mezhep ve inançların da yoğun şekilde yayılmaya başladığı bir zamandı. Emre, işte böyle bir ortamda Mevlânâ Celaleddin Rûmî, Hacı Bektaş Velî, Ahî Evrân Velî gibi ilim ve irfan kutuplarıyla birlikte Allah sevgisini, aşk ve güzel ahlakla ilgili düşüncelerini, her türlü batıl inanca karşı gerçek İslam tasavvufunu işledi, Türk-İslam birliğinin oluşmasına önemli katkıda bulundu."
Yusuf DEMİR/ANTALYA, (DHA)