Kahramanmaraş'tan 3.5 ay önce okulunu yarıda bırakarak yüz nakli olmak için AÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'ne yatan 7'nci sınıf öğrencisi Leyla Demirci, uyuduğu odada kardeşlerinin çakmakla başlayan oyunlarının, kendisi için felaketin başlangıcı olduğunu anlattı. Yatağın tutuşmasıyla yüzünde ağır derecede yanıklar oluşan Leyla Demirci, Prof. Dr. Ömer Özkan başkanlığındaki umut bağladığı ekibin Türkiye'nin ilk yüz naklini gerçekleştirmesinin, kendisini heyecanlandırdığını söyledi. Leyla Demirci, "Keşke ilk ben olsaydım, güzel olurdu. Şansım olmadı. Verici kız olsaydı, bana nakil olacaktı. O şansını denemiş, inşallah ben de deneyeceğim" diye konuştu.
ANNEM ÇOK ÜZÜLÜYOR
Okulunu, arkadaşlarını özlediğini belirten Demirci, Türkiye'nin ilk yüz nakli ameliyatı olan Uğur Acar'ın aksine kimsenin kendisinden korkmadığını, herhangi olumsuz bir davranışla karşılaşmadığını söyledi. "İyileşip eve gitmek istiyorum" diyen Leyla Demirci, ailesinden kimsesi olmadan kaldığı hastaneden annesine, "İyi olsun istiyorum. Bir de ağlamasın. Benim için annem çok üzülüyor" mesajı gönderdi.
AÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yüz nakli olacağı günü bekleyen Leyla Demirci, 'Herkes organlarını bağışlasın' çağrısında da bulundu.
DEPREM ÇADIRINDA YANDI
Bugün 12 yaşında olan Sinem Köroğlu ise bir yaşında yetim kaldıktan sonra annesi ve sekiz kardeşiyle birlikte yaşamına devam ediyordu. 4 yaşında depremde evleri yıkılınca, deprem çadırına sığındılar. Deprem çadırında çıkan yangın sonucu; saçları, gözkapakları, burnu, kulakları, elleri, bacakları tamamen yandı. O yaşta, sayısız ameliyat geçirdi. Her defasında küçücük bedeniyle ölüme meydan okudu. Sonra ilkokul süreci başladı. Öğretmeni ve sınıftaki 55 arkadaşı onu kabul etmediler. Arkadaşları korkup itti, sınıfın en ücra köşesinde bir sandalyeye oturtuldu. En sonunda okuldan kovdular. Doktorları araya girdiği için sonradan geri alındı. Sokakta görenler çığlık attı, güldü. Annesinin yüreği milyonlarca parçaya bölündü her saniye.
HEYECANLA BEKLİYORLAR
Sinem pes etmedi. Büyük bir istekle gitti okuluna. Okumak istedi. Öğrenmeyi çok sevdi. Annesi sokakta insanların dengesizliklerine "çocuğum da duyuyor" diyerek ağlarken, o annesine teselli verdi. "Bizi gören Allah onları da görür" dedi... Akdeniz Üniversitesi’nde başarıyla gerçekleştirilen yüz ameliyatı Sinem’in de umutlarının yeşermesine neden oldu.
İLK OLMAYI BEKLİYORDUM
Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde yapılan yüz nakli, yüz nakli için 1,5 yıldır uygun donör bekleyen Sezgin Ergen'i (50) umutlandırdı. Yüz naklini büyük bir heyecanla takip ettiğini belirten Ergen, "Türkiye'nin ilk yüz nakillisi olmak istiyordum. Bunun için aylardır bekliyordum, ancak uygun donör bulunamadığı için nakil olamadım. Şans Antalyalı bir gence güldü. İlk nakilli olamadım ama bu nakil beni çok umutlandırdı. Umarım bir de kadın donör bulunur ve yüz nakli yapılan ilk kadın da ben olurum" dedi.
"UMUDUM BİR KEZ DAHA ARTTI"
Zonguldak'ta yaşayan Sezgin Ergen, büyük bir umutla uygun donör bulunmasını beklediğini söyledi. Hayatına hala maskeyle devam ettiğini kaydeden Ergen, "Maskesiz toplum içine çıkamıyorum. Zamanımın çoğunu evimde geçiriyorum" dedi. Antalya'da yapılan ilk yüz naklinin televizyondan izlediğini ve yeni yüzü gördüğü anda çok heyecanlandığını aktaran Ergen, "Nakil yapılan kardeşimin önceki ve sonraki halini görünce umudum bir kez daha arttı" diye konuştu.
YENİ BİR YÜZ İÇİN HER ŞEYE RAZIYIM
"Yüz naklinin çok zor bir ameliyat olduğunu biliyorum" diyen Sezgin Ergen, "Nakilden sonra sıkıntılı bir süreç var. Nakledilen yüzün uyum sağlamama ihtimali var. Aylarca hastanede tedavi görmek gerekiyor. Ben tüm bunlara hazırım. Psikolojik olarak kendimi hazırladım. Yeni bir yüze kavuşmak, aynalarla barışabilmek için bu sıkıntılı sürece razıyım. Bütün işlemlerim tamam. Geriye sadece uygun donörün bulunması kaldı" şeklinde konuştu. Sezgin Ergen, av tüfeğiyle intihar teşebbüsünde bulunduğu için yüzü parçalanmıştı.Şimdi iki genç kız ve 50 yaşındaki Sezgin Ergen yeni yüzlerine kavuşacakları günün heyecanıyla yanıp tutuşuyor.