İzmir'de yaşayan Demirağ’ın yakalandığı kanseri yenmesi ama insana yenilmesinin öyküsünü eski çalışma arkadaşı Erdal İzgi şöyle kaleme almış.
Erdal İZGİ /
Kazıklanmak.
Kandırılmak
Satışa gelmek
Aldatılmak
Dolandırılmak
Tokatlanmak
Hüsrana uğramak
İyi niyet kurbanı olmak
Acı çekmek
Ve inancını yitirmek.
*
Bir insan, bu kadar olumsuz eylemleri ardı ardına yaşayabilir mi?
Ne kadarını kaldırabilir?
Hangisini kabullenebilir, faturasına katlanabilir?
“ Ben bir yılda hepsini yaşadım” diyor, İzmir’in sevilen ismi Nedim Demirağ.
*
Nedim Demirağ, basın ve iş dünyasının “Dostluğu ve lokmayı paylaşmayı seven” simgesidir.
Uzun yıllar Hürriyet Gazetesi çatısında altında çalışmış, İzmir’in turizm sektörüne de birçok “plaza” tesis kazandırmıştır.
Tam bir muhabbet adamı, güvenilecek dosttur.
Atadan gelen yardımseverliği, aristokratlığıyla meşhurdur.
*
Sevgili Nedim Ağabeyim, birkaç yıl önce kötü hastalığın pençesine düştü.
Bir başka deyişle, diğer tarafa gitti-geldi.
Ama azmi ve direnciyle hep kazandı.
Bu arada işleri bozuldu.
Gelir-gider dengesizliğiyle maddi darbeler yedi.
Aile büyüklerini kısa aralıklarla kaybetmek, acısını katmerleştirdi.
Yine de dik durmayı başardı.
Talihsizliği, diplomasında “Hukuk” yazan bir adama inanmakla başladı.
*
Yazının başında sıraladığım tüm eylemleri Nedim Demirağ’a yaşattı.
Elindeki mal varlığını kandırarak aldı.
Ayak oyunlarıyla, başkalarına devretti, üzerine yattı.
Eğitimine, cüppesine yakışmayacak senaryolarla kaçırdı, sattı.
*
Nedim Demirağ şimdi adaleti arıyor.
Polis, savcılık, baro başkanlığı her tarafa derdini anlatıyor.
Çare, derman bekliyor.
İzmir’in tonton yapılı Nedim Ağabeyi, kendisine yaşatılan haksızlıkların karşılıksız kalmamasını istiyor.
Diliyor ki; başkalarının da canı yanmasın.
Umut ediyor ki; suç duyuru sonuçlansın, sorumlusu cezalandırılsın.
*
Nedim Demirağ’ın yaşamı 62 yaşında karardı.
Ne kaybettiği ses tellerinden…
Ne yok olan servetinden.
O’nu kahrettiren; yüzüne gülen, ardından çukurunu kazan, cebini boşaltan sözde hukuk adamı, vekâlet verdiği avukatı.
Konuşamadığı için dostlarına…
“ Ben kazıklandım, başkaları kazıklanmasın” başlığıyla mektup gönderiyor.
*
Dramını, yüreğindeki isyanla paylaşıyor.
Hakkını isteyerek.
Adaletin tecellisini bekleyerek.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
|||||
|