Raporda, yangınların çıkışında iddia edildiği gibi metafizik unsurların etkili olma ihtimalinin zayıf olduğu, ailenin de psikolojik tedaviye ihtiyacı olduğu belirtildi.
Siirt Üniversitesi'nde görevli farklı branşlardan akademik personelle eşyalarının kendiliğinden yandığı ve yangın çıktığı belirtilen Zeki Toprak'ın evinde yapılan inceleme ve araştırmanın sonucu rapor ile açıklandı. 'Ailenin genel durumu' ile ilgili tespitler başlığında, "Aile, genellikle ekonomik durumları düşük olan insanların ikamet ettiği gecekonduların yoğun olduğu evren mahallesinde ikamet etmektedir. Ailenin 4 çocuğunun bulunduğu en büyük alan 12 yaşında olduğu tespit edilmişti. Aile reisi Zeki Toprak ilkokul mezunu olduğu iki katlı bir gece kondu da oturduğu 300-500 TL civarında aylık geliri olduğu tespit edilmiştir" denildi. Raporun, 'Yangın ile ilgili tespitler' başlığında ise şöyle denildi:
"Ailenin beyanına göre, ilk yangın 13 Ağustos 2012 tarihinde meydana gelmiştir. Yangının devam etmesi itfaiye çağrılarak yangın söndürüldüğü ifade edilmiştir. En son yangının 28 Ocak 2013 tarihinde çıktığı beyan edilmiştir. Ailenin beyanına göre kameraların takılmasından önce günde ortalama 7 defa yangın çıkmış olup toplamda 500'der fazla yanma olayı gerçekleştirmiştir."
"EVDE KİMSE YOK İKEN YANGIN ÇIKMIYOR"
Üniversite bünyesinde kurulan komisyonca hazırlanan raporda, yangının genellikle noktasal olarak tutuştuğu gözlendiği, yangında yanan bez, elbise, yatak ve yorganların kısmen yandığı görüldüğü belirtildi. Yangınların sadece aile fertleri uyanıkken 07.00 ile 23.00 saatleri arasında çıktığı ifade edilen raporda, şöyle devam edildi:
"Hiç bir yangın olayının aile fertlerinin uykuda olduğu saatlerde gerçekleşmediği beyan edilmiştir. Evde kimsenin olmaması durumunda kesinlikle herhangi bir yangın veya yanma olayının gerçekleşmediği beyan edilmiştir. Aile reisi çıkan yangınlar nedeniyle Şırnak ilinin Cizre ilçesinde ikamet etmekte olan yakınlarının yanına geçici olarak taşınmış olmalarına rağmen yanma olaylarının orada da devam ettiği beyan edilmiştir. Bütün bu yangınlarda tutuşan materyallerin dışarıda değil de evde kullanılan giyim eşyalarından bir veya evdeki bir bez parçası olduğu tespit edilmiştir. Bugüne kadar meydana gelen tüm bu yangınlar neticesinde aile fertlerinin bedenen hiç bir zarar görmediği anlaşılmıştır. Yangınların çıkış tarihi ve zaman konusunda aile fertleri çelişkili beyanlarda bulunmaktadır."
Eve yerleştirilen kamera kayıtlarının incelenmesinde, 25 Aralık 2012 tarihinde saat 17.22'de çıkan yangında 1-2 dakika önce aile fertlerinden birinin, yangının çıkan bölgeye girip 1.5 buçuk dakika bekledikten sonra çıktığı ve daha sonra da diğer aile fertlerinin bulunduğu odaya girildiği görüldüğü belirtilen raporda şöyle denildi:
"YANGIN, KAMERALARIN GÖRÜŞ ALANI DIŞINDA ÇIKMIŞ"
"Söz konusu kişinin o mahalden ayrılmasının yarım dakika sonrasında ise o bölgede alevlerin tutuşup geliştiği ve bu sırada aynı şahsın, daha önce girdiği odadan çıkıp, direkt olarak yangının çıktığı muhite girdiği ve o noktada yangının çıktığını aile fertlerine haber verip beraberce yangını kontrol altına aldıkları gözlenmiştir. Zeki Toprak kameraların yerleri ve görüş açıları konusunda yeterince bilgi sahibi olduğunu ve hatta kendisinin, evdeki kayıtları tutan bilgisayarı kullanabildiği ve görüntülere ulaşabildiğini, kimi zaman da geçmişe ait görüntüleri izlediğini beyan etmiştir. Şahsın evine kameralar yerleştirildikten sonra meydana gelen yangınların tümünün, özellikle kameraların görüş alanının dışında gerçekleştiği tespit edilmiştir."
"AİLENİN PSİKOLOJİK DESTEĞE İHTİYACI VARDIR"
Raporun sonuç bölümünde, yangınların çıkışında, iddia edildiği gibi metafizik unsurların etkili olma ihtimalinin zayıf olduğu belirtilerek, şu görüşlere yer verildi:
"Olayın tam olarak anlaşılabilmesi için aile fertlerinin sosyo-psikolojik açıdan uzun süre gözlemlenmesi gerekmektedir. Detaylı araştırmanın uzun süreç gerektirmesi nedeniyle, kısa vadede aile fertlerinin doktor psikolog gözetiminde bulundurulması yararlı olacaktır. Bu arada aile sosyal ekonomik, kültürel ve psikolojik destek sağlanmasının gerektiği kanaatine varılmıştır."
Turan KOYUNCU/SİİRT, (DHA)