Terör, dünyanın her yerinde sivil halkı hedef alıyor. Beyni yıkanan teröristler, çocuk, yaşlı, kadın demeden, önlerine çıkan masum insanları yok ediyor. Devletin silahlı güçleri her yerde terör gruplarına karşı bitmek bilmeyen bir savaş yürütüyor. Savaşın iyisi kötüsü olmaz. Savaş, insanların yok edilmesi üzerine kurgulanır.
Türk Silahlı Kuvvetleri, Suriye'nin kuzeyinde bölücü terör örgütü gruplarına karşı uzun süredir görev yapıyor. Kamışlı, Aynı el Arap, Münbiç, Tel Rıfat, Ayn İsa bölgeleri havadan uçaklar, sihalar karadan obüsler, havan toplarıyla vuruluyor. Toprak ters yüz oldu, hallaç pamuğu gibi dağıldı. Amaç, YPG terör örgütünün sınırımızda bir devlet kurmasını önlemek.
MÜTTEFİK TEHDİT
NATO'da müttefik olduğumuz ABD bizim yanımızda olmak, terör örgütünü yok etmek yerine, Türkiye'yi tehdit eden açıklama yapıyor. "Kuvvetlerimizi tehlikeye atacak tehditler karşısında her an meşru müdafaa hakkımızı saklı tutuyoruz."
Akıl alacak bir durum değil. ABD "meşru müdafaadan" söz ediyor. Ruslar, Suriye'deki üslerini 28 kez taciz ve tehdit ettiğinde, meşru müdafaa akıllarına hiç gelmedi mi? Bu işte bir terslik, tuhaflık var. Dost ve müttefik olarak bildiğimiz ülkenin yöneticileri ne yapmak istiyorlar?
KUKLA BİR DEVLET
ABD, Dünyanın gözü önünde Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü YPG'ye silah, mühimmat, araç, gereç ve eğitim desteği veriyor. Kendi kontrolünde kukla bir Kürt devleti kurmayı ve petrol gelirini ele geçirmeyi hedefliyor. Türkiye'nin istediği 30 kilometre derinlikte güvenlik bölgesini isteksizce kabul eden ABD son olaylarda yine bildiğini okuyor.
Terörün kurumsallaşmasını önlemek isteyen Türk güçleri sözde önemli tesis, bina ve yapıları yerle bir etti. MİT'in insansız ıçan silahlı araçları nokta operasyonlarla terör örgütünün sözde komutanları ve yöneticilerini ortadan kaldırdı. Bu sessiz savaş son terörist yok edilene kadar sürecek.
ABD ve AB güdümünde kurulması hayal edilen bir Kürt devletine, Türkiye'ye kendi güvenliğini korumak amacıyla karşıdır ve daima karşı çıkacaktır. Bağımsız olmayan bir devlet kurulmadan yok olmayı hak ediyor.
FİLİSTİN İLE İSRAİL
Filistin ile İsrail arasında yıllardır süren savaş, bugün artık insanlık dışı boyutlara ulaşmış görünüyor.
Filistin- İsrail savaşı yıllardır, giderek şiddetlenerek devam ediyor. Bundan sonraki sürecin daha insancıl olmasını beklemek, ne yazık ki hayaldir. İsrail, Hamas'ı yok edene kadar bu savaş bitmez. Filistin ise Mescid-i Aksa'yı alarak Kudüs'te bir devlet kurulana kadar savaşacaktır.
Arap aşiret ağalarından 100 yıl önce toprak satın alarak devlet kuran İsrail topraklarına her gün 2 milyon Filistinli işçi girip çıkıyor. İsrail ucuz iş gücünü Filistinlilerden karşılıyor.
Filistin devleti ise müslüman ülkelere cihat çağrısı yaparak İsraille savaşı tırmandırmayı hedefliyor. Kimin haklı, kimin galip, kimin yenik olmasından çok, masum insanların hiç uğruna canlarını vermesi çok acıdır.
TARİH DERSLE DOLU
Tarih bu tür zaferler ve yenilgilerle yazılmıştır. Bugün olanlar din uğruna yapılan bir karanlık savaştır ve tarihten ders alınmadığını gösterir. Güçlü devletler kendilerine ait olmayan topraklarda, çok uzak coğrafyada istedikleri gibi at oynatıyorlar. Onların güdümündeki devletler ve kukla yöneticileri de kendi halkını hiç düşünmeden verilen emirleri uyguluyorlar.
Üçüncü Dünya Savaşı veya Armagedan ya da nükleer savaş çığlıklarına karşı, barışın, insanlığın, dostluğun kazanması öncelikli dileğimizdir. Türkiye her zaman olduğu gibi barışın sağlanması ve insanların mutluluğu için her masada var olacaktır. Atatürk'ün gösterdiği yolda verdiği direktif, "yurtta ve dünyada barıştır".
Türkiye, barıştan yana tavırlarıyla, saygı duyulan devlet olarak sonsuza dek varlığını sürdürecektir. Terör, Türkiye'nin çağdaş uygarlık yolunda hiç bir zaman engel olarak duramaz ve durmayacaktır.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |