Tek başına bir bakanlık; Hüseyin Baraner...

Bu ülkeye Turizm Bakanı olacak iki kişinin ismini ver deseler, bunlardan birini hiç tereddütsüz Hüseyin Baraner olarak açıklarım.

İkinci isim ise bende saklı kalsın…

Tourexpi Genel Müdürü Hüseyin Baraner, mayıs ayının başında telefon açıp, ‘Bavulunu hazırla, Almanya’ya gidiyoruz’ dediğinde, ‘Tamam’ dedim kendisine…

‘Ne zaman?’, ‘Nereye?’, ‘Niçin?’, ‘Kiminle?’ diye sormadım bile…

İşin içinde Baraner varsa ve ‘Hadi gidiyoruz’ dediğinde, mutlaka o iş Türk turizmi için hayırlı bir iştir diye düşündüm hep…

Hiç de yanılmadım…

Yukarıdaki o soruları Baraner’e sormadım ama içimden de, ‘Turizm sektörünün enerjisi bitmeyen tek adamı, yine Türk turizmi için iyi bir şeyler yapmayı kafaya koymuş anlaşılan’ diye geçirdim.

Kendisiyle, Küba’dan, Tayland’a, St. Petersburg’dan, Jamaika’ya kadar uzun ve renkli yolculuklarımız olmuştu.

Buradaki izlenimlerimi de o gün çalıştığım Hürriyet’te yazıp çizmiştim.

Pandemi, turizm sektörünün içinde bulunduğu durum, bu yolculuklara epey ara verdirmişti.

Bu Almanya seyahati, bir anlamda da, bu sektörün ve bizim üzerimizdeki ‘Ölü’ toprağını atmak demekti…

Aralarında, Alman, İspanyol ve Antalya'dan da 7 Türk gazetecinin olduğu medya grubu 3 gün süren fuarı izledi, izlenimlerini tv, gazete, internet haber, sosyal medya hesaplarından paylaştı.

Antalya’dan 7 gazeteci yola koyulduk.

Hedef şehir; Almanya’nın Bingen şehriydi…

Hedef toplantının adı ise; Back To Travel 2022…

Türkçesi; Seyahate geri dön…

Hüseyin Baraner, sezonun fitilini bu sloganla ateşlemiş oldu.

Bir şeyi daha yaptı Baraner; Alman turizm sektörünü bir araya getiren Türk oldu.

Alman turizm sektörü o kadar güvenmiş ki kendisine, pandemiden dolayı yapılamayan ITB Berlin Fuarı’nın mini bir konseptinin komutasını resmen ona vermişler.

Hani, arkadaşımız, dostumuz diye söylemiyorum, Almanya’da turizm adına söz söyleyecek kim varsa oraya getirmeyi başarmıştı.

Almanya’daki seyahat satışlarının yüzde 75’ni gerçekleştiren şirketlerin   patronları bizzat oradaydı.

DRV Başkanı Norbert Fiebig, RTK CEO’su Thomas Bösl, Schmetterling CEO’su Ömer  Karaca, Schauinsland Alpha Reise bürolarının genel müdürü Albin Loidl  ile 8 bin Alman seyahat acentesi resmen temsil edildi orada...

Peki Türkiye…

Baraner, Türkiye ayağını da sıkı tutmuş…

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’da Baraner’in kaptanlığında yapılan fuara ekibini toplayıp gelmiş.

Avrupa’da, özellikle de Hollanda ve Almanya’da herhangi bir havalimanına gittiğinizde görüp ve gurur duyacağınız Corendon Air’de bu fuarın katılımcısıydı mesela...

Karaer, Alman sonnenklar.tv'nin Türkiye Muhabiri Hatice Özdemir ile...

Avrupa’da rüştünü ispat etmiş Corendon’un patronu Yıldıray Karaer, her zamanki mütevazılığı ile biz gazeteciler başta olmak üzere herkese Türk turizmini anlatıp durdu fuar boyunca...

Köln’den Antalya’ya dönüş uçağını beklerken bile etrafına gazetecileri almış gecenin saat 03.00’ün de uykulu gözlerle onlara cevap yetiştiriyordu.

Antalya’dan, Kapadokya’dan, Marmaris’ten Türkiye’nin değişik bölgelerinden otelciler, acenteler gelip stant açmışlardı bu fuarda…

Hepsi birer markaydı…

Rusya’daki gururumuz Anex Tour, patron düzeyinde temsil ediliyordu bu fuarda… Neşet  Koçkar bir de konuşma yaptı, pandemiyi anlattı. Bir ara kendisini dikkatle izleyenlere, pencereyi işaret edip, ‘Dışarıda hava çok güzel, beni dinleyeceğinize, hadi çıkıp hava alın’ dedi, gülerek…

Tourexpi Genel Müdürü Hüseyin Baraner, bu fuarın önemini şu cümleyle özetledi; “Amacımız, turizmin uyanması ve Alman müşterilere sektörün hala dimdik ayakta olduğunu göstermektir.”

Öyle de oldu…

Bu fuarla, hem Alman, hem Türk turizm sektörü, geri dönüş için kuvvetli bir sinyal çaktı.

Alman Seyahat Birliği ( DRV) Başkanı Norbert  Fiebig, seyahat acentelerinin çok çetin mücadele gösterdiğini söyleyip teşekkür etti.

Fiebig’e göre, gelen rezervasyonlar özellikle yaz için çok iyi… Hatta, Dünya genelinde 2019 rakamlarının aşılması şaşırtıcı olmayacak… Ancak yine de üstesinden gelinmesi gereken büyük zorluklar var. Bunlardan biri seyahat acentelerinin çevrimiçi online pazarlama konusunda çok daha güçlü hale gelmesi gerekiyor. 

Üç bin seyahat acentesinden oluşan Schmetterling’in Türk kökenli Genel Müdürü Ömer Karaca ve 4200 seyahat acentesi  RTK’nın Genel Müdürü Thomas Bösl ise konuşmalarında dijitalleşmenin zorlukları ve kalifiye işçi sıkıntısına vurgu yaptılar.

Karaca satış elemanlarını çok kanallı satışın altyapısını güçlendirmeye çağırdı.

Bösl ise RTK satış elemanlarına satış işlemini kolaylaştırmak için yapılan yenikleri tanıttı.

Bösl’ün söylemlerinden biri, benim de bir hayli dikkatimi çekti.

Bösl’e göre, pandemi sırasında seyahat davranışı değişti ve artık bir çok müşteri kendi ülkesinde tatil yapmak istiyor.

Müşteri dediği de Almanlar…

Bösl’ün bu söylemini doğrulayan emareleri de cuma akşamı Rüdesheim Villa Sturm´da Karsu konseri öncesi gezdiğimiz sokak aralarındaki mekanların doluluğundan anladım.

Bugünlerde yurt dışında olması beklenen çoğu yaşlı yüzlerce Alman,  Antalya Kaleiçi’ni anımsatan tarihi yapılar arasındaki barları, eğlence mekanlarını doldurmuştu.

Kalifiye işçi sıkıntısına değinen Bösl, "Gençlere turizm için ilham vermeliyiz” diyerek, hem kendi acentelerine nasihatta bulundu, hem de ‘Kızım sana söylüyorum ama gelinim sen anla’ misali, aslında topu Türk sektörünün yöneticilerine attı.

Almanya Rheinland Pfalz  Ekonomi Müsteşarı Staatssekretärin Petra Dick-Walther de yaptığı konuşmada, böyle bir organizasyonu kendi eyaletlerinde yaptığı için Hüseyin Baraner’e teşekkür etti.

Turizm Bakanı ve Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da Bingen Turizm Fuarı’nı ziyaret etmek ve Almanya’da  satışı yönlendiren büyük seyahat acente  gruplarının CEO’ları ile görüşmek üzere Almanya’daydı… Ersoy fuarda Almanca olarak çok kapsamlı bir Türkiye sunumu yaptı.

Bakan Ersoy, “Güvenli Turizm sayesinde geçen yıl ziyaretçi sayısında bir önceki yıla göre yüzde 90'lık bir artış kaydetti. Bu yıl turizmde yüzde 40'lık bir büyüme hedefliyoruz” dedi.

Kıssadan hisse;

Hala pandemi uykusundan uyanamayan bir Alman toplumu var. Hala pandeminin yarattığı sıkıntılı günlerin atmosferini üzerinden atamayan bir Alman seyahat sektörü var. Pandeminin ardından en çok Türkiye’ye etkileyen ama Almanya’da da hissedilen dünya ölçekli bir ekonomik kriz söz konusu…

İşte, bu fuarın amacı da, bunları nasıl aşarızın formülünü bulmak.

Yapılması gereken pandemi öncesinde olduğu gibi, Almanlarda bir seyahat alışkanlığını tekrar yaratmak, pandeminin izlerini silmek, cazip tekliflerle Alman müşteriyi seyahata yönlendirmek.

Baraner bence bu eksikliği gördü ve güzel bir iş başardı…

ITB Berlin Fuarı gibi devasa oluşumlar olmalı…

Ama Bingen de olduğu gibi lokal, Türkiye’nin de içinde yer aldığı bölgeye hitap eden fuarlar da kesinlikle çoğalmalı ve yapılmalı.

Baraner gibi bu işte gönüllü ve tecrübeli bir isim varken, bölgesel fuarların Turizm Bakanlığı’nın da bir omuz vermesiyle çoğalarak devam edeceğini düşünüyorum.