13 bilimsel oturumda hastalığın genetik yapısından tedavisine kadar sürecin görüşüleceğini aktaran Prof.Dr. Canatan, konferansta hastaların kan bulma ile hasta hakkı sorunlarının tartışılacağını kaydetti. Prof.Dr. Canatan, etkinlikte talasemi merkezinde çalışanlar, hastalar ve hasta ailelerinin diğer ülkelerdeki hasta ve yakınlarıyla tanışma imkanı bulduğunu dile getirdi.
İl Sağlık Müdürü Adem Bilgin de talasemi hastalığının önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu ifade etti. Bilgin, Antalya'da talasemi hastalığının görülme oranının yüzde 10 civarında olduğunu belirtti. Hastalığın genetik olması nedeniyle taşıyıcı anne ve babadan çocuğa hastalık geçme olasılığının yüzde 25 oranında olduğunu aktaran Bilgin, “Bu nedenle ülkemizde her yıl 300-400 talasemi hastası çocuğun dünyaya gelmesi bekleniyor" dedi. Antalya'nın talasemi hastalığının Türkiye'deki risk seviyesi yüksek 33 il arasında yer aldığını anlatan Bilgin, hastalığın engellenmesi için en önemli etkenin hasta çocuk doğumunun önlenmesi olduğunu vurguladı.
Bilgin, Antalya'da hasta ve taşıyıcı sayısının fazla olması nedeniyle evlilik öncesinde testlerin zorunlu kılındığını anlattı. Testlerin taşıyıcıları saptayarak hasta çocuk doğumunu engellemeyi amaçladığına dikkati çeken Bilgin, 2002 yılındaki taramalarda 2 bin 523 kişinin taşıyıcı olduğunun tespit edildiğini, 2012 yılındaki hasta sayısının 5 olduğunu belirtti. Bilgin, geçen yıl Antalya'da 3 hastanın belirlendiğini ifade etti. Bilgin, hastalık hakkında toplumu bilinçlendirmek amacıyla çalışmaların sürdürüldüğünü belirtti.
Vali Yardımcısı Mehmet Kurdoğlu ise her yıl 12 milyon turistin ziyaret ettiği ve 'Turizmin Başkenti' olarak adlandırılan Antalya'da çok sayıda bilim adamının katılarak talasemi hastalığını görüşmesinin kent açısından önemine değindi. Talasemi hastalığının genetik yapıya sahip olduğuna dikkati çeken Kurdoğlu, Sağlık Bakanlığı tarafından 2002 yılından itibaren İl Hıfzısıha Kurulu kararıyla hastalığın önlenmesi için evlilik öncesi testin zorunlu hale getirildiğini dile getirdi.
Kurdoğlu, talasemi hastalığının Türkiye genelinde görülme riskinin yüzde 2 civarındayken Antalya'da bu oranın yüzde 10 oranında olduğunu kaydetti. Evlilik öncesi testin talasemi hastalığının çoğalmasını önlemenin en önemli yolu olduğunu aktaran Kurdoğlu, sağlıklı toplumların oluşabilmesi için eğitimin önemini anlattı. Beş gün sürecek konferans kapsamında gerçekleştirilecek 13 oturumda hekim, hemşire kursu programları ile hastalık hakkında bilimsel programların görüşüleceği belirtildi.
Tolga YILDIRIM/ANTALYA, (DHA)