Kemal Kılıçdaroğlu savunma yaptı
Kemal Kılıçdaroğlu savunma yaptı
Antalyalı halk oyunu takımı Türkiye şampiyonu oldu
Antalyalı halk oyunu takımı Türkiye şampiyonu oldu
14 dizide 3 bin 13 kadına şiddet sahnesi
14 dizide 3 bin 13 kadına şiddet sahnesi
'14. Geleneksel Satış Noktaları Toplantısı' gerçekleşti
'14. Geleneksel Satış Noktaları Toplantısı' gerçekleşti
25 Haziran 2015 Perşembe - 14:34

Suçluyoruz

Antalya Cemevi, biri cenaze, diğeri de ramazan ayında kahvaltı verilmesiyle ilgili iki ağır eleştiriye maruz kaldı. Bu eleştirileri yapan iki gazeteciye cemevi yönetimi şu açıklamayla cevap verdi:

Suçluyoruz
Facebook'ta Paylaş Twitte'da Paylaş Google+'da Paylaş Haberi Yazdır Arkadaşına Gönder Metni küçült Metni büyüt

SUÇLUYORUZ!

Her şey  2 Mayıs 2015 Tarihinde Akdeniz Manşet gazetesinde Vedat Gürhan imzalı  yazı ile başladı. Söz konusu yazıda  Antalya  Konuksever mahallesindeki Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfına bağlı Cem Evinde Alevi cenaze erkanının  yürütülmesinde ‘suiistimal  yapıldığı, cenaze sahiplerinden zorla  para alındığına’ dair bir iddia ile  karşılaştık  . Yazının bütününe bakıldığında; tanık olduğu olayı haberleştiren gazeteci arkadaşın  Alevilere karşı  herhangi bir art niyet gözetmediği, hatta onların yararına  bir yolsuzluğu açığa çıkardığı algısını zihinlere yerleştirmeye çalıştığı açıkça gözükmektedir. ‘Alevi dostu gazeteci’ arkadaş  haberi yazmadan önce konunun hassasiyetine binaen haberin 5N 1 K’ sına ne denli özen gösterdiğini, olayın muhataplarıyla defalarca telefonla görüştüğünü, bununla da  yetinmeyip alevi olmamakla beraber alevi dostu olarak bildiği Hüsnü Şahin’e ulaştığını, onun üzerinden de yakından tanıdığı ‘büyük bir iyilik sever’   alevi arkadaşına ulaştığını, bu arkadaşın da üzülerek de olsa olayı doğrulamak zorunda kaldığını, ardından vakıf başkanına ulaştığını…v.s. v.s.

Anlayacağınız konu hassas, niyet halis, peşrev uzun; ama ne çare ki suçumuz sabit ve de ağır…

Evet suçluyuz!

Birincisi;  Olayın olduğu gün 1 Mayıs’tı. Yöneticiler ve Cem Evimizin işleyişinden sorumlu  yetkili  arkadaşımızla beraber hep birlikte 1 Mayıstaydık.

İkincisi; o gün Cem Evinde her ihtimale karşı sorumlu olarak kalan arkadaşımız gelen cenaze sahiplerine karşı gerekli hassasiyeti ve esnekliği göstermeyerek bizi de üzen tatsızlığın olmasına meydan vermiş, olay tarafımızdan duyulduğu anda yetkili arkadaş devreye girmiş, cenaze sahiplerinden özür dilenmiş ve üzerimize düşen hizmet herhangi bir ücret alınmadan yerine getirilmiştir. Bu düzeltmenin olayın basına yansımasıyla yapılmadığını, yapılan yanlışlara karşı net tavrımızın bir sonucu olduğunu siz değerli basın mensuplarının özellikle bilmesini isterim. Kaldı ki verilen hizmetler ve yapılan etkinlikler çerçevesinde kurumsal işleyişimizde zaman zaman eksiklikler ve yetersizliklerimizin olduğu ve bundan sonra da olacağı kaçınılmazdır. Rutin işleyiş içindeki eksikliklerimizi bir yana bırakırsak; inançsal, ahlaki, ilkesel ve etik tavrımıza yönelik bir hatamızın olması durumunda gereken tutum ve davranışı anında ortaya koyacağımızı dost- düşman herkes bilmelidir. Bizler bütçesi bilmem kaç bakanlığa denk gelen resmi  inançsal bir kurum değiliz. Bizler kendi camiamızın insanlarından, gerçek alevi dostlarından ve de buradan hizmet alan canlarımızın destekleriyle ayakta kalan bir kurumuz. Ve de bilmenizi isteriz ki sorun buradan hizmet alan canlarımızla ilgili değildir. Sorun Vakfımızın çizgisine karşı hesapları olan ve bunlar tarafından yanlış yönlendirilenlerle ilgilidir.

Dönelim tekrar sayın Vedat Gürhan’ın haberine:

Soruyoruz;

1-Haberinizde her detayı açıkça belirttiğiniz halde sadece yakından tanıdığınız hayırsever alevinin ismini vermekten sakınıyorsunuz. Bunu da haber kaynağını gizleme ilkesinden ziyade arkadaşınızın yaptığı iyiliklerin bilinmesini istemeyen mahcup tavrına bağlıyorsunuz. Eyvallah! Yaptığı iyilikler size veya sizin bildiğiniz çevreye yönelikse  ona da eyvallah. Ama söz konusu iyilikler doğrudan kurumumuza veya kurumuzda resmiyeti temsil eden kişi veya kişilere yönelikse; ona söyleyin; lütfen; mahcubiyetini bir kenara bıraksın. Yaptığı her iyiliği yüzümüze haykırsın! Nankörlüğümüzü yüzümüze vursun! Belge falan gerekmez! Sadece gözlerimizin içine bakarak, kekelemeden, yaptığı iyilikleri yüzümüze haykırsın!
İnanın; eğer bunu yaparsa başımız önümüze düşer, yüzümüz kızarır! Varsa bizden alacağı -kurumsal veya kişisel- bedelini kendi belirlesin ve de hemen şimdi burada tahsil etsin! Yanımızda nakdimiz yoksa da imzamız namustur bizim! Yok eğer kendi  borçlu çıkacak olursa da talebimiz olmaz. Yakamızdan düşsün; başka ihsan istemez. Zaman kendi boynumuzda asılı yükleri atma, “baş açık yalın ayak”  yürüme zamanıdır!

2-Biz Aleviler biliyoruz ki; Büyükşehir Belediyesi gerek bir önceki gerek  şimdi ki dönemde cenaze hizmetlerini ücretsiz yapmaktadır. Doğrusu hizmetin kalitesi açısından bir fark oldu mu bilmiyoruz. Bildiğimiz Kurumumuza yönelik Mevcut Büyükşehir Belediyesinin önceki dönemden devam eden hizmetlerinin hiçbir aksama olmadan aynen sürdüğüdür. Ancak, haberci arkadaşımız verdiği asıl haberin içine Büyükşehir’in cenaze hizmetlerini de sıkıştırmaktan öte adeta ‘ haber içine haber’ vererek ‘ey Aleviler cenazelerinizi Cem Evine götürmenize gerek yok, Büyükşehir bedava kaldırıyor’ demeye getiren yaklaşımını son derece manidar bulduk.  Bu manidarlığı art niyetli bir yaklaşımdan öte yakın dostu ‘alevi iyilikseverden’  aldığı bilgilerden hareketle naklettiğinden yana ciddi kuşkularımız olduğunu belirtmek isteriz. Niyetin ne olursa olsun ‘haberci arkadaş’ girdiğin mecranın  bu toprakların kadim inancı Alevilik olduğunu unutmamalıydın. Ve de bu mecraya kılavuzsuz girilmeyeceğini  İlle de girmek isteydiysen de  kılavuzunun karga olmaması gerektiğini bilmen gerekirdi.

3-Suçluyorsun; cevap veriyoruz: İftira atıyorsunuz Vedat Gürhan ; Bizler  asla kefen ve  mezar yeri  satmadık. Kendi yağımızla kavrulan bir kurum olarak kurumsal döngüyü sağlayacak bir devinim içinde var olmayı asıl hedefimiz olarak belirledik. Alevi öğretisinin bize gösterdiği çizgi ve duruş  mücadelemizin asıl gayesi  oldu. Bu kuruma cenazesini getiren her canımız verdiği her kuruşun yapılan hizmetin karşılığı olduğunu bilir ve ne ödediyse karşılığında makbuzunu alır. O’nun derdi bu kuruma ödediği üç- beş kuruş değildir. O’nun için asıl olan Hakk’a  yürüyen Can’ını  kendi inancına göre uğurlamaktır.

4-Telefon görüşmelerinde olaya ilişkin anlatımların yetersiz kalacağına dair söylenenlere itibar etmediniz. Yüz yüze görüşerek haberinizi  içinize sinecek şekilde bir gün sonra yapsaydınız haberiniz bayatlayacak mıydı? Haberinizin ‘anında patlatılması gereken bir  bomba’ olmadığını bir gün beklense de bayatlamayacağını bilecek kadar bir tecrübeniz olduğunu  biliyoruz. Cevap verin lütfen ; neden? Neden  ‘hayır sever’ alevi dostunuza danışmadınız? Yoksa danıştınız da o mu sizi yanlış yönlendirdi? Neden?..  Neden?...  Bu ‘nedenler’ bizlerden ziyade sizin kendinizi yeniden sorgulamanız ve de ilişkilerinizi yeniden gözden geçirmeniz için sorduklarımızdır. Biz kendimizce bildiklerimizi biliyoruz.

5-Neden 2 mayısta yayımlanan yazıya 24 haziranda cevap veriyoruz? Aslında hiç cevap vermeyecektik. Bütün iyi niyetimizle tartıştık ve vardığımız sonuç ;bizce eksik yanlış tarafları da olsa ,bizlere haksızlık yapılmış olsa da  sonuçta bir gazeteci sıcak bir olayın üzerine  gelmiş ve haber yapmış dedik. Basın özgürlüğü önemlidir, değerlidir. Hele hele bu süreçte hava gibi su gibi ihtiyaç diye düşündük. Varsın bir ucu da bize dokunsun dedik.

Dedik de ne oldu?

Bir de gördük ki 23 haziran 2015 tarihinde Antalya Körfez gazetesinde İdris  ÖZYOL imzasıyla ‘Ramazanda Kahvaltı’ başlığıyla yayımlanan  köşe yazısı… 21 haziran günü Cem Evinde verdiğimiz kahvaltı buluşmasına yönelik eleştirmek adına  inceden bir nefret söylemiyle karışık doğrudan hedef göstermeler…   Şimdi bir yerlerden birileri durumdan vazife çıkarıp Ramazanda kahvaltı yapan Kızılbaş avına çıkmıştır belki de. Buradan bir şeyler çıkarabilirsen belki de  ödül olarak tekrar eski yuvana Yeni Şafak gazetesine dönersin İdris ÖZYOL. Aslında neresinden tutulsa elde kalacak bir yazı ile karşı karşıyayız. O yüzden cevap vermekten öte tavır koyma ve kamuoyumuzu en geniş şekilde bilgilendirmeye yöneliktir açıklamamız. Yok Ramazanda kahvaltıyı niye duyurmuşuz! Biz burada siyaset yapıyormuşuz. İdrak yoksunluğuna bakar mısınız? Duyurmadan kiminle yapacaktık kahvaltıyı? Basına duyurmamızdan dolayı kutsalı incinenlerin kimler olduğunu bilmiyoruz ama niye inciniyorlarmış gerçekten anlamakta güçlük çekiyoruz. Üstelik sıcak siyasi sürecin bittiği, ortamın sütliman olduğu bir dönemde siyaset yapmakla suçlanıyoruz. Niyet ille de karalamak olunca, elde de malzeme olmayınca…     
Mevzuu kişisel olsa hadi neyse  bunu da sineye çekelim. Ama işin içine kurumsal temsiliyet   girince… Yazılan her iki yazının yazarlarının arkadaşlığı, yanında yöresinde ki insanların kankiliği, her iki yazının da doğrudan kurumu acımasızca hedef alması, her iki yazıda da aynı peşrevler, aynı  ortaya karışık sallamalar, ardından benzer  ‘iyilik sever alevi dostlar’ üzerinden kendini sağlama almalar... Anlaşıldı. Her gün batımında aynı mekanda toplanıp bizleri rakı sofralarına meze yapan Daltonlar sizlere afiyet olsun. Ama bizim daha önemli işlerimiz var.  Abdal Musa’ya ardından Sivas’a, oradan Çorum’a , oradan da Hacı Bektaş’a… Niye mi gidiyoruz? Boş verin siz anlamazsınız.
Evet; kutsaldan, incinmeden bahseden arkadaşlar; bizleri sevmeyebilirsiniz, bu korumda yöneticilik yapan bazı arkadaşlara karşı husumetiz de olabilir, ama bu hesabı  Vakfımız üzerinden görmeye çalışmayın! Varsa eteğinizde taşlarınız yüreklice, mertçe ortaya dökün. Dökün ki biz de bilelim. Kutsala inanca saygı üzerine uzun tiratlar çekmek yerine; lütfen, rica ediyoruz:  Cami duvarına karşı duyduğunuz hassasiyetin küçücük bir kısmını da Cem Evimiz için duyunuz!
Basına ve Kamuoyuna Saygılarımızla!

HACI BEKTAŞ VELİ ANADOLU KÜLTÜR VAKFI
ANTALYA ŞUBESİ YÖNETİM KURULU ADINA
BAŞKAN :  TUFAN EROĞLU
                   

 

 
Gökalp Dinçmen'den veda
 
Kasksız motosiklet sürücüsü kazada öldü
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen 1 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
makarnacisavar 26 Haziran 2015 Cuma 10:44

Akdeniz manset e bakinca ...akla... havuz medyasi,yandas basin style,kiralik,satilik kalemsorler ,akp,hakan tutuncu geldi nedense. Vedat gurhan cemevi hakkinda yazi yazmak degil , dusunebilecek berraklikta bir zihne sahip midir? Ayrica ona sordugum soruya israrla cevap vermiyor tekrar soruyorum : onun cok sevdigi bir belediyede ,20 li yaslarinin basindaki zavalli bahtsiz kizi araciligiyla 'Hes ' sahibi olan,başina ak kuşlar konan iskele babasi kimdir? Torununun karahisar dolaylarinda kurtaj yoluyla öldurulmesinde dahi 'paraciklaaaar paraciklaar katlansin hep paraciklar hoppiiii'stilinde ellerini ovusturan ama ben ölumune akp liyim diyen 'erkek,baba' kimdir ?gazeteci dedigin aciklar,yazar bu kamuya mâl olmuş evli,cocuklu belediye ak baskaninin yasadisi iliski yasadigi kizi da, buna alkiş tutan gazeteci babasini da ...hadi vedat gurhan arastirmaci gazetecilik ornegini gorelim.

Yorumu oyla      5      3  
Can 25 Haziran 2015 Perşembe 18:33

Açıklamadaki kelimeleri üşenmeden saydım:tam 1121 kelime..! Şimdi ben soruyorum: gazetecilikle uzaktan yakından ilgisi olmayan ilkokul diplomasının bile olup olmadığı belli olmayan biri için bu kadar zahmete bu kadar kelimeye değer mi?

Yorumu oyla      5      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Gökalp Dinçmen'den veda
ANTALYA Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden ANET Yönetim Kurulu Başkanı ...
Konyaaltı Sahili'nde Suriyeli işgali
Suriye’deki iç savaştan kaçan göçmenler, tüm engellemelere rağmen Antalya’ya ...
Japonlar'dan EXPO 2016'ya iki bahçe
EXPO 2016 Antalya'ya katılmaya karar veren Japonya, Aksu'daki sergi alanını ...
 
Cip trafik yön direğine çarptı: 4 ölü, 1 yaralı
ESKİŞEHİR'in İnönü İlçesi'nde, kontrolden çıkarak trafik yön levhası direğine ...
FHC, 4'üncü yılını gala gecesiyle kutladı
FHC Sahne Sanatları Akademisi, kuruluşunun dördüncü yılını iki perdelik ...
Gökalp Dinçmen görevi bırakıyor
ANTALYA Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden ANET Yönetim Kurulu Başkanı ...
 
CHP'de hesap zamanı
ANTALYA'da 7 Haziran seçimlerinden 429 bin 75 oy ve karşılığında 5 milletvekiliyle ...
İhale yara aldı
MURATPAŞA Belediye Başkanı Ümit Uysal'ın bir çağrısıyla başlayan ve Mevlana ...
Otomobille motosiklet çarpıştı: 1 ölü
ANTALYA'nın Serik İlçesi'nde otomobille motosikletin çarpıştığı kazada ...
 
Dursun Gündoğdu
Siyasette bir tornistan hikayesi
YAZARLAR
Turgut Güngör
Turgut Güngör
Mustafa Kemal'e ceza verilemez
Serpil Nur Abiral
Serpil Nur Abiral
Bitmedi, bitmiyor, bitmeyecek…
Halit Çelikbudak
Halit Çelikbudak
Robotaksi dönemi
Sude Karataş Geyikci
Sude Karataş Geyikci
757 yıllık bir Yörük geleneği
İsa Altun
İsa Altun
İban vurgununa dikkat
Mesut Gürkan
Mesut Gürkan
Denizin güzelliği ve yaşadığım simit şoku…
H.O.P
H.O.P
Ülkemize biçilen rol
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Türkiye’nin problemi yok, problemi bireysellik..  
Nesrin Mater
Nesrin Mater
Karadağ ve tembellik üzerine 10 tavsiye
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA GÜN HABER
ASTROLOJİ
Koç
 
21 Mart - 20 Nisan
 
Ana Sayfa Türkiye Antalya BURDUR ISPARTA Siyaset Turizm Resmi REKLAMLAR KAMPÜS Spor GÜN'ün ürünü
KünyeHakkımızda KünyeKünye İleti�YimIletisim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva