Servikal Patolojiler ve Kolposkopi Derneği tarafından düzenlenen 2'nci Ulusal Kolposkopi ve Servikal Patalojiler Kongresi, Antalya'da devam ediyor. Perşembe günü başlayan ve rahim ağzı kanserine neden olan Human Papilloma Virüsü'nün (HPV) tüm yönleriyle tartışıldığı kongre, pazar günü sona erecek.
Servikal Patolojiler ve Kolposkopi Derneği Başkanı Prof. Dr. Kunter Yüce, rahim ağzı kanserinin, görülme sıklığı açısından kadın kanserleri arasında ikinci sırada olduğunu söyledi. Bu kanser türünün ölümcül olduğunu ve ileri evrelerde teşhis edilirse hekimin yapacak hiçbir şeyi olmadığını belirten Prof. Dr. Yüce, "Rahim ağzı kanserine yakalanmış kadınların yarısını ne kadar uğraşırsak uğraşalım kaybediyoruz" dedi. Prof. Dr. Kunter Yüce, Sağlık Bakanlığı'nın 2008 yılına ait verilerine göre Türkiye'de her yıl 1400 kadının rahim ağzı kanserine yakalandığını, bunlardan 600'ünün bu kansere bağlı hayatını kaybettiğine dikkati çekti.
'BENİM KIZIM YAPMAZ'LA OLMUYOR
Rahim ağzı kanserinin erken evrede saptanabilir olduğunu belirten Prof. Dr. Yüce, bunun için kadınların her yıl düzenli olarak simir testi yaptırması gerektiğini söyledi. Simir testinin acılı ve eziyet verici bir şey olmadığını belirten Prof. Dr. Yüce, rahim ağzı kanserinden korunmanın ikinci yolunun ise HPV aşıları olduğunu kaydetti. Gelişmiş ülkelerde 2002 yılında kullanılmaya başlanan aşının Türkiye'ye 2007 yılında geldiğini kaydeden Prof. Dr. Kunter Yüce, "Erken genç kızlık döneminde, cinsel ilişki olmadan yani HPV ile karşılaşmadan önce 12- 13 yaş arası kızları aşılayabilirsek, 25 sene sonra dünyada rahim ağzı kanserinden kadınları korumuş olacağız" diye konuştu.
Fakat Türkiye'nin de içinde yer aldığı gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerde HPV aşısına karşı direnç olduğunu kaydeden Prof. Dr. Yüce, şunları söyledi:
"Bu bir kanser aşısı, ama nüfusun belil bir kesimi cinsel ilişkiyle geçtiği için seksüel aşı olarak karşıladı. Aileye anlatıyorsunuz, 'Kızınıza 12- 13 yaş arasında HPV aşısı yapalım. HPV rahim ağzı kanserine yol açan ve cinsellikle geçen bir virüs' dediğiniz zaman 'Benim kızım yapmaz' deyip kenara çekiliyor. Halbuki bu kızın yapıp yapmasıyla da ilişkili değil. Kız tek eşli olabilir, ama Türkiye'de erkek çocuklarında 15- 18 yaş arasında ilk cinsel deneyimini yaşayanların yüzdesi 37. Kırsal bölgede erkek çocukların ilk cinsel deneyimlerini hepimiz biliyoruz. Erkek çocuğunun HPV alması yüksek oranda. Siz kızınıza ne kadar güvenirseniz güvenin evleneceği erkekten HPV alma riski yüksek. Bunu anlatamadık."
HPV AŞISI HAYAL KIRIKLIĞI YARATTI
Dernek Başkanı Prof. Dr. Kunter Yüce, Türkiye'ye 2007 yılında giren HPV aşısından şu ana kadar sadece 80 bin doz uygulandığını ve üç doz halinde yapılan bu aşıdan ortalama 27 bin kadının yararlandığını söyledi. Fransa'da uygulanan aşı dozunun 4 milyon olduğunu belirten Prof. Dr. Kunter, Türkiye'de aşının yarattığı hayal kırıklığının bir diğer nedeni olarak aşı fiyatının yüksek olmasını gösterdi.
Üç doz HPV aşısının ortalama maliyetinin 800 TL olduğunu belirten Prof. Dr. Kunter Yüce, bunun bir devlet politikası olması gerektiğini söyledi. Fakat bu fiyatlarla HPV aşısının okul aşıları içinde ücretsiz yapılmasının da zor olduğunu kaydeden Prof. Dr. Yüce, aşının maliyetinin simir taramasından ucuz olacağını savundu. Her simir taramasının devlete maliyetinin 50 TL olduğunu ve Türkiye'de taranması gereken 35 milyon kadın olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kunter Yüce, "Kısa süre içinde çocukluk çağındaki kızların aşılanması şart. Bunu yapamazsak rahim ağzı kanserinin sıklığı 2050 senesinde kızlarını aşılamış ülkelerde hiç görülmeyecek, buna karşın gelişmekte olan veya az gelişmiş ülkelerde rahim ağzı kanseri sayısı milyonlarla ifade edilecek" diye konuştu.
Diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklardan prezervatifin koruyucu özelliği varken HPV'den korunma şansının olmadığını ve bugün Türkiye'de kadınların yüzde 85'inin HPV taşıdığını belirten Prof. Dr. Kunter Yüce, bu nedenle aşılamanın çok çok önemli olduğunun altını çizdi. HPV'nin genç rahim ağzını sevdiğini ve erken yaşta cinsel ilişkiye başlamanın rahim ağzı kanseri riskini arttırdığına dikkati çeken Prof. Dr. Kunter Yüce, çok seksüel partnerin olması ve sigara kullanımının da bu kanseri tetiklediğini söyledi. Prof. Dr. Kunter Yüce, 200 türü bulunan HPV'nin sadece 15'inin kansere neden olduğunu ve ileri yaşlarda bu virüsün vücuttan atılabildiğini belirterek, "Sigara virüsün vücuttan atılma süresini uzatıyor. Uzun süre içinde kanserojen etkisini gösteriyor" dedi.
SÜNNET DERİSİNİN ALTINDA YAŞIYOR
Prof. Dr. Kunter Yüce, Türkiye'de rahim ağzı kanserinin görülme sıklığının yüz binde 4.2 olduğunu, hastalığın en sık görüldüğü Orta Avrupa ülkeleri, Güney Amerika ve Güney Afrika'da rahim ağzı kanserinin görülme sıklığının yüz binde 90 olduğunu söyledi. Türkie'nin bu kanserin görülme sıklığı en az olan ülkeler arasında yer almasında erkeklerin sünnetli olmasının büyük etkisi olduğunu kaydeden Prof. Dr. Yüce, "HPV cinsel ilişkiyle erkekten geçiyor. Virüs, genellikle de sünnet derisi altındaki deride yaşama eğliminde. Peniste siil yapabiliyor ama geçiyor" diye konuştu. Prof. Dr. Yüce, Türkiye'de çok eşliliğinin az, cinsel ilişkiye başlama yaşının yüksek olmasının rahim ağzı kanserinin görülme sıklığının düşük olmasında etkili olduğunu belirtti. Prof. Dr. Kunter Yüce, "Ama gözlememiz son yıllarda, genç kızlarda rahim ağzı siğillerinde önemli derece artış olduğu yönündedir. Şu anda çalışmaya başlamazsak rahim ağzı kanserinde patlama olacağı kanatindeyiz" dedi.
Prof. Dr. Kunter Yüce, tüm bunların yanı sıra Türkiye'nin başka bir probleminin de erken evlenmeler ve çocuk yaştaki kadınlar olduğunu söyledi. Türkiye'de, Sağlık Bakanlığı'nın 2008 yılı verilerine göre, 45 yaşına kadar yapılan taramada 8 milyon 15 yaşında evlenmiş kadın bulunduğunu kaydeden Prof. Dr. Yüce, "Bunlar resmi nikahlı, imam nikahlı olsun evlenme sayıldığı için cinsel ilişki grubuna sokulmuyor gibi bir hal var. 8 milyon çok büyük bir rakam. Bu nedenle aşılamayı 12- 13 yaş aralığında tutmamız gerekiyor. Bu sağlanırsa her sene 1 milyon nüfusun aşılanması gerekiyor" diye konuştu.
Emre BAYLAN/ANTALYA, (DHA)