Antalya Kent Konseyi kent toplantıları kapsamında Bilim Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yusuf Örnek, 'Antalya'da Turizmi Yeniden Düşünmek' temasıyla sunum yaptı. Prof. Dr. Örnek, turizm ile ilgili bir memnuniyetsizliğin herkeste farklı nedenleri olduğunu belirtti. Prof. Dr. Örnek, "Özellikle Antalya'da yapılaşmanın yarattığı bir memnuniyetsizlik var. Özellikle otel yatırımlarının kontrolsüz şekilde büyümesinden kaynaklı bir rahatsızlık var. Turizm yatırımlarının kontrolsüz büyümesi durumu var. Sahile baskı uygulanıyor ve bu da kentin içinde de yapılaşmayı artıyor" dedi.
TURİZMDE KÖTÜ İMAJIN SORUMLULARI KİMLER?
Yatak arzının olması gerekenin çok üstünde olduğunu kaydeden Prof. Dr. Örnek, buna yönelik talep yaratılamadığı için arz ve talep dengesinin bozulduğunu, bunun da fiyat ile hizmet düşmesine neden olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Örnek, "Turizm gelirlerinin hakkaniyetle paylaşılamaması nedenlerden biri. Turizm öğrencilerinin yüzde 40'ı turizm dışında çalışıyor. Neden gelip çalışsınlar ki, turizm sezonluk iş. Tek boyutlu bir turizm imajı oluşmuştu. Ucuz destinasyon imajı var. Bu işin birinci sorumlusu merkezi yönetimdir. Sadece Turgut Özal döneminde vizyon vardı, onun da sınırları belli değildi, o yüzden çığırından çıktı. Doğru dürüst yönlendirilemedi ve denetimleri yapılmadı. İkinci sorumlu olan yerel yönetimler. Turizm endüstrisi sorumlu, tüm paydaşlar sorumlu. Dördüncü sorumlu ise eğitim kurumlarıdır. Turizm fakültelerinin tek sorumluluğu turizm personeli yetiştirmek olmamalı, eleştiri de yapabilmeli" diye konuştu.
YÖNETİM MODELİ OLMAYINCA ORTAYA VİZYON ÇIKMIYOR
Büyümenin kontrolden çıkmasını önleyemediklerini kaydeden Prof. Dr. Yusuf Örnek, yönetim modeli olmayınca ortaya vizyon koyulmadığını belirtti. Çok başlı turizmin kırılgan ve siyasetin kıskacında olduğunu anlatan Prof. Dr. Örnek, şöyle devam etti:
"Hiç özeleştiri yapmıyoruz. Kimse özeleştiri yapmıyor. Özellikle Antalya'da sahil şeridi ile ilgili bir çerçeve anlayışımız var. Kitle turizmi anlayışımız var. Çok yatak, çok turist, çok döviz ve çok istihdam üzerine paradigma oluştu. Bunlar artı hanesine yazılıyor ancak bunların getirdiği sorunlar eksi hanesine yazılmaz. Doğal çevrenin bozulması, çarpık kentleşmeler, mono kültürün oluşması, bütün dokuların bozulması eksi hanesine yazılmaz."
NOEL BABA MÜZESİ'NDEKİ KAZI
Prof. Dr. Yusuf Örnek, yeni bir paradigmanın ögeleri olması gerektiğini belirterek, sahip olunan doğal, kültürel, beşeri değerlerin değerinin yeniden ele alınması gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Örnek, "Doğal hazinelerimizi tüketip satmak zorunda mıyız? Turizm bugünkü haliyle bile son derece zengin bir sektör halinde, bize kazandırdığı imkanları ile tarihi mirasımızı koruyabiliriz. Turizm gelirlerinin bir kısmını varlıklarımızı korumak için kullanabiliriz. Noel Baba Kilisesi'nin altında bir şey bulunmuş, kazılacakmış. Elinizdekileri yeterince koruyor musunuz da oraya kazacaksınız. 1 milyon kişi oraya gitse ne olur? Kazacağınız yerde de mozaikler var. Daha çok turist gelsin diye bu yapılacak iş mi? Her şeyi turizm için kullanmak zihniyetinden vazgeçmek gerekiyor" diye konuştu.
Kültür ve tabiat varlıklarına yaklaşımda bir kirlenme gördüğünü belirten Prof. Dr. Örnek, Kaş bölgesinin resort otellere dönüştürülmemesi gerektiğini söyledi.
Hasan DEMİRBAŞ/ANTALYA, (DHA)