İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri gerekçesi ile Mehmet Altan, Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 6 sanık, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.
Sanıkların avukatları kararın bozulması için İstinaf Mahkemesi'ne başvurdu. Dosya, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'ne gönderildi.
TENSİP ZAPTI İLE TAHLİYESİNE HÜKMEDİLDİ
Dosyayı inceleyen daire, yerel mahkeme kararının duruşmalı yapılmasına hükmetti. Daire ise, bugün düzenlediği tensip zaptı ile hem duruşma günü belirledi hem de sanıklardan Mehmet Altan'ın tahliyesine hükmetti. Daire, Anayasa Mahkemesi'nin 20 Mart 2018 tarihinde Mehmet Altan hakkında hak ihlali kararı verdiğini, Anayasa Mahkemesi'nin kararlarının bağlayıcı olduğunu tahliye kararına gerekçe yaptı.
HAKKINDA YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI KONULDU
Altan hakkında yurt dışına çıkış yasağı konuldu.
Altan'ı eşi Ümit Altan, Gazeteci-Yazar Hasan Cemal ve yakınları karşıladı.
Burada basın mensuplarına açıklama yapan Mehmet Altan, "Türkiye'nin en yüksek mahkemesi Anayasa Mahkemesi. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu ve Avrupa'nın en yüksek mahkemesi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, baha ağırlaştırılmış müebbet veren İstanbul 26.Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dosyayı, en son halini inceleyerek benim gözaltına bile alınamayacağıma karar verdi. Onun için benim tahliye olmamdan ziyade, gözaltına alınmam hukuksuzdu, sonraki süre ç de hukuksuzdu ve 2 sene yattım. Aynı zamanda 30 yıl hocalık yaptığım 93'ten beri profesör olduğum İstanbul Üniversitesinden de atıldım. Onun için tahliyemden ziyade, Türkiye ve Avrupa'nın en yüksek mahkemelerinin mevcut dosyanın son halini inceleyerek gözaltına bile alınamayacağım kararının üzerinde durulması gerekir. Çünkü beni gözaltına alan birisi var, onu onaylayan birisi var, tutuklayan birisi var, 2 yıl hapishanede dosyalarımı tetkik ederek içeride kalmam gerektiğime onay veren birileri var. Ağırlaştırılmış müebbetle mahkûm eden birileri var, ben bunun atını çizmek istiyorum. Tahliyeden ziyade gözaltına bile alınmamam gerektiğimin vurgusunu Türkiye'nin ve Avrupa'nın en yüksek mahkemelerinin karar vermiş olması. Bunun üstünün örtülüp duruldu." dedi.
Bundan sonrası için bir planınız var mı? Şeklindeki soru üzerine Altan, "Bir planım, programım yok, Türkiye böyle bir yer. Yani babadan oğula değişeceğini varsaydığım ama bir şekilde hukukun demokrasinin, özgürlüklerin yerleşmediği bir süreç. İnşallah, benim çıkmam evrensel hukukun geri dönmesinin işareti olur ve bunun mağdurları da bir an evvel kurtulur diye diliyorum. Anayasa Mahkemesi kararı bağlayıcıdır. Anayasanın 153.maddesine göre herkes bu anayasa kararına uymak mecburiyetindeydi ama 26 ve 27. Ağır Ceza Mahkemelerinin 2 üyesi buna 11 Ocak'ta uymadı. Ben Anayasanın amir hükmüne rağmen bir de 11 Ocak'tan beri yatıyorum. Yani neresinden tutayım." diye konuştu.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |