Kılıçdaroğlu: Türkiye iyi yönetilmiyor

Çaresiz konuma gelmiştir. Bakın bugün medyanın başlıklarına Türkiye Cumhuriyeti böyle bir yönetime layık değildir" dedi.

Devrimci İşçi Sendikaları Konferaderasyonu ( DİSK ) Genel Kurulu Akatlar'daki Mustafa Kemal Kültür Merkezinde yapıldı. Genel Kurula CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul Milletvekili Süleyman çelebi, CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ile DİSK üyeleri katıldı.

" KİMİN ELİ KİMİN CEBİNDE BELLİ DEĞİL"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, devletin iyi yönetilmediğini söyleyerek, "Türkiye'de bir kaos düzeni var. Türkiye devleti iyi yönetilmiyor. Başbakan aciz durumdadır. Ne yapacağı belli değildir. Çaresiz konuma gelmiştir. Bakın bugün medyanın başlıklarına Türkiye Cumhuriyeti böyle bir yönetime layık değildir. Dirayetli bir yönetim gerekir. Kimin ne yaptığı belli değil. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Eğer siz egemen güçlerin Ortadoğu'daki taşeronluğuna soyunursanız, geldiğiniz nokta burasıdır. Bunu herkesin görmsi lazım" dedi. 

Hükümetin ' 1 Mayıs için Taksim'i biz açtık " söylelerini eleştiren Kılıçdaroğlu, " Hayır efendim. 1 Mayıs'a Taksim'i açan DİSK'tir ve onun hakkıdır. Bunu da teslim etmek durumundayız " diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Grup Yorum'un biletlerini satan bir kişiye 13 yıl hapis cezası verilmesini de eleştirerek, şunları söyledi:

"Onun konser biletlerini satmanın bir bedeli olmuş . Bedeli ne ? 13 yıl hapse mahkum ediliyor. 13 yıl. Bir konser bileti satıldığı için. Unutmayın eğer bir ülkede uluslararası bir yazar yani Paul Auster cahil diye suçlanırsa, bu ülkenin yazarı, çizeri cahil, acemi diye suçlanırsa, o suçlamalar karşısında onlar cahil, Recep Tayyip Erdoğan alim diye yaftalanırsa 13 yıl azdır. O zaman yapılması gereken şudur. Şapkamızı önümüze koyup düşüneceğiz. Ayrışmayacağız, bölünmeyeceğiz, ortak paydada buluşacağız. Nedir bizim ortak paydamız ? Özgürlükler, demokrasi, iş, aş, barış, sendika , örgütlenme, bunlar için ortak paydayı oluşturacağız. Ortak paydada buluşup mücadelemizi yapacağız. Bu mücadeleyi yaptığımız zaman daha güçlü olabiliriz. Daha güçlü yola çıkabiliriz."

TBMM'ye sendikal örgütlenmeyle ilgili yeni yasalar geldiğini söyleyen Kılıçdaroğlu " O yasaların tamamı faso fiso. Örgütlenmenin önündeki engelleri kaldırmıyor. Sayın genel sekreter burada söyledi. Örgütlenmenin tek normu vardır. Uluslararası çalışma örgütünün kabul ettiği normlardır " şeklinde konuştu. Bu sırada divan başkanı araç anonsu yapmak için Kılıçdaroğlu'ndan izin istedi. " Başkan çok özür dilerim. Çok acilmiş" diyerek araç anonsu yapan divan başkanına Kılıçdaroğlu gülümseyerek, " Estağfurullah Sayın Başkan " yanıtını verdi. Ardından Kılıçdaroğlu sözlerine devam etti.

 Kılıçdaroğlu, " Demokrasilerde hesap vermesi gerekenlerin baskıyla, şiddetle hesap sormaya kalktığında onun adının demokrasi olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, " Onun adı demokrasi değildir. O başka bir yönetimdir. Onun adını söyledim. Defalarca söyledim. Onun adı 21. yüzyılda postmodern diktatörlüktür. O diktatörlük şu anda Türkiye'de uygulanmaktadır. Birisinin apoletleri vardı; bir başkasının apoletleri yok. Aradaki tek fark bu; başka bir fark yok " şeklinde konuştu. 

Anayasa değişikliklerine büyük umutlar bağlandığını ifade eden Kılıçdaroğlu, " Anayasa değişince herşey düzelecek. Bu aldatmacadan da kendimizi çıkaralım. Anayasa değişikliği elbette olmalı. Çağdaş. özgür bir anayasamız olmalı. Özgürlüklerin önündeki bütn bentler atılmalı. Biz de bu amaçla zaten Uzlaşma Komisyonu'na üç deneyimli arkadaşımızı, kendi konusunda uzman olan arkadaşlarımızı verdik " dedi. Anayasanın herşey olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, anayasada basının hür olduğuna vurgu yapıldığını söyledi. Kılıçdaroğlu, "ürkiye'de basın hürdür ve sansür edilmiyor mu ? Ne basın hürdür ne de sansür edilmiyor. Resmen sansür ediliyor. Oto sansür uygulanıyor. Resmi sansür uygulanıyor. O zaman anayasadaki bu hükmün anlamı ne ? " diye sordu.

Genel Kurulda bir konuşma yapan DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, mücadelelerine devam edeceklerini kaydederek, " 1 Mayıs 2010'da tarihi hep birlikte yeniden yazdık. Bu başarılı tüm emek güçleriyle birlikte elde ettik ama disk olmasaydı bu başarı belki de gerçekleşmeyecekti " dedi.

Bugüne kadar kavgalarını sürdürdüklerini söyleyen Görgün, " Çünkü demokratik bir toplumsal dönüşümün ancak işçi sınıfının mücadelesiyle sonuca ulaşabileceği tarihin bize öğrettiği en yalın gerçek olmuştur. Bizleri önümüzdeki dönemde çok zorlu bir durumun beklediğini çok iyi biliyoruz. 14. Genel Kurulumuzun bize rehberlik edecek kararlarla, aktif bir yönetim yapısıyla bu zorlu günlere bizi hazırlayacağına yürekten inanıyoruz " diye konuştu.