Kılıçdaroğlu, 'Torunum annesine demiş ki'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sarıyer Belediyesi'nin Maslak TİM'de düzenlediği "Sarıyer Uluslararası Barışa Çağrı Festivali'ne katıldı. Kılıçdaroğlu, festivalde yaptığı konuşmada, "Anadolu zengindir. Kültürel açıdan da zengindir. Kimlik açısından zengindir. İnanç açısından zengindir. Zenginliği gerçek zenginlik olarak kabul edersek, farklılıkları özümsersek, emin olun bu güzel coğrafyada barışı sağlarız" dedi.

Fırat Tanış ve Nefise Karatay'ın sunduğu gece, Ladik Çocuk ve Gençlik Korosu'nun konseriyle başladı. Çocukların konseri devam ederken, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, beraberinde Mustafa Sarıgül ve CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ile birlikte alkışlar eşliğinde salona girdi.

ŞAFAK PAVEY TÜRKÜ SÖYLEDİ

Gecede, CHP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey de sahneye çıkarak, Mazlum Çimen'in bağlamasıyla söylediği "Sen benden gittin gideli" adlı türküye eşlik etti. Pavey, kısa bir konuşma yaparak, "Hepimiz çocuklarımızın geleceğini düşünüyoruz. Ve en önemlisi hepimiz geçiciyiz. Savaş ortak acılar, barış ortak mutluluk vadediyor. Biz halkımıza barışın mutluluğunu vadediyoruz" dedi.

Gecede bir konuşma yapan Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç de, gençleri barış için ıslık çalmaya davet etti. Şükrü Genç'in çağrısı üzerine seyirciler hep birlikte ıslık çaldı.

"TORUNUM DA ŞİKAYETÇİ"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise konuşmasına bir espriyle başladı. Kılıçdaroğlu, "Çok güzel şarkılar ve türküler söylediler. Daha sonra, bir ozanımızdan Şafak Pavey ile birlikte güzel türküler dinledik. Eminim bu saatte herhalde bir politikacıyı dinlemek istemezsiniz. Bir torunum var, daha küçük, okula yeni başladı. Antalya'ya gideceğimi söylemişler, annesine demiş ki, "Anne, dedem gelince bize de konuşma yapacak mı?" Çünkü ne zaman görse, bir konuşma yapıyoruz" dedi.

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

"Barışı seviyoruz. Sevdiğimiz şundan belli, çocuklarımıza barış adını veriyoruz. Bütün inançların ortak alanıdır barış aslında. Ama barışı bozan da biziz. O zaman yapmamız gereken, barışı sağlamak için çaba sağlamak. Kendi ülkemizde de, dünyada da barışı sağlayacağız. Atatürk, "Savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir" demiştir. Bağımsızlık için mücadele etmiştir. Ülkenin bağımsızlığı için. Tabii barışı değişik şekilerde seslendiriyoruz. Bunu en güzel seslendiren de bizim türkülerimizdir. Çünkü türkülerin dili evrenseldir. Anlasanız da, anlamasanız da onun verdiği ezgi size gereken mesajı verir. Bazen bir hüzün olarak, bazen bir neşe olarak size yansır. Bizim ülkemiz türküler açısından çok zengin. Urfa'ya gidersiniz hoyratı dinlersiniz. Karadeniz'e gidersiniz, kemençenin eşliğinde horonu dinlersiniz. Orta Anadolu'nun bozlağını dinlersiniz. Dolayısıyla Anadolu zengindir. Kültürel açıdan da zengindir. Kimlik açısından zengindir. İnanç açısından zengindir. Zenginliği gerçek zenginlik olarak kabul edersek, farklılıkları özümsersek, emin olun bu güzel coğrafyada barışı sağlarız. Bunun için çaba harcıyoruz. Hep beraber çaba harcayacağız. Siyaset acımasız bir alan. İnsanları bölen, ayrıştıran bir alan olabiliyor. Ama siyaset barışı sağlayan bir alan da olabilir. Biz barıştan yana politika güden ve bunu savunan bir siyasal gelenekten geliyoruz. Bu geleneği yaygınlaştırmak zorundayız. Beraber ülkede barışı, huzuru sağlamak zorundayız. Çocuklar eğer bizim geleceğimizse ve biz geleceği düşünüyorsak, o zaman onlara güzel bir dünya bırakmak zorundayız."

Kılıçdaroğlu'nın konuşması "Başbakan Kemal" sloganıyla kesildi.

CHP lideri, konuşmasını, "Aslında her şeyimiz var. Gidin Karadeniz'e, Cerrahpaşa'yı dinler. Ülkemiz çok güzel, insanımız da çok güzel. Kötü olan, emin olun ki politikacılar. Eğer biz barıştan yana tavır alırsak, dostluktan yana tavır alırsak, türkülerden yana tavır alırsak, emin olun sadece ülkemizde değil, bütün dünyada barışı sağlarız. Yeter ki birliğimizi sağlayalım, yeter ki beraber olalım" sözleriyle bitirdi.

Programın sonunda, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Kılıçdaroğlu'na günün anısına "zeytin fidesi" sundu.