İhtiyati haciz süreci ve bu kapsamda gerçekleşebilecek diğer hukuki süreçlerde hak kaybına uğramamak için uzman bir İstanbul icra avukatı veya hukuk bürosundan yardım alınması son derece yararlı olacaktır.
İhtiyati Haciz Nedir?
Borçlunun borcunu ödememe eğilimindeki hareketlerinin önüne geçmek için alınan önlem, hukuk alanında ihtiyati haciz olarak tanımlanır.
İhtiyati Haciz Şartları
İhtiyati haciz kararının mahkeme tarafından verilebilmesi için belirli şartların karşılanması zorunludur. İlk olarak, alacağın nakdi bir değere sahip olması gerekmektedir. İkinci olarak, alacağın herhangi bir rehin ile güvence altına alınmamış olması şarttır. Üçüncü ve son olarak, alacağın vadesinin dolmuş ve borcun muaccel hale gelmiş olması gerekmektedir.
Bununla birlikte, borcun muacceliyetinin bazı istisnaları bulunmaktadır. Örneğin, borçlunun sabit bir ikametgah adresinin bulunmaması veya borçlunun Türkiye dışında yaşaması gibi durumlar istisnai haller arasında yer alır. Ancak, borçlunun yurt dışında belirli bir adresi varsa, bu istisna hükümlerinden faydalanamaz.
İcra İflas Kanunu'nun 257. maddesine göre, borçlunun borçtan kaçma, mal kaçırma girişiminde bulunması ya da benzeri hazırlıklar yapması, ihtiyati haciz için gerekli şartlardan biridir. Ancak, borçlunun bu tür eylemleri gerçekten borçtan kaçma amacıyla gerçekleştirdiğinin kanıtlanması gerekir. Bu kanıt, borçlunun malının yangın, deprem, sel gibi doğal afetler sonucu zarar görmesi gibi durumlarla da sağlanabilir. Bu tür durumlarda, borçlunun üzerine ihtiyati haciz kararı uygulanması mümkün değildir.
Ancak, borçlunun borcunu ödememek için kendi malına kasten zarar verdiğinin ispatlanması durumunda, durumun aksine karar verilebilir.
İhtiyati Tedbir ile Arasındaki Fark
Hukuki uygulamada, ihtiyati haciz, ihtiyati tedbirin özel bir türü olarak kabul edilir. İhtiyati haciz ve ihtiyati tedbir arasındaki en belirgin fark, amaçlarıdır. İhtiyati hacizde alacak genellikle nakit para şeklindedir, ihtiyati tedbir ise alacaklının genel mal varlığını, yani nakit paraları, taşınır ve taşınmaz malları kapsar.
İhtiyati Haciz Süreci
Mahkeme tarafından ihtiyati haciz kararı verildiğinde, alacaklı, süreci başlatmak üzere ilgili İcra Dairesi'ne başvurabilir. İcra İflas Kanunu'nun 261/1 maddesi, İcra Dairesi'nin mahkeme kararını uygulama yükümlülüğünü belirtir.
Alacaklının İcra Dairesi'ne başvurması için tanınan süre 10 gündür. Eğer bu süre içinde başvuru yapılmazsa, karar otomatik olarak hükümsüz hale gelir.
Borçlu, teminat miktarını yatırarak haczedilen mallarını geri alabilir. İcra İflas Kanunu'nun 263. maddesi, bu durumu, teminatın nakit para ya da değerli evraklar şeklinde yatırılması ve borçlunun malının geri verilebilmesi için gerekli koşulları belirtir.
İhtiyati Haciz Uygulama Alanları
İcra takip süreci, her türlü mal üzerinde uygulanabilir. Alacak konusu nakit para olsa dahi, alacaklı, alacağının tehlikeye girmesi halinde, borçlunun tüm mallarına ihtiyati haciz işlemi başlatabilir.
İhtiyati Haciz İşlemi
Alacaklı, ihtiyati tedbir başlattıktan 7 gün sonra mahkemeye başvurarak alacak davası açmalıdır. Aksi takdirde, ihtiyati tedbir geçersiz sayılır. İcra İflas Kanunu madde 264/2, alacak davası sürecinde ihtiyati haciz uygulamasının detaylarını açıklar.
Yetkili Mahkeme
İcra İflas Kanunu'nun 258 ve 50. maddeleri uyarınca, ihtiyati haciz davalarında yetkili mahkemeler asliye hukuk mahkemeleridir. Ticari davalarda ise Asliye Ticaret Mahkemeleri yetkilidir. Ev sahibi ile kiracı arasındaki sorunlar için Sulh Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Dava açılmışsa, davanın açıldığı mahkeme ihtiyati haciz talepleri için de yetkilidir.
Teminat Miktarı
Kararın verilmesi için alacaklının belirli bir teminat yatırması gerekmektedir. Kanun, teminat miktarı konusunda net bir oran belirlememiştir, ancak uygulamada genellikle alacak tutarının %15'i kadar bir teminat yatırılması gerekmektedir. Mahkeme, bu oranı artırma yetkisine sahiptir.
İhtiyati Haciz ve Tazminat Davası
İhtiyati haciz kararı alınması, borçlunun zarar görmesine yol açabilir. Bu durumda borçlu, tazminat davası açarak zararının karşılanmasını talep edebilir. Tazminat davalarında zamanaşımı süresi 2 ila 10 yıl arasında değişir. Zarar genellikle öncelikle teminattan karşılanır.
Borçlunun, alacaklının haksız yere ihtiyati haciz kararı aldığını ispatlaması gerekmektedir. İspat sağlandıktan sonra borçlu, manevi tazminat da talep edebilir.
İİK Hakkında
İcra ve İflas Kanunu, 9 Haziran 1932 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunun temel amacı, borçlu ve alacaklı arasındaki sorunları çözüme kavuşturmaktır.
İhtiyati Haciz Örnek Yargıtay Kararları
Aşağıda, ihtiyati hacizle ilgili örnek Yargıtay kararlarına yer verilmiştir.
Karar 1 (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi, 209/2282 Esas, 2019/3683 Karar):
İhtiyaten haczedilen mallar, kesin hacze dönüşmeden başka bir alacaklı tarafından haczedilirse, ihtiyati haciz sahibi, İcra İflas Kanunu'nun 100. ve 138. maddeleri uyarınca belirtilen koşullarda hacze iştirak edecektir. Bu durumda, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, şikayetin reddine karar vermiş, karar şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiş ancak delillerin değerlendirilmesinde bir yanlışlık olmadığı için temyiz itirazları reddedilmiştir.
Karar 2 (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 2018/3486 Esas, 2019/5280 Karar):
Davacının ihtiyati haciz talebi, davanın tespit niteliğinde olduğu ve dava konusu yapılmayan bir alacak hakkında ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği gerekçesiyle reddedilmiştir. Davacı vekilinin temyiz talebi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili maddesi gereğince temyiz edilemez olduğundan reddedilmiştir.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |