Günısı değil baz istasyonu

 Yavuz Selim Mahallesi'nde yaşayan Sevim Sarıkaya, 26 Nisan 2010'da mahalleye kurulan baz istasyonunun yaydığı radyasyon ve manyetik alana maruz kalan 5 kişinin kanser hastalığına yakalandığını, bunlardan üçünün öldüğünü, ikisinin tedavilerinin sürdüğünü öne sürdü.

Baz istasyonu kurulduktan sonra beş kişinin kansere yakalandığını öğrenen mahalle sakinlerinin de psikolojilerinin bozulduğuna değinen Sarıkaya, "Baz istasyonu kurulduğundan beri hepimizin psikolojisi bozuldu. Herkes hasta olduğunu düşünmeye başladı. Mahalleli iki yıldır bahçesinde ve balkonunda oturup çay içemez oldu. Antalya'nın yakıcı sıcaklarında eve hapsolduk. Endişe içinde bekliyoruz. Asmalarımız üzüm vermedi. Artık her tür olumsuzluğu baz istasyonuna bağlar olduk" diye konuştu.

MEME VE MİDE KANSERİ OLANLARA KEMOTERAPİ

Mahallede üç kişinin kanserden ölümü ve mide kanseri olan Cuma Polat ile göğüs kanseri olan Songül Kar'ın kemoterapi tedavisi görmesinin mahalle halkını kamçıladığını ve baz istasyonunun kaldırılması amacıyla açılan davayı daha sıkı takip ettiklerini anlatan Sarıkaya, Sevim Sarıkaya, "Biz kadınlar olarak mücadeleyi başlattık. Büyüklerimiz mahalle muhtarımız Yunis Şahin, İmam Şimşek, Şaban Yılmaz, Mustafa Ece, İsmail Sarıaslan ve Cuma Polat'ı vekil tayin ettik. Avukatımızın da bize yürekten inanarak verdiği karşılıksız destekle, başlattığımız hukuk mücadelesinden galip çıkmamızı sağladı" dedi.

İKİ YIL SÜRDÜ

Avukat Fevzi Yarbaş da, Yavuz Selim Mahallesi'nde kurulan baz istasyonunun, insan sağlığı açısından olumsuz sonuçlar doğurduğunun, tıbben sabit olduğunu ve bölgede yaşayan insanların sağlıklı bir ortamda yaşama haklarına saldırı nitelinde olduğunu tespit ettiklerini ve mahalle halkının haklı hukuk mücadelelerinde yanlarında olduklarını kaydetti.Avukat Fevzi Yarbaş, baz istasyonunun oluşturduğu olumsuz koşullar nedeniyle mahallelilerin psikolojilerinin bozulması üzerine hukuki girişimleri başlattıklarını bildirdi.

KADIN DAYANIŞMASI GALİP GELDİ

Baz istasyonunu kuran şirket hakkında Ülker Yıldız'a ait binada kurulan baz istasyonunun kaldırılması istemiyle açtıkları davanın 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde, yaklaşık iki yıl sürdüğünü ve hukuk mücadelesinden galip çıktıklarını belirten Yarbaş, Sevim Sarıkaya'nın mahalle halkının birlik ve beraberliğini sağladığına dikkati çekti. Fevzi Yarbaş, "Bu davayı gönüllü ve karşılıksız üstlendim. Çünkü bu bir mahalledeki kadın dayanışmasının zaferiydi. Kadın dayanışması galip geldi" dedi.

Dava giderlerini İmam Şimşek ve mahalle muhtarı Yunus Şahin'in üstlendiğini anlatan Yarbaş, mahalle halkının karardan sevinç duyduğunu ifade etti. Daha önce de Antalya'nın Kemer İlçesi'nde bir başka şirketin baz istasyonunu, hukuki mücadele sonucu kaldırttığını söyleyen Avukat Yarbaş, "Yürekten inanarak bu davaya destek verdim. Halkın sağlıklı yaşamasına yönelik benzer uygulama ve eylemlere karşı hukuki zeminde her türlü yardımı bundan sonra da sürdüreceğim" diye konuştu.

HATIRA FOTOĞRAFI

Yavuz Selim Mahallesi, 6120 Sokak'taki baz istasyonunun yıkımı sırasında toplanan mahalleli, yerinden sökülen istasyonun vinç tarafından kamyona yüklenişi sırasında elde ettikleri başarıyı alkışlarla kutladı. Bu arada çocukları ve hamile kadınlarla baz istasyonu önünde foto çektirdi. Baz istasyonunu kuranların cihaz koruma kabinini güneş enerjisi su deposuna benzettikleri kazanları kullandıklarını ve üzerine 'Utku Isı' yazarak baz istasyonunu kamufle etmek istedikleri öne sürüldü.

Erol AKKIR/ANTALYA, (DHA)