Gül-Gülyağı ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (Gülbirlik) Genel Müdürü Hasan Çelik, gül çiçeği toplama kampanyasının geçmiş yıllarda 15-20 Mayıs arasında başladığını anımsattı.
Bu yıl kış sezonunun yumuşak geçmesi, hava sıcaklıklarının artmasına bağlı olarak hasat döneminin erken başladığına vurgu yapan Çelik, "Bölgede neler olup bittiğini takip ediyoruz. Üreticilerle istişare yaptık. Fabrikaların açılması, kantarların konulması konularında toplantılar yaptık" dedi. 2010 yılında aşırı yağışlar, 2012 yılında ise aşırı sıcak nedeniyle gül çiçeğinde rekoltenin düştüğünü vurgulayan Çelik, bu yıl rekoltenin 7 bin 500 ton olarak gerçekleşmesini beklediklerini ifade etti.
SICAKLIK VERİMİ DE REKOLTEYİ DE DÜŞÜRÜYOR
Aşırı sıcakların hem rekolteyi etkilediğini hem de verimi düşürdüğünü anlatan Çelik, "Gül çiçeğinin başındaki yağ torbacıkları aşırı sıcaklık nedeniyle koku kaybına uğruyor. Bu da verimin düşmesi demek. Yani almamız gereken yağın uçup gitmesi demek. Sıcaklık, hem gül çiçeğinde asit oranın yükseltecek, hem de gülün kimyasında dengesizliğe neden olacak bu da kaliteyi etkileyecektir. Haziran ayı ortalarına kadar umarım gereken gül çiçeği alınır" diye konuştu.
ÜRETCİ HIZLI DAVRANMALI
Üreticilere gülün çok erken saatlerde toplanıp alım merkezine getirilmesi noktasında uyarıda bulunan Çelik, "Gül, sıcağa dayanıklı bir ürün değil. Bir an evvel toplanması lazım. Üreticimize düşen vazife gül çiçeğini gün ortasına sarkıtmadan sabahın serinliğinde toplayıp alım merkezlerine getirmesi ve işlenmesini sağlamak. Üreticinin iklimi şartlarını dikkate alması gerekiyor. Verim kaybı aynı zamanda üreticinin cebine girecek para kaybı anlamına geliyor" diye konuştu.
Mehmet ERÇAKIR/ISPARTA, (DHA)