Geyikbayırı, Antalya'ya 30 kilometre uzaklıkta, Konyaaltı İlçe sınırlarında dünyanın sayılı kaya tırmanış alanlarından biri. 1994 yılında kaya tırmanışları için keşfedilen ve 2000'li yılların başında bir grup kaya tırmanışçısının rotalar açmaya başladığı bölgenin adı, kısa sürede dünyada duyuldu. Hali hazırda Geyikbayırı'nda 1200 tırmanış rotası bulunurken dünyaca ünlü tarih ve doğa dergisi National Geographic'in 2012 yılı için hazırladığı, macera severlerin ve doğa sporları tutkunlarının mutlaka yapması gereken 20 şey listesinde Geyikbayırı'nda kaya tırmanışı, 2'nci sırada yer aldı. Ancak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 4 Aralık 2014 tarihinde, yılda ortalama 20 bin turistin ziyaret ettiği Geyikbayırı'nda ana tırmanış kayasının hemen üzerinde yer alan Çiceklialan mevkiinde 67 hektar alanda maden arama ruhsatı verdi.
Şubat ayında yöre halkının da desteğiyle doğaseverlerden bisiklet kulüplerine, maceraperestlerden doğa sporcularına, motosiklet tutkunlarına yüzlerce kişi, 'Geyikbayırı'nı Koruyalım' sloganı altında bir araya geldi. Çevre ve Ekoloji Hareketi (ÇEHAV) avukatlarından Tuncay Koç ve Emre Baturay Altınok, maden arama ruhsatının iptal edilmesi için Antalya Nöbetçi İdare Mahkemesi aracılığıyla Bakanlık aleyhine dava açtı. Çağlarca Muhtarı Mustafa Kayrak, Akdamlar Muhtarı Osman Yılmaz, Geyikbayırı Muhtarı Salih Teker'le birlikte 16 kişi adına açılan davada avukatlar, maden arama ruhsatının öncelikle yürütmesinin durdurulması, ardından iptalini istedi.
Avukatlar, maden arama ruhsatı verilen alanın 1. derece doğal Sit alanı Trabenna Antik Kenti'ne komşu, küçükbaş hayvancılığın, tarımın, kaya tırmanışı yapılan doğal güzellikleriyle ünlü alanın hemen kıyısında olduğunu dile getirdi. Ayrıca alanın Antalya'nın içme suyu kaynaklarını besleyen rezervler üzerinde, Doyran 1. Derece Koruma Alanı içinde bulunduğunu belirten avukatlar, aynı alana Geyikbayırı Mahalle Muhtarı Teker'in köy mezarlığının genişletilmesi talebini içeren 23 Ekim 2014 tarihli dilekçesinin, su kaynaklarına yakın olduğu gerekçesiyle 23 Aralık 2014 tarihinde Büyükşehir Belediyesi'nce reddedildiğinin altını çizdi.
Alanın hiç görülmeden harita üzerinden ruhsatlandırıldığını savunan ÇEHAV üyesi avukatlar, dava dilekçelerinde şu ifadelere yer verdi:
"Sondaj sırasında dahi yapılacak çalışmalar hem köyde oturanların hem de hayvanların sağlığı üzerinde etkili olacaktır. Ayrıca işletme aşamasında ise çok daha fazla çevresel tahribata yol açacak, taş kırma- eleme işleminde çevreye yayılacak toz ve duman, insanlar ve hayvanların sağlığını etkileyecek, yer altı su kaynaklarını tahrip edecektir. Bölgede yapılacak maden araması sonrasında faaliyete geçebilecek taş ocağı bölgede tarım, hayvancılık ve turizm üzerine büyük zararları dokunacak, geri dönülemez tahribata neden olacaktır."
Bunlarla birlikte bölgenin Antik Likya Yolu'nun da mevcut alanın 150 metre altında yer aldığını kaydeden avukatlar, Geyikbayırı'na sadece kaya tırmanışından yıllık 20 bin turistin geldiğinin altını çizdi. Bölgede alternatif doğa sporları kapsamında yeni bir ekonomi yaratıldığını kaydeden avukatlar, "Dava konusu edilen işlem tüm turizm aktivitesini baltalayacak bir projedir. Doğal güzelliğin yanı sıra, turizm gelirleri de gidecektir. Bölgenin turizm aktivitesinden elde ettiği gelir, maden faaliyetinden kat be kat fazladır. Ayrıca doğaya herhangi bir zararı yoktur. Bilakis doğal güzelliği sayesinde insanları kendisine çekmektedir" dedi.
Emre BAYLAN/ANTALYA, (DHA) -