Evlilik artık cep yakıyor: Ev kurma maliyeti 2 kat arttı

Havaların ısınmasıyla birlikte düğün sezonu da başlıyor. Ancak yüksek enflasyon düğün alışverişi yapan çiftleri şoka sokuyor. Geçen yıl ortalama kalitede eşyalarla bir ev kurmanın maliyeti 300 bin TL civarındayken bu yıl 450-500 bin TL’yi buldu. Düğün masraflarını da ekleyince evlenmenin maliyeti 600 bin TL’ye yaklaştı.

Fiyatlar artarken ekonomide sıkılaştırma politikaları doğrultusunda taksit sınırlaması getirilmesi ise beyaz eşya ve mobilya üreticilerinin tepkilerine neden oluyor. Üreticiler geçen yıllara göre düğün alışverişinde talebin düştüğü ve yurttaşların ucuz ürüne yöneldiğini belirtiyor. Türkiye’de yılda ortalama 700 bin çift evleniyor.

Enflasyon en büyük sorun

Düğün alışverişi de bahar aylarında başlıyor. Ancak bu yıl yüzde yüze yakın artan enflasyon bu yıl evlenecek çiftlerin en büyük sorunu. Cumhuriyet'e konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Elektrikli Ev Aletleri Komisyonu Başkanı Fadıl Hekimoğlu, alışverişlerde hareketliliğin başladığını belirtti. Ancak beklenen seviyelerde olmadığını anlatan

Hekimoğlu, “Geçen yıla göre de düşük. Fiyatlar beyaz eşyada yüzde 60-65 civarında arttı. Mobilyada biraz daha fazla” dedi. Ayrıca taksit sınırlamasının tüketiciyi zorladığını da belirten Hekimoğlu şunları söyledi: “Perakende veya toplu alımlarda özellikle çeyiz alımlarında düşük taksit sayısı ve kredi zorluğu tüketiciyi oldukça zorluyor. Bu konuda bir gevşeme gerekli. En azından 12 taksit yapılabilir. Esnaf için de kart komisyonları düşürülebilir. Bu konuda kamu bankaları öncülük etmeli. Öte yandan zaruri ürünlerde bir KDV indirimi de gelebilir. Buzdolabı, fırın gibi ürünlerde yüzde 20 olan KDV yüzde 10’a çekilebilir.” dedi.

Ucuza ilgi artıyor

Tüketicinin orta ve alt segment ürünlere yöneldiğini de söyleyen Hekimoğlu, “Eskiden aralarındaki fiyat farkı 3-4 bin TL’ydi şimdi 15-20 bin TL oldu” dedi. Ev mobilyası kategorisinde son yıllarda sepet fiyatlarının oldukça yükseldiğini söyleyen Konfor Mobilya İcra Kurulu Üyesi Akın Can ise şu bilgileri verdi: “Bu durum tüketicilerde satın alma güçlüğüne yol açıyor. Tüketiciler yüksek sepet ortalamalarına sahip ürünleri yüksek taksit seçenekleri ile aylık alım güçlerine indirgeyebiliyor. Bu sebeple taksitlerde ekstra bir sınırlama olmamalı. Tüketicilerimize rekabetçi ve ulaşılabilir bir fiyatlama sunmaya çalışsak da artan maliyetler ile listelerimiz 30-60 gün arasında güncelleniyor. Maliyet artışı nedeniyle hemen hemen her ay sonu liste güncelleme ihtiyacı doğuyor.” ifadelerini kullandı.

Döviz arttıkça fiyatlar da artıyor

Taksit sınırlamasının tüketiciyi olumsuz etkilediğini söyleyen Doğanlar Mobilya Grubu CEO’su Mustafa Karamemiş ise şunları söyledi:

“Bu etkiyi minimuma indirmek amacıyla finans kuruluşları ile müşterilerimizin hayatını kolaylaştıran ödeme seçeneklerini çeşitlendirmeye çalışıyoruz. Fiyatlara gelince bu dönem sadece asgari ücret artışlarının maliyet üzerine etkisini yansıttık. Döviz kurundaki artışların maliyetlerimize etkisi olacağı için kontrollü bir artış yaşanacaktır.” Küçük ev aletleri markası Arzum’un Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı ise “Bizim segmentte ‘fiyat artacak ve taksit düşecek’ korkusu satışları diri tuttu. Yılın ilk üç ayında satışlar yüksekti. Önümüzde Anneler Günü var o da talebi diri tutmaya devam edecek” diye konuştu.