CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 'Ergenekon davasının savcısı olduğuna ilişkin' hiçbir açıklama yapmamış olduğuna yönündeki sözlerini, 'o duruma bir son verme arzusuyla ilgiliyse memnuniyetle karşılamak gerektiğini' belirterek, "Bir an önce Başbakan elini eteğini davalardan çeksin, hukuktan çeksin" dedi.
CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, memleketi Antalya'da seçim çalışmalarını sürdürüyor. Kepez Belediyesi'nin merhum başpehlivan Recep Gürbüz adına Varsak Stadyumu'nda düzenlediği 7'nci Geleneksel Yağlı Güreşleri'ni Deniz Baykal'ın yanı sıra, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, CHP İl Başkanı Özer Ülken ile milletvekili adayları da izledi. Güreş Ağası Ramazan Buzkıran tarafından karşılanan Deniz Baykal, stadyum içinde halkı selamladı. Bir süre güreşleri izleyen Baykal, çıkışta basın mensuplarına açıklamada bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün çok ilgi çekici bir açıklama yaptığını söyleyen CHP eski lideri Baykal şöyle konuştu:
"Ergenekon davasının savcısı olduğuna dair hiçbir açıklama yapmamış olduğunu ifade etti. Tabi bu çok ilgi çekici bir durum ortaya koyuyor. Yani insan düşünüyor, acaba Başbakan Ergenekon Davası'nın seyrini görerek artık savcı olmaktan vazgeçme kararı mı aldı. Eğer başbakan 'Ben hiçbir zaman savcısı olmadım' diyorsa bunu anlamak çok güç."
'BEN DE AVUKATIYIM DEMİŞTİM'
Başbakan Erdoğan'ın böyle bir açıklaması olduğunu kaydeden Deniz Baykal sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hatta o açıklama üzerine ben de 'Bir başbakanın yürütülmekte olan bir davanın savcısı olması hukuka saygısızlıktır. Böyle bir şey olamaz, hukuk devletini anlamamak, kuvvetler ayrılığını kavramamak anlamına gelir' demiştim. Başbakanın savcı olduğu bir büyük davada eğer bu kadar fütursuzca bu uygulamalar yapılabiliyorsa, ona karşı mağdur insanları savunmak da ana muhalefetin görevidir. 'Ben de haksızlığa uğrayan insanların avukatıyım' diye açıklama yapmıştım. Ya başbakan hafızasını kaybetti, yaptığı açıklamayı gerçekten unuttu, böyle bir açıklama yapmadığını samimiyetle söyleyerek bunu düşünüyor, ya da başbakan Türk milletinin hafızasına saygısızlık yapıyor. Türk milletinin böyle lafları çok kolayca kabul edebileceğini zannediyor. 'İstediğim zaman istediğimi söylerim. Bir söylediğimin tam tersini ifade ederim. Her ikisini de kabul ettiririm' gibi bir fütursuzluk içinde, millete karşı bir saygısızlık içinde. Bunun her ikisi de çok vahimdir. Yani başbakan gerçekten unuttuysa vahimdir, ya da 'ben istediğimi söylerim' anlayışıyla bu açıklamayı yapıyorsa çok şaşırtıcıdır. Türkiye bu kadar sahipsiz değildir. Başbakan, milletin sağduyusunu kaybettiğini zannetmesin. Başbakanın açıklamaları ortadadır. Vahim bir iş yapmıştır ve bu davayı çığırından çıkaran uygulamaların başında da başbakanın bu açıklaması vardır."
BAŞBAKAN ELİNİ, ETEĞİNİ ÇEKSİN
Bu davanın Türkiye'de hukuk açısından, demokrasi açısından, hukuk devleti açısından çok ciddi sorunları da beraberinde getirdiğini öne süren Deniz Baykal şunları söyledi:
"Eğer başbakanın bu açıklaması o duruma bir son verme arzusuyla ilgiliyse tabi memnuniyetle karşılamak lazım. Bir an önce başbakan elini eteğini davalardan çeksin, hukuktan çeksin. Buna şiddetle ihtiyaç var. Bunu da vurgulamaya ihtiyaç var. Yani başbakan ile bu tartışmayı yapmış bir insan olarak, başbakanın savcı olduğunu söylemesi üzerine, 'ben de mağdur insanların avukatıyım' demiş birisi olarak bunu ifade etme gereğini duyuyorum."