Şehrin yüksek kesimlerinden Masa Dağı'ndan çekilen fotoğraflar, kirliliğin boyutlarını gözler önüne seriyor.
ANTALYA sokaklarından el ayak çekilip, insanlar işyerlerinden evlerine dönünce kentte nefes almak bile imkansız hale geliyor. Gün içinde düşük seyreden hava kirlilik değerleri akşam saatlerinden insan sağlığının korunması için kabul edilen sınır değerlerin 5 katına kadar ulaşıyor. 6 yıldır kentte yaşanan hava kirliliğini gündemde tutmaya çalışan Makine Mühendisleri Odası'nın Şube Başkanı Hüseyin Barut, "Antalya'nın havasının kirli olduğunu kabul etmeden yol almamız imkansız. Önce bu konuda ortak bir duyarlılığa sahip olacağız" dedi.
6 Haziran 2008 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 'Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği'yle Türkiye, 1 Ocak 2019'a kadar havadaki PM 10 kirletici değerini 24 saatlik ortalamada 50 mikrogram/metreküp değerine indirmeyi taahhüt etti. Aynı zamanda insan sağlığının korunması için sınır değer olarak kabul edilen bu orana ulaşmak için 1 Ocak 2014 tarihinde 24 saatlik ortalamanın 100 mikrogram/metreküp sınırına düşürülmesi ve 2019'a kadar her yıl tolerans payı sıfırlanacak şekilde yıllık olarak azaltılması öngörüldü.
ARALIK AYINDA ÜST SINIR KEZ AŞILDI
Türkiye'nin kar esaretini yaşadığı Aralık ayında, Antalya'da 20 derecenin üzerinde seyreden hava sıcaklıklarına rağmen yılın son ayının 26 günlük verilerine göre 24 saatlik ortalamada partikül madde kirliliğinde hedef sınır değer 12 gün aşıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Hava Kalitesi İzleme İstasyonu verilerine göre Antalya'da 16 Aralık günü 24 saat içinde en yüksek kirlilik oranına 94 mikrogram/metreküp değeriyle ulaşıldı.
Antalya'nın hava kirliliğini gösteren ve kentin üzerini bulut gibi kaplayan kirliliğin fotoğrafları 26 Aralık Çarşamba gecesi saat 22.15'te Masa Dağı'ndan çekildi.
Çarşamba günü sıcak bir gün geçiren Antalya'da akşam karanlığıyla birlikte hava kirliliği değerleri artmaya başladı. Saat 19.00'da 169 mikrogram/metreküp ölçülen PM 10 kirlilik değeri, 20.00'de 223'e yükseldi. Bakanlığa ait istasyonun verilerine göre kirlilik değeri saat 21.00'de 202'e düşerken, 22.00'de 139 mikrogram/metreküp, 23.00'de 125 olarak ölçüldü. 27 Aralık Perşembe gününün ilk saatlerinde, 02.00'de PM 10 kirlilik değeri 47'ye kadar gerilirken, yeni günle birlikte saat 09.00'da PM 10 kirlilik değeri 142, saat 10.00'de ise 173 mikrogram/metreküp olarak ölçüldü. Aynı gece Kepez Yıldırım Beyazıt Caddesi'nde hava kirliliği nedeniyle görüş mesafesi 50 metreye kadar düştü.
KAMPANYA BAŞLATTILAR
Makine Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, kentte kış aylarında yaşanan hava kirliliğinin 6 yıldır kent gündeminde tutmaya çalışıyor. Oda Başkanı Hüseyin Barut, "Uzun yıllardır bu sorunla uğraşıyoruz ama bu yıl tam bir ay sürecek bir dizi etkinlikle soruna bir kez daha dikkati çekmeye çalışacağız" dedi. Söz konusu Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği'nde belirlenen sınır değerlerin aynı zamanda Avrupa Birliği standardı olduğunu kaydeden Şube Başkanı Barut, kentte yaşanan hava kirliliğin nedenlerine ilişkin şöyle konuştu:
"2008 yılında yönetmelik yürürlüğe girmişken kentin idarecilerin daha duyarlı bir davranışı beklemek hakkımızken, Antalya'da tam tersi bir süreç işledi. 2008 yılında kente 6 bin 800 kalorilik kömürlerin girişine onay verilirken yönetmeliğin ardından 2009 yılından başlayarak 5 bin 500 kalorilik kömürün Antalya'ya girişine izin verildi ve halen de verilmeye devam ediyor. Antalya'nın havasının kirli olduğunu kabul etmeden yol almamız imkansız. Önce bu konuda ortak bir duyarlılığa sahip olacağız.''
MMO Şube Başkanı Barut, kömür haricinde Antalya'da lastik gibi atık maddelerinin ısınma amacıyla yakıldığını, 10 numara yağ kullanımının özellikle toplu taşıma araçları, TIR gibi ağır tonajlı araçlarda yaygın olduğunu ve tüm bunların da Antalya'da havayı kirlettiğini kaydetti. Hüseyin Barut, tam da bu nokrada denetimlerin önemli olduğunun altını çizerek, "Bu konunun sorumlusu da Antalya Büyükşehir Belediyesi'dir. Herkes görevini layıkıyla yapsa Antalya bu hava kirliliği sorunun yaşamayacaktır" dedi.
PM10 DEĞERİ NEDİR?
Hava kirliliğini gösteren PM10 değeri havadaki arsenik, kadmiyum, nikel ve benzo(a)piren maddelerinin oranını veriyor. Arsenik böcek ve tarım ilaçları, fare zehri, bazı kanser ilaçları, boya, duvar kağıdı, seramik gibi çeşitli ürünlerin imalatında kullanılıyor. Arsenik zehirlenmeleri kendini mide bulantısı, kusma, ağız ve boğazda yanma ve şiddetli karın ağrıları şeklinde gösteriyor. PM10'un bir diğer bileşeni kadmiyum ise elektrik, seramik, pil ve akü sanayisinde kullanılan kanserojen, toksik bir ağır metal element olarak tarif ediliyor.
Nikel ise paslanmaz çelik sanayinde mıknatıs, bozuk para ve özel alaşımlar gibi birçok endüstriyel ve son kullanıcı ürünlerinde kullanılıyor. Nikel de aynı kadmiyum gibi yüksek derecede etkili bir kanserojen madde özelliğine sahip. Benzo(a)piren ise kömür katranını bileşeni olarak havada bulunuyor. Benzo[a]piren aynı zamanda otomobil egzoz dumanında ve isleme ve mangal tarzında pişirilmiş yiyeceklerde bulunuyor.
Emre BAYLAN/ANTALYA, (DHA)