Antalya'da ayıplı mal satan zincir maketin şubesine mühür
Antalya'da ayıplı mal satan zincir maketin şubesine mühür
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç Antalya'da
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç Antalya'da
'Yenidoğan çetesi' lideri Fırat Sarı hakim karşısında
'Yenidoğan çetesi' lideri Fırat Sarı hakim karşısında
Antalya'da demokrasi için sanat
Antalya'da demokrasi için sanat
28 Kasım 2012 Çarşamba - 15:29

Doğal afetlere karşı uluslar arası işbirliği

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Antalya'da düzenlenen '2'nci Uluslararası HOPEFOR Girişimi Konferansı'na gönderdiği video mesajda, en gelişmiş ülkelerin bile doğal afetler karşısında ne kadar çaresiz kaldıklarını son yıllarda elde edilen tecrübelerin tüm çıplaklığıyla ortaya serdiğini söyledi.

Doğal afetlere karşı uluslar arası işbirliği
Facebook'ta Paylaş Twitte'da Paylaş Google+'da Paylaş Haberi Yazdır Arkadaşına Gönder Metni küçült Metni büyüt

Cumhurbaşkanı Gül, "Bu itibarla gerek arama kurtarma aşamasında, gerek acil müdahale aşamasında uluslararası eşgüdüm kapasitesi paylaşımına artık ihtiyaç duyulduğu aşikardır" dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün himayesinde Başbakanlık Afet Acil Durum (AFAD) Başkanlığı'nca düzenlenen 2'nci Uluslararası HOPEFOR Girişimi Konferansı Antalya'da başladı. 30 Kasım'a kadar devam edecek konferansa aralarında 40 ülkeden ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlardan 300'ün üzerinde temsilci katılımıyla açıldı. İlki, Katar, Türkiye ve Dominik Cumhuriyeti'nin işbirliği ile geçen yıl Doha'da organize edilen konferansın Antalya'da düzenlenen ikincisinin ana gündemini, doğal afete müdahale operasyonlarında sivil ve asker işbirliği ve koordinasyonu, doğal afetlere hazırlık aşamasında sivil- asker işbirliği ve bölgesel, uluslararası düzeylerde sivil ve asker unsurların etkin koordinasyonu oluşturuyor.
Konferans kapsamında yarın AFAD başkanlığında Afyonkarahisar ve Antalya İl Afet ve Durum Müdürlüğü, Genelkurmay Başkanlığı, Sağlık Bakanlığı, Antalya Büyükşehir Belediyesi, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Türk Kızılayı, AKUT, GEA ve TODOKS'un katılımıyla kent merkezinde eski bir fabrika alanında saha tatbikatı da gerçekleştirilecek.
Konferansın açılış oturumuma video mesaj yoluyla katılan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Katar, Dominik Cumhuriyeti ve Birleşmiş Milletler İnsani İşler Eşgüdüm Ofisi'nin işbirliğinde başlatılan HOPEFOR Girişimi çerçevesinde düzenlenen 2'nci Uluslararası Konferans'ın katılımcılarını Antalya'da ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
En gelişmiş ülkelerin bile doğal afetler karşısında ne kadar çaresiz kaldıklarını son yıllarda elde edilen tecrübelerin tüm çıplaklığıyla ortaya serdiğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, "Doğal afetlerin yol açtığı yıkım az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ise çok daha ağır olmaktadır" dedi.
'MARMARA DEPREMİ DESTEĞİNİ UNUTMADIK'
Doğal afetlere karşı hazırlıklı olunması gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Japonya, Pakistan, Haiti, ABD ve Somali'den örnekler vererek konuşmasına şöyle devam etti:
 
"Birçok ülkenin kapasite ve yeteneklerini doğal afetlere müdahale bakımından yetersiz kaldığını göstermiştir. Bu itibarla gerek arama kurtarma aşamasında, gerek acil müdahale aşamasında uluslararası eşgüdüm kapasitesi paylaşımına artık ihtiyaç duyulduğu aşikardır. Türkiye son 10 yılda büyüyen ekonomisi ve gelişen yetenekleriyle insani yardımlar alanında yükselen ülke haline gelmiş, doğal afetlerde ihtiyaç duyulan ve ilk yardım elini uzatan ülkeler arasında yer almıştır. 1999 Marmara depreminde büyük kayıplar veren Türkiye bu zor zamanlarda uluslararası toplumumun ülkemize sağladığı desteği hiçbir zaman unutmamıştır. Bu felaketlerden acı dersler çıkarttık. Söz konusu tecrübeyi uluslararası toplumla paylaşmaya her zaman hazırız."
"AFAD BAŞKANLIĞI İSABETLİ ADIM"
Van depreminde Türkiye'nin askeri ve sivil savunma kuruluşlarının iyi bir sınav verdiğini ve ilgili kurumların başarılı eşgüdüm içinde hareket ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, doğal afetler karşısında Türkiye'nin yeteneklerinin geliştirme göstermiş olduğunu Van depremi üzerinden gözlemlediğini söyledi. Gül, farklı kurumların uhdesinde bulunan görev, yetki ve sorumluluğun bir arada toplandığı ve 2009 yılında kuruluşu gerçekleştirilen AFAD Başkanlığı'nın ne kadar isabetli bir adım olduğunun Van depreminde ortaya çıktığını belirtti. Cumhurbaşkanı Gül, "Aynı kurumumuz 2011 Mart ayından bugüne Suriye'de evlerini terk etmek zorunda kalarak ülkemize gelerek Suriye vatandaşlarını her türlü ihtiyacını karşılanması görevini de tüm zorluklara rağmen başarıyla sürdürmektedir" dedi.
KONFERANSIN HEDEFLERİ
HOPEFOR Girişimi'nin ilk toplantısının Katar'ın ev sahipliğinde yapıldığını ve o toplantıda Katar'ın doğal afetlere müdahale amacıyla kurmayı planladığı mükemmeliyet merkezini uluslararası topluma tanıttığını kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, söz konusu merkezin bir an önce kurulmasını ümit ettiğini dile getirdi. Türkiye'de gerçekleştiren 2'nci toplantıda doğal afetlerde müdahalede farklı kazanımlar elde edilmesini dileğini ifade eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, konferansa ilişkin hedefleri şu sözlerle dile getirdi:

"Hükümetler tarafından doğal afetlerde görev yapmak üzere askeri ve sivil savunma unsurlarından oluşan ekipler kurulması, doğal afetlerde hizmetlerinde yararlanmak üzere askeri ve sivil savunma uzmanlarından uygulayıcılarından oluşan bir havuz kurulması, kapasitesi olan ülkelerin mükemmeliyet merkezleri oluşturarak bunlardan kendi bölgeleri başta olmak üzere uluslararası toplumun faydalanması sağlanmaları. Söz konusu hedeflerin gerçekleşmesi halinde başta doğal afetler olmak üzere pek çok sorunun daha az zararla atlatılması yönünde çok olumlu sonuçlar doğuracağını düşünüyorum. HOFEFOR çerçevesinde oluşturulacak uzmanlık ve yetenekler açlık, kuraklık ve salgın hastalıklarla mücadele anlamında da önemli bir sinerji yaratacaktır."

"TÜRKİYE BÜYÜK DÖNÜŞÜMLER YAŞADI"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün himayesinde Antalya'da düzenlenen 2'nci Uluslararası HOPEFOR Konferansı'nın açılış oturumuna katılan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, HOPEFOR girişiminin doğal afetlere karşı bölgesel ve uluslararası düzeyde Birleşmiş Milletler (BM) şemsiyesi altında geliştirilen bir inisiyatif olduğunu söyledi.

Türkiye ve dünyada afet sayısı, bunların neden olduğu can kayıpları ve ortaya çıkan maliyetin iyi düşünülmesi gerektiğini belirten Atalay, dünyanın en gelişmiş ekonomilerinin bile doğal afetler karşısında çaresiz kaldığını söyledi. Bu gerçeğe rağmen afetlerin az gelişmiş ve gelişmekte olan toplumlara daha fazla zarar verdiğini dile getiren Başbakan Yardımcısı Atalay, uluslararası işbirliğinin önemini vurguladı.
Afet riskinin azaltılması ve sonrasında etkili yönetim koordinasyonun Türkiye'nin bu alandaki müdahale ve mücadelesinin temelini oluşturduğunu belirten Beşir Atalay, şöyle dedi:

"Küresel dünyamızda artık hiçbir ülke tek başına her şeyi yapacak güce sahip değil. Büyük değişim ve dönüşümlerin yaşandığı yüzyılımızda da ne kadar bilgi çağı kabul edilse de afet konusunda bilgi eksikliği olduğu, hazırlık, eğitim ve bilinçlenme konularında yeterince gelişme sağlanamadığı bir gerçek. Türkiye olarak son yıllarda her alanda gelişme göstermiş ülkeyiz. İşte yaşadığımız afetlerden edindiğimiz tecrübeyle afet yönetimi konusunda önemli değişim ve dönüşümler yaşadık, yaşıyoruz."

"İNSAN CANI HEPSİNDEN KIYMETLİ"

Başbakanlık bünyesinde AFAD'ın 2009 yılında kurulmasıyla geniş otoriteyle donatılmış, koordinasyon birimine kavuşulmuş olduğunu belirten Bakan Atalay, şöyle dedi:

"Yeni bir bakanlık kurduk. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. Bunun işi şehirlerimizi ve bütün konutları tekrar gözden geçirmek. Maliyeti yüksek bir proje ama bütün kentler ve konutlar gözden geçirilecek, depreme dayanıklı olmayanlar yıkılacak ve yerine yenileri yapılıp vatandaşlarımıza teslim edilecek. Maliyeti yüksek ama hiçbir maliyet insan canı kadar yüksek olamaz."

2013 BİLİNÇLENME YILI OLACAK

Aynı zamanda koordinasyonun geliştirildiğini belirten Başbakan Yardımcısı Atalay, bu çalışma kapsamında Türkiye'nin 15 bölgeye ayrılarak her bölgede afet öncesi, afet anı ve sonrasında o bölgenin özelliklerine göre çalışmalar başlattıklarını kaydetti. Beşir Atalay, her bölgede, bölgenin özelliklerine göre çadırdan arama kurmak malzemelerine, aydınlatmadan ısıtma malzemelerine kadar yeteri miktarda bulunacağını ifade etti.

Türkiye'nin şu an 65 bin olan çadır stoğunun yıl sonuna kadar 100 bine çıkacağını belirten Başbakan Yardımcısı Atalay, "Ayrıca stratejik plan hazırladık. 2013-17 planı özü afetlere dirençli toplum oluşturmayı hedefliyor. Bunun içinde eğitim var. Daha fazla bilinçlendirme ve daha fazla hazırlıklı olma var. Büyük bir afet eğitim merkezini de Bursa'da inşa ettik" dedi.

VAN DEPREMİNİN MALİYETİ 5.5 MİLYAR TL

Afet anında koordinasyonun sağlanması konusunda yürütülen çalışmalar çerçevesinde Türkiye'de bir afet olduğunda düğmeye basıldığında bütün kurumların o anda ne yapacağını bilecek düzeye geldiğini belirten Atalay, Van depreminin bu noktada bir sınav olarak başarıyla geçildiğini kaydetti. Van depreminde afetten etkilenenlerin yaralarının sarılması, prefabrik konutlardan kalıcı konutlara kadar geçen tüm sürecin bütçeye getirdiği yükün yaklaşık 5.5 milyar TL olduğunu belirten Başbakan Yardımcısı Atalay, "Mali yönden bütçemizin rahatlığı çalışmalara imkan sağlamıştır" dedi.

İKİ KONTEYNER KENT DAHA KURULUYOR

Antalya'da düzenlenen 2'nci Uluslararası HOPEFOR Konferansı'nda Türkiye'de bulunan Suriyeli göçmenlerle ilgili bilgi veren Başbakan Yardımcısı Atalay, konuyla ilgili şunları söyledi:

"Suriye sınırımız 910 kilometre. Biz en uzun komşuyuz Suriye'yle ve Suriye'de olaylardan en fazla etkilenen ülkeyiz. Ülkesinde bu zulümden kaçıp, baskıdan kaçıp Türkiye'ye sığınan insan sayısı 120 binin biraz üzerine çıktı. 125 bine yaklaşıyor. Şu anda bizim 13 çadır kentimiz, ayrıca 12 bin kişilik konteyner prefabrik yapı kentimiz var. 2 tane daha konteyner kent kuruyoruz."

"1.1 MİLYON İNSAN AFETLERDE HAYATINI KAYBETTİ"

Konferansın açılış konuşmacılarından Afet Acil Durum Yönetimi Başkanı Dr. Fuat Oktay, 2011 sonu itibariyle, dünyada son 10 yılda 1.1 milyon insanın doğal afetlerde hayatını kaybettiğini, 2.7 milyon insanın bu afetlerden etkilendiğini ve ortaya 1.3 trilyon dolar maliyet çıktığını dile getirdi. AFAD'ın bir strateji değişikliğiyle doğal afet öncesi ve sonrasında etkin, hızlı müdahale imkanına kavuştuğunu belirten Fuat Oktay, şöyle dedi:

"Kütahya Simav, Elazığ ve Van depremlerinde AFAD'ın gerçekleştirdiği başarılı koordinasyonla dakikalar içinde arama- kurtarma çalışmaları başlamış, saatler içinde tamamlanma aşamasına gelmiştir. Simav'da 5-6 ay, Van da ise 15 bin konut 10 ay içinde hazırlanarak hak sahiplerine teslim edilmiştir."

Antalya Valisi Ahmet Altıparmak ise doğayla uyumlu olamama, hızlı nüfus artışı ve yerleşim alanlarındaki sağlıksız yapılaşmanın, doğal afetlerin yıkıcılığını artırdığını söyledi.

'MÜKEMMELİYET MERKEZİ'

Katar Başbakan Yardımcısı ve Bakanlar Kurulu'ndan sorumlu Devlet Bakanı Ahmad bin Abdullah bin Zaid Al-Mahmoud, geçen yıl ev sahipliği yaptığı konferansın ardından ülkesinde sivil savunma ve askeri kanada düşen görevi nasıl organize edeceğimiz konusunda çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Katar için önemli noktanın ilk konferansta karar altına alınan bir mükemmeliyet merkezi kurulması olduğunu belirten Başbakan Yardımcısı Al-Mahmoud, "Buradaki amaç hem askeri hem sivil kesimlerini bir arada çalışmasıdır" dedi.

"BİRLİKTE HAREKET EDEBİLMELİYİZ"

Dominik Cumhuriyeti Devlet Bakanı Gustavo Montalvo Franco, iklim değişikliğini sınır tanımadan tüm dünyada etkilerini göstermekte olduğunu söyledi. Karayip denizinde bir ada ülkesi olan Dominik'in doğal afetlerden çok ciddi şekilde etkilendiğini anlatan Devlet Bakanı Franco "Çok güçlü, cömert insanlar olarak hareket etsek de bu tür afetler başımıza geldiğinde birlikte hareket edebilmeliyiz" dedi.

"SONUÇ FELAKET OLURDU"

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi Politika Araştırma ve Geliştirme Birimi Şefi Hansjoerg Strohmeyer, konferansın açılış oturumunda yaptığı konuşmada Suriye'de 1.2 milyon insanın ülke içerisinde zorla yerlerinden edildiğini söyledi. En çok kadınları ve çocukları etkileyen bu yerinden edilme sonucunda birçok Suriyelinin sınırları geçerek başka ülkelere sığındığını belirten Hansjoerg Strohmeyer, "Türk makamları, Lübnan ve Ürdün gibi Suriye'nin komşu ülkeleri yardım ettiler. Misafirperverlikleriniz ve sizlerin cömertliği olmasaydı sonuçlar felaket olurdu" diye konuştu.

ATALAY'DAN FEZLEKE YORUMU: SİYASETİN DIŞINDA BİR ŞEY

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, BDP'li vekiller hakkında hazırlanan dokunulmazlık fezlekelerinin düşünce ve ifade özgürlüğü ve siyasi çalışmayla alakası olmadığını söyledi.

Antalya'da bugün başlayan 2'nci Uluslararası HOPEFOR Konferansı'na katılan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Dominik Cumhuriyeti Devlet Bakanı Gustavo Montalvo Franco ile yaptığı ikili görüşme ardından soruları yanıtladı. Başbakan Yardımcısı Atalay, "Suriye'den göç dalgasının artarak devam edeceğini düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine Suriyeliler konusunda özel bir yeni akım, fazla nüfus gelişi beklentisi içinde olmadıklarını söyledi. Kamplardaki düzenlemenin kış şartlarıyla yakından ilişkili olduğunu belirten Başbakan Yardımcısı Atalay, "Konteynerler bir nevi geçici konuttur. İçinde su, elektrik, ısınması olan bir konut. Konteyner oranını artırmak istiyoruz. Van'da 30 bin kadar konteynır kullanmıştık biz. Şimdi onlar büyük oranla kalıcı konutlarına taşındı ve o konteynırlar şimdi boş. Onların bir kısmını birkaç binini bu bölgeye taşıyoruz ve orada iki tane konteynır kent kuruyoruz" diye konuştu.

KAMPLARDA TÜRKÇE KURSUNA İLGİ

Sayıları 125 bine ulaşan Suriyeli göçmenlere yönelik çalışmaların çok ciddi insani yardım olduğunu belirten Atalay, Dışişleri Bakanlığı'nın Nisan ayında yaptığı çağrıyla kampları uluslararası yardıma açtığını söyledi. Bu kapsamda BM ve değişik ülkelerin desteklerinin söz konusu olduğunu ve desteklerin daha çok çadır ve kullanılacak malzeme üzerinde yoğunlaştığını belirten Beşir Atalay, "Şu ana kadar yaklaşık 400 milyon TL'lik bir harcama yaptık" dedi. Başbakan Yardımcısı Atalay, kamplarda Türkçe kurslarına yoğun ilgi olduğunu, Ankara Üniversitesi Türkçe Öğretim Merkezi'yle (TÖMER) ortak bir çalışmayla diploma ve sertifika verecek kurs sayısını artırmayı hedeflediklerini açıkladı.

DOKUNULMAZLIK FEZLEKELERİ

Başbakan Yardımcısı Atalay, BDP'li milletvekilleriyle ilgili hazırlanan dokunulmazlık fezlekeleriyle ilgili şu değerlendirmede bulundu:
"Fezleke ve dokunulmazlık konusu düşünceyle, siyasi faaliyetle ilgili değil. Dikkat ederseniz, bu dokunulmazlıkları gündeme getiren, savcıları çalışmaya sevk eden ilk şey, milletvekillerinin teröristlere gidip bir yerde buluşması ve onlarla kucaklaşmasıdır. Şehitlerimizin geldiği günlerde askerimizi şehit eden teröristlerle gidip milletvekilleri kucaklaşıyor. Bu görüntü Türkiye'yi ayağa kaldırdı. Herkesi, hepimizi üzdü. Böyle bir şey olamaz."

Savcıları çalışmaya sevk eden ikinci konuyu ise "Yakın günlerde bir milletvekili, yine aynı partiden milleti silahlanmaya davet ediyor" sözleriyle aktaran Beşir Atalay, "Bunlar siyasi çalışma değil. Siyaset dışında bir şey. Onun için savcılar tabii bu konuda harekete geçiyor. Savcıları birisinin göreve çağırması gerekmiyor. Bu tür durumlarda savcılar fezlekesini hazırlıyor. Bu fezleke Adalet Bakanlığı kanalıyla meclise intikal eder. Adalet Bakanlığı, Başbakanlığa gönderir, Başbakanlık er veya geç meclise gönderir. Şu anda meclise giden fezlekeler bunlar. Bundan sonrası meclisin takdiri, meclis ne yapacak, hangi çalışmayı yapacak, ne zaman yapacak onu göreceğiz" diye konuştu.

BEŞİR ATALAY: DEVLET İLK DEFA GEÇMİŞİYLE HESAPLAŞIYOR

Antalya'da düzenlenen HOPEFOR Girişimi Konferansı'na katılan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, partisinin il teşkilatını ziyaret etti. Burada partililere seslenen Atalay, "Ne Türkiye'de ne de dünyada 10 yıl sürekli tek başına iktidar olan ve her yıl biraz daha güçlenen, her seçimde biraz daha fazla milletin desteğini alan bir parti görülmemiştir" dedi.

Türkiye'de demokratikleşme yönünde atılması gereken daha çok adım olduğunu kaydeden Beşir Atalay, "Bugün bizim teklifimizle Meclis'te kurulan darbelerle ilgili komisyon, raporunu açıkladı. Bu büyük bir değişim. Meclis Türkiye'de ilk defa bu şekilde en ciddi şekilde geçmişiyle hesaplaşıyor. Devlet geçmişiyle hesaplaşıyor. Türkiye böyle bir durumda. Ama daha yapılması gereken çok şey var" diye konuştu.

Atalay, özgürlükler yönünde daha atılması gereken adımlar olduğunu, kıyafet özgürlüğünü sonuna kadar henüz sağlayamadıklarını söyledi.

"ANTALYA İÇİN HÜZNÜMÜZ VAR"

Antalya'da 2008'de Büyükşehir çalışmasını ilk kendisinin yaptığını belirten Atalay, "Antalya darmadağın bir şehirdi, ucu bucağı yoktu. Çevresinde 40 belde belediyesi vardı. Planı yoktu. Bu 5 ilçeyi kurarak, o bütün beldeleri kapatarak Antalya'yı çerçeveli bir şehir haline getirdik" dedi.
Hükümet olarak Antalya'ya olağanüstü bir ağırlık verdiklerini anlatan Beşir Atalay, "Antalya için hüznümüz var. Yani belediye şöyle böyle oldu diye o ağırlığımızı da kesmedik. Yine Antalya'nın üzerindeyiz hepimiz, yine yapılması gerekenleri de yapıyoruz. İnşallah o sorunu da önümüzdeki dönemde telafi edeceğiz. Antalya yoluna daha emin adımlarla devam edecek" diye konuştu.
 
Emre BAYLAN/ANTALYA, (DHA)

 
‘Piknikte rakı içen öğretmenler soruşturma yok’
 
Soğuk algınlığı salgınına yakalanmayın
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
‘Piknikte rakı içen öğretmenler soruşturma yok’
Antalya'da bir grup öğretmenin, piknikte öğrencilerle birlikte rakı içtikleri ...
‘Kitabımda Gülen’e hakaret yok eleştri var’
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanıp 11 ay Silivri Cezaevi'nde ...
Kolejli Atakan dans şampiyonu
ANTALYA Koleji Anadolu Lisesi 10-A sınıfı öğrencisi Atakan Çalık, Türkiye ...
 
Ormanda 9 yeni araştırma projesi
Batı Akdeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü, 2013 yılı için 9 yeni araştırma ...
Misafirhane çürük çıktı
Antalya Orman Bölge Müdürü Ali Gökçöl, müdürlük kampüsü içerisinde bulunan ...
Yolculara piyano dinletisi
Bu yıl 'Şehirde müzik var' sloganı ile yola çıkan 13. Uluslararası Antalya ...
 
Duayen denizci Lucien Arkas, ANSİAD'a konuk oldu
Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (ANSİAD) 18. olağan toplantısına ...
Midibüs kırmızı ışıkta duramadı 8 otomobil birbirine girdi
Antalya'da kırmızı ışıkta duramayan midibüs, kavşakta bekleyen otomobillere ...
AK Parti aşure dağıttı
AK Parti Manavgat İlçe Teşkilatı, Muharrem ayının dolayısıyla vatandaşlara aşure dağıttı.
 
Dursun Gündoğdu
Siyasette bir tornistan hikayesi
YAZARLAR
Turgut Güngör
Turgut Güngör
Mustafa Kemal'e ceza verilemez
Serpil Nur Abiral
Serpil Nur Abiral
Bitmedi, bitmiyor, bitmeyecek…
Halit Çelikbudak
Halit Çelikbudak
Robotaksi dönemi
Sude Karataş Geyikci
Sude Karataş Geyikci
757 yıllık bir Yörük geleneği
İsa Altun
İsa Altun
İban vurgununa dikkat
Mesut Gürkan
Mesut Gürkan
Denizin güzelliği ve yaşadığım simit şoku…
H.O.P
H.O.P
Ülkemize biçilen rol
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Türkiye’nin problemi yok, problemi bireysellik..  
Nesrin Mater
Nesrin Mater
Karadağ ve tembellik üzerine 10 tavsiye
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA GÜN HABER
ASTROLOJİ
Koç
 
21 Mart - 20 Nisan
 
Ana Sayfa Türkiye Antalya BURDUR ISPARTA Siyaset Turizm Resmi REKLAMLAR KAMPÜS Spor GÜN'ün ürünü
KünyeHakkımızda KünyeKünye İleti�YimIletisim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva