CHP’nin Çanakkale’deki Adalet Kurultayı, burada görüşülen konular kadar, kurultaya katılan bazı partililerin içtiği içki meselesi ile de gündeme oturdu. Peki, Çanakkale’de içki içenler CHP’nin 3 sade üyesi miydi?.. Yoksa, Antalyalı bir milletvekili de Çanakkale’de içki içinler kervanına mı katılmıştı?..
Önce şu kurultayda içki meselesi neydi onu yazalım sonra Antalyalı CHP’liye gelelim…
Bir AKP’li yetkilinin twitterden yaptığı 3 CHP’liyi içki içerken gösteren paylaşımı, kimine göre Adalet Kurultayı’na gölge düşürdü, kimine göre de iktidarın gündem değiştirmek için yaptığı bir hezeyandı…
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, o paylaşımdan sonra hemen devreye girdi ve şu açıklamayı yaptı:
"Ak Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan sosyal medya hesabından gerçek olup olmadığı belli olmayan ve burada asla müsaade etmeyeceğiz bazı görüntüleri paylaşarak bu büyük toplantıya, bu güzel toplantıya çamur atma içerisinde."
Tezcan bir sonraki gün açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Alkol aldığı tespit edilen bu üç kişi derhal kamp alanından çıkarılmış, bir daha girişleri yasaklanmıştır. Ayrıca parti üyelikleri de tespit edilen bu kişilerin ihraç işlemlerine başlanmıştır… Şehitlerin mekanında kimse içki içemez. Buna da müsaade etmeyiz. Her şeye rağmen birileri bunu yapıyorsa bu büyük ahlaksızlıktır. Ortada böyle bir şey yokken böyle bir şey varmış gibi bir yeni yalan üzerinden Adalet Kurultayı’nı itibarsızlaştırmaya kalkışanlar varsa da bu daha büyük alçaklık ve ahlaksızlıktır.”
Bu açıklamalar CHP’de hem takdir gördü, hem sıkıntı yarattı. Kamp alanından 6 kilometre uzaklıkta içilen içkiye bu tepkinin fazla olduğunu söyleyen de oldu, “İçki içmek için kurultay sonuna kadar bekleyemediniz mi?” deyip içenlere kızanda…
Kocadere kamp alanında alkol alanların tespit edilmesi üzerine, alanda hoparlör bulunan bir araçla, anons yapılmaya başlandı. CHP Genel Merkezi tarafından belirlenen Adalet Kurultayı temel kurallarının yer aldığı maddelerin duyurulduğu anonsta, şöyle denildi: “Değerli Adalet Kurultayı katılımcıları kamp alanında alkol ve benzeri maddelerin kullanılması yasaktır. Adalet Kurultayı Çanakkale Savaşları’nın geçtiği bölgede yapılmaktır. Burada yapacağımız tüm faaliyetlerimiz aziz şehitlerimizin değerli hatıralarına yakışır hassasiyette olmalıdır.”
Konu bu kadar hassas iken, iktidar pireyi deve yaparken, katılımcılar yoğurdu üfleyerek yemek zorunda kalırken, AKP’lilerin içki içerken görüntülerini paylaştığı 3 CHP’linin ihraç edilmesi konuşulurken, bir Antalya milletvekilinin, daha kurultayın ikinci günü öğleden sonra rakı masasında kafa çekmesi iddiasına ne diyeceğiz?
O Antalyalı vekilin, 3 CHP’li gibi ormanın gizli saklı yerinde değil de, Çanakkale Boğazı’da bir dağ yamacına yazılmış, “DUR YOLCU. BİLMEDEN GELİP BASTIĞIN BU TOPRAK BİR DEVRİN BATTIĞI YERDİR” yazısının bulunduğu manzarada içki içtiği iddiasının fotoğrafları varsa ve ortaya çıkarsa ne olacak?..
Eğer doğruysa, o vekilin 27 Ağustos Pazar, yani kurultayın ikinci günü o saatte, “Eğitimde İnanç”, “Kampanya Adaleti”, “Siyasi Parti ve Seçim Sistemleri”, “Seçim Güvenliği”, “Toplumsal Adalet ve Kadın” gibi önemli başlıklar adı altında yapılan çalıştaylar varken, kadehleri birbiri ardına yuvarlamasına parti yönetimi ne diyecek?..
“Başka Bir Avrupa Mümkün” başlıklı gençlik çalıştayında konuşan CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Emre Yılmaz, o Antalyalı vekilin, kendisini dinlemek yerine, o saatte binlerce şehidin verildiği o boğazda balık yiyip rakısını yudumladığını duysa ne yapardı?..
Tabi bunlar bir iddia…
Ama ne demişler…
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.