AKP Antalya Milletvekili Hüseyin Samani’nin mimar kızı Ankara Büyükşehir’de işe başlamış, sonra görevinden istifa etmiş, bir yıl sonra FETÖ ile ilişkilendirilip devletçe ilişiği kesilmiş veeee cuma günü de göreve iade edilmiş.
Benim anlamadığım şu; görevinden istifa etmiş, devlet memurluğu ile ilişkisi kesilmiş biri nasıl oluyor da bir yıl sonra FETÖ ile iltisaklandırılıp devlet memurluğundan atılıyor.
Baba vekil Samani, “Kızım 1 yıl önce ikinci çocuğunu doğuracağı için görevinden istifa etmişti” diyor. İstifa eden birinin memurlukla ilişkisi kalmaz. Memurlukla ilişkisi olmayan biri de bir yıl sonra memurluktan işten atılmaz.
Hadi oldu diyelim… Peki, istifa eden bir kişi nasıl oluyor da tekrar memurluk görevine döndürülüyor?
Bu arada, ben bu hanımefendinin Bank Asya’ya para yatırmasını, çekmesini falan sorgulamıyorum. O zaten tam bir skandal… Elin oğlu Bank Asya’nın önünden geçse suç, hanımefendinin yaptığı göreve iade edildiğine göre suç değil…
Niye?..
Babası vekil ondan mı?..
Yok görevden istifa etti, yok FETÖ ile ilişkisi ortaya çıktı, yok göreve iade edildi falan filan...
Tamam da, bu hanımefendi nasıl olmuş, Ankara Büyükşehir’de işe başlamış.
Oraya hangi sınavla girmiş, yoksa torpil mi işlemiş?..
Bunları sorgulayan yok.
Cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, milletvekili, belediye başkanları… Bunların değil eşi, kızı, çoluğu çocuğu, birinci derecede akrabalarının bile devlet kurumlarında çalışması doğru değil…
Bu siyasiler göreve gelmeden işe giren aile bireylerinin durumunu anlarım. Ama, vekil olduktan sonra bir devlet kurumunda aile fertlerini çalıştırmak, milyonlarca işsizin olduğu Türkiye’de biraz değil çok hem de çok ayıp oluyor.
Sayın Samani, kızınızın işe çok ihtiyacı varsa, söyleyin partili bir işadamına gitsin yanında çalışsın… Veya, kıyın paranıza açın bir mimarlık bürosu orada kendi işini yapsın…
Vallahi, şu kararnameler olmasa bunlardan haberimiz olmayacaktı.
‘Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla’ misali diğer vekillere duyurulur.