Tekin'in istifa etmeden önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaklaşık 45 dakika baş başa görüştüğü de öğrenildi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı - İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, partideki görevlerinden istifa etti. Tekin bu sabah saatlerinde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile yaklaşık 45 dakika baş başa görüştü. CHP İstanbul İl Başkanlığı seçim sürecine ilişkin rahatsızlıklarını aktaran Tekin'in "Görevlerimden affımı istiyorum" dediği iddia edildi.
İSTİFASI KABUL EDİLDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in istifasını kabul etti. Konuyla ilgili ilk değerlendirmeyi NTV'ye yapan Kılıçdaroğlu, "Tekin'in istifasını beklemiyordum" dedi.
Kılıçdaroğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"İstifasını bana söylediğinde ilk etapta kabul etmediğimi söyledim. Ancak istifasını bana verdikten sonra kamuoyuyla paylaştı. Bu gelişmeden sonra yapacak bir şey yoktu ve ben de istifasını kabul ettim."
Kılıçdaroğlu, Tekin'in istifasının 'bazı MYK üyeleri ve il kongrelerinde yapılan seçimlerle ilgili sıkıntıları' olduğu yönündeki iddialara da açıklık getirdi.
'Tekin'in izne ayrılmak ve dinlenmek istediğini' söyleyerek istifasını verdiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, Tekin'in biraz dinlenmek amacıyla istifasını verdiğini söyledi.
CHP yönetimini sarsan istifanın ardından boşalan Genel Başkan Yardımcılığı koltuğuna yarın yeni bir isimin atanması bekleniyor
Bilindiği üzere, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, genel merkezin Ankara, İstanbul ve İzmir'de İl Başkanı adayı belirlemesi ve desteklemesine karşı çıkıyordu. Tekin, "Örgütlere karışmayalım. Seçimler doğal seyrinde devam etsin. Parti genel merkezi seçimlerde taraf olduğu sürece, partiyi ayrıştırıyoruz" tezini savunuyordu.
Tekin'in temel itiraz noktalarından biri de İstanbul İl Başkanlığı seçim sürecine ilişkindi. Tekin, CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı'yı başarısz bulduğunu söylüyor,"dar grupçu" davranmakla eleştiriyordu. Salıcı'yı destekleyen Erdoğan Toprak ile arkadaşlarının partide "ayrışma yarattığı"nı söyleyen Tekin, Kılıçdaroğlu'nun sürece seyirci kalmasından duyduğu rahatsızlığı da dile getiriyordu. Kılıçdaroğlu'nun il başkanlığı seçimlerinde ''tarafsız ve herkese eşit mesafede'' kalmasını isteyen CHP'li Tekin, buna ilişkin görüşlerini partinin yetkili kurullarında da dile getiriyordu.
Tekin, CHP'nin enerjisini ''iç meseleler''e ayırdığı için Türkiye siyasetine müdahale edememesinden de yakınıyordu.
Gürsel Tekin'e yakınlığı ile tanınan gazeteci Barış Yarkadaş, dünkü yazısında bu konuya işaret etmişti:
İŞTE O YAZIDAN BİR BÖLÜM:
Kemal Kılıçdaroğlu özellikle Bosna gezisi sürecinde yapılan kulis faaliyetleri sonrası fikrini değiştirdi ve eğilimini Oğuz Kaan Salıcı'dan yana belirledi. Belki, biz bu yazıyı yazdıktan sonra Kılıçdaroğlu çıkar ve "Hayır ben kimseyi desteklemiyorum" der... Böylece, CHP delegesi de "Destekliyor, Desteklemiyor" falı açmaktan kurtulur...
Kuşkusuz delegenin daha ne kadar fal açıp açmayacağı biraz da Gürsel Tekin'in tavrına bağlı... CHP Genel Başkan YardımcısıGürsel Tekin, İstanbul'da yapılan ilçe başkanlığı seçimlerine müdahil olmadı. Kendisini sürecin dışında tuttu. Genel merkezin ilçe başkanlıkları seçimine yönelik tavrını doğru bulmadığını, seçimlerin doğal süreç içinde yapılması gerektiğini savundu. Ancak; mevcut İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ile onu destekleyen genel merkezdeki kurmayların başarısız olduğunu düşündüğünü de saklamadı. Tekin, ilçe delegeliği ve ilçe başkanlığı seçimlerine müdahil olmaktan kaçınsa bile sürece kayıtsız da kalamadı. Eleştirilerini partinin yetkili kurullarında yüksek sesle dile getirdi.
Uzun bir süre İstanbul İl Başkanlığı görevini yürüten Gürsel Tekin'in 13 Mayıs'a ilişkin hangi tavrı alacağı bilinmiyor. Bilinen tek şey; Tekin'in Oğuz Kaan Salıcı'nın birlikte hareket ettiği genel merkezdeki ekibe mesafeli durduğu... Tekin, CHP İl Başkanı Salıcı'yı değil, arkasındaki ekibi ''eleştiriyor." Ekibin "İstanbul'u CHP'ye kazandıracak çalışmalar yapmak yerine, küçük hesaplar peşinde olduğu"nu söylüyor. Salıcı'yı ise sokağa çıkmamak ve partiyi kucaklayamamakla itham ediyor.
Gürsel Tekin, 13 Mayıs yaklaşırken, İstanbul İl Başkanlığı seçimine ilişkin henüz kamuoyu önünde ''net bir tavır koymuş'' değil. Tekin'in, Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile görüştükten sonra İstanbul'a ilişkin bir tasarrufta bulunması bekleniyor. Şu ana dek hiçbir adayı desteklemeyen Tekin'in, hem kendisinin hem de genel merkezin "bu sürece karışmaması gerektiğini düşündüğü" biliniyor. Ancak; olan - biten Tekin'in düşüncelerinin tam tersi yönde seyrediyor. Tekin, bu sürece müdahele eder mi, yoksa kenara çekilir bekler mi bilmiyoruz... ''Müdahale'' kuşkusuz; sadece aday çıkarmak olarak algılanmamalı... Farklı bir tavır da süreci tersine çevirir ve taşlar yerinden oynar...
Bunların hiç birini bilmiyoruz... Bildiğimiz tek şey ise şu:
Kılıçdaroğlu'nun çevresindeki yakın kurmayları, İstanbul'u Oğuz Kaan Salıcı'nın yönetmesi için Kemal Bey'i ikna etti! Kemal Bey de ''el altından'' Oğuz Kaan Salıcı'ya vize verdi... Şimdi bu ''vize''nin etkisi ve süresinin ne kadar geçerli olduğunu hep birlikte göreceğiz... 13 Mayıs, Kemal Bey için yeni bir sınav olacak...