CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Kaş İlçe Teşkilatı’nın kongresine katıldı. Burada partililere seslenen Baykal, Ak Parti iktidarına yönelik olarak, “Artık bu hikayenin sonuna geliyoruz. Bu böyle gitmez. Demokrasi ülkeyi yönetenlerin seçimle geldiği bir rejim değildir sadece. Ülkeyi yönetenlerin seçimle yönetimden uzaklaştırıldığı rejimdir. Şimdi bu iktidarın düşmemek için, seçim kaybetmemek için, kendini sürdürmek için kendince çok haklı nedenleri var. Artık olay, normal bir seçim kaybetme olayını aşmıştır. İktidarın arkasında büyük hukuk dosyaları var. Verilmesi gereken büyük hesaplar var. İzah edilmesi gereken büyük sorumluluk var” dedi.
‘DOĞAL BİR DÖNEMİN SONUNA GELİNDİ’
İktidarın 12 yıl boyunca kendini sürdürmek için başvurduğu yolların Türkiye’ye çok ağır bedeller ödettiğini vurgulayan Deniz Baykal, “Bu iktidarın yükü artık Türkiye için taşınabilir olmaktan çıkmıştır. Kendini iktidarda idame ettirebilmek için, kendi iktidarını sürdürebilmek için denemeye çalıştığı yöntemler Türkiye’ye çok ağır bedeller ödetmeye başlamıştır. Bütün bunların arkasında iktidardan ayrılma telaşı, korkusu vardır. Bu korku ve panik Türkiye’ye çok ağır bedeller ödetilmesine yol açıyor. Şu anda böyle bir tablodayız. Doğal bir dönemin sonuna gelindi. Bir sıkıntı çıkacak artık. Yavaş yavaş hesabını verir hale gelmek lazım. Sorumluluğun gereğini yapmak lazım. Muhasebeyi vermek lazım. Ortada böyle bir muhasebe yok. Çok ciddi açıklar var. Çok ciddi dosyalar var. Bunu nasıl erteleriz? Bunu nasıl geçiştiririz? Yaşadığımız sorunların altında bunlar yatıyor” diye konuştu.
‘CEMAAT KADAR SEN DE SORUMLUSUN’
Hükümetin Anayasa değişikliği yoluyla rejim değiştirerek geçmiş dönemin hesaplarını geride bırakma anlayışı içinde olduğuna işaret eden Deniz Baykal, şöyle dedi:
“Şimdi bunlar deneniyor. Bütün bunların karara bağlanacağı seçimdir bu seçim. Önümüzdeki seçim, hesap vermesi gereken bir iktidarın hesap vermekten kurtulabilmek için Anayasa’yı değiştirip, fiilen değişmeye başladı zaten, ‘bir başka rejime geçip, sorumluluktan sıyrılma var mıdır’ arayışıdır. Bu çok önemli sonuçlar doğuracaktır. Bu sorumluluğu iktidar- cemaat kavgası yaratarak, bu süreç içinde bütün sorumluluğu yıkacağın bir hedef tarif edip, o hedefe her şeyi yıkarak sıyrılmak mümkün değildir. Şimdi denenmekte olan yol da budur. Bu kavganın altında 12 yılın hesabını oraya verdiririm vardır. Ergenekon’u cemaat yaptı, Balyoz’u Ergenekon yaptı. O, yaparken sen ne yapıyordun? Orada bir yanlış var mı? Var. Kabul ediyor musun, evet. O da kabul ediyor. ‘Yanlış’ diyor. Yanlış kimin yanlışı. Sen değil misin ‘Ne istediler de vermedik’ diyen. İstenen her şeyi vermiş bir iktidar olarak yaşananların tümünden cemaat kadar sen de sorumlusun. Bu bir süreç, Anayasa ile oynamanın altında bunlar yatıyor. Başkanlık rejimi arayışının altında bunlar yatıyor.”
Ahmet ACAR/KAŞ (Antalya), (DHA) –