Antalya Milletvekili Sapan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde partisi adına Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesi hakkında yaptığı konuşmada sektörün içinde bulunduğu sıkıntıları dile getirdi. Türk turizminin en büyük şansızlığının Kültür ve Turizm Bakanlığı koltuğunda sektörle ilgisi olmayan bir kişinin oturması olduğunu ifade eden Sapan, “Bakan Ömer Çelik, ısrarla Türk turizminin başkenti sayılan Antalya’ya uğramıyor. Turizmcilerle bir araya gelip sektörün sorunlarını yerinde inceleme gereği duymuyor. Sektöre uzak duran, ilgisiz birinin bakanlık koltuğunu işgal ediyor olması Türk turizmi için büyük bir talihsizlik olmuştur” dedi.
Turizm Master Planı hazırlanmalı
Yıldıray Sapan, Türkiye'nin gerçek anlamda bir turizm master planının bulunmamasının ciddi bir sorun olduğunu söyledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan bazı strateji planlarının master plan olmadığına dikkat çeken Sapan, “Ortada bir plan olmadığı için iktidarın gücünü arkasına alanlar, niteliğine bakılmaksızın istediği yerde, istediği oteli yapmaya kalkışmaktadır. Sektörün temsilcileri ısrarla Aydın, Muğla ve Antalya sahillerine artık yeni konaklama tesisi yapılmamasını talep ederken bunun tam tersi gelişmeler olmaktadır. Plansız, programsız yatak artışı yüzünden bir yandan doğal çevreye zarar verilirken, diğer taraftan fiyatlar düşmekte, sektör kısır döngüye girmektedir. Böyle giderse yaşanacak kara tablo bellidir. Sahilleri betona boğan irili ufaklı birçok tesis iflas edecek, birçoğu yabancıların eline geçecek, bazıları da işlevini tamamen yitirecek, sadece yarattıkları kirli görüntüleri ile sektöre zarar vereceklerdir” diye konuştu.
Yasaklar turizmi vurdu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, 2014 yılında ülkemize gelen yabancı ziyaretçi sayısının yaklaşık 37,3 milyon, turizm gelirlerinin 34,1 milyar ABD doları olarak gerçekleşmesini beklediğini belirten Sapan, şöyle devam etti:
“Bu gelir kalemi turizm sektörünün Türkiye için ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Hal böyleyken AKP hükümetleri turizme gerekli desteği ısrarla vermemektedir. Alkol satışlarının saat 22.00’den sonra yasaklanması. Alkollü içeceklere uygulanan yüksek vergi, turizm sektörüne darbe vurmakta, rekabet gücünü yok etmektedir. Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde uygulanan twitter yasağı ile protesto gösterilerine karşı sürekli hale getirilen zorbalıklar, basına dönük baskılar ülkemizin imajının yanı sıra turizme darbe vurmaktadır.
AKP, turizmcilerin işsiz kalmasını seyrediyor
AKP hükümetleri, emek yoğun sektör olan turizmin kaymağını yerken destek vermekten ısrarla kaçınmıştır. Bu tavrını da ısrarla sürdürmektedir. Özellikle sahillerdeki turistik tesislerin kışın kapanmaması, yüz binlerce sektör çalışanının aylarca işsiz kalmaması için birkaç aylık sosyal güvenlik primi desteği verilmesi yönündeki talepler hiç dikkate alınmamıştır. Her yıl olduğu gibi turizm sektöründe bu kışta işsizlik yaşanmaktadır. Çalışanların aile fertleri de hesaplandığında milyonlarca kişi aylarca sıkıntı çekmektedir. İktidarın turizme yönelik olumsuz tavrı, son olarak sektöre kalifiye eleman yetiştiren Anadolu Turizm ve Otelcilik Liselerinde yapmayı düşündüğü ders düzenlemesi ile ortaya çıktı. Antalya’da yapılan 19’uncu Milli Eğitim Şurası’nda, Anadolu Turizm ve Otelcilik Liselerinde, ‘Alkollü İçki ve Kokteyli Hazırlanması Dersi’nin kaldırılması kararı alındı. Bunu dayatan iktidarın, turizme kaliteli eleman yetiştirilmesi gibi bir düşüncesi olmadığı çok açık.
Turizm Ticaret Odaları kurulmalı
CHP Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan, TBMM’de Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinin görüşülmesi sırasında yaptığı konuşmada, turizm sektörünün sorunlarının çözümü için önerilerde de bulundu. Türkiye’ye en fazla turistin geldiği ülkelerin başında gelen Rusya’daki ekonomik krize dikkat çeken Sapan, bu tür olası kayıplara karşı hükümetin “Kriz Masası” kurup sektörle el ele vermesini istedi. Sektörün içinde bulunduğu yapısal sorunların aşılması için yasal düzenlemeler gerektiğini belirten Sapan, “Turizm sektörü, bu alandaki tek resmi kuruluş olan TÜRSAB’ın çatısı altında yönetilememektedir. Bu yüzden sektöre yönelik yeni düzenlemelere gidilmelidir. Seyahat acentalarının yanı sıra konaklama, ulaşım, rehber ve diğer paydaşların yer alacağı daha geniş kapsamlı yeni bir çatı örgütü kurulmalı, bunun için yasal düzenleme yapılmalıdır. Ayrıca ticaret odaları örgütsel yapısı turizme adapte edilerek, Turizm Ticaret Odası oluşturulmalıdır. Turizm Ticaret Odaları başta Antalya olmak üzere turizm merkezleri ve genişleyerek tüm illerde faaliyete sokulmalıdır” dedi.