Avukatları kaçak sanığın beraatını istedi

Mahkeme bu talebi, sanığın yargılamadan kaçması ve savunmasının alınmamış olması gerekçesiyle reddetti.

Antalya'da 2010 yılında manken Burcu Çağlayan'ın bir apartmanın beşinci katından düşerek ölmesiyle ilgili davaya, 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Davanın 7'nci duruşmasına, tartıştığı Burcu Çağlayan'ı evin balkonundan attığı iddiasıyla 'kasten adam öldürme' suçlamasıyla aranan sanık İbrahim T. katılmadı. 'Kasten adam öldürmeye yardım etme' iddiasıyla tutuksuz yargılanan Murat E. ise duruşmada hazır bulundu. Duruşmaya Burcu Çağlayan'ın eşi Bulut Emir Çağlayan ile babası Cafer Aluç ve tarafların avukatları katıldı. Duruşmayı, Antalya Barosu Kadın Hakları Kurulu'ndan bir grup avukat ile Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği'nden üyeler de gözlemci olarak izledi.

ARAMIZDA BOŞANMA DAVASI YOKTU
5 yıldır aranan İbrahim T.'nin avukatlarından Muhammet Tokgöz, Burcu Çağlayan'ın eşi Bulut Emir Çağlayan'a “Eşinizle açılmış bir boşanma davası var mıydı?" diye sordu. Olay tarihinde askerde olduğunu belirten Çağlayan, "Eşimle açılmış bir boşanma davası yoktu. Bana yapılmış bir tebligat da yoktu" diye yanıt verdi. Avukat Tokgöz, Burcu Çağlayan'ın ölümüne benzer bir olayla ilgili davanın İstanbul 19'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde beraatle sonuçlandığına dikkat çekerek, bu kararı mahkemeye ibraz etti. 

Avukat Tokgöz, “İddianamede, olay tarihinde müvekkilim ile Burcu Çağlayan arasında bir tartışma yaşandığı ileri sürülüyor. İddianameye göre Burcu Çağlayan banyoya kaçmış. Ardından bir üst kattaki Murat E.'nin evine sığınmış. Peşinden gelen İbrahim T. de Burcu'yu sırtlayıp Murat'ın evinden zorla bir alt kattaki kendi evine indiriyor. Kapıdaki izin de Burcu'nun ayak izinden kaynaklandığı yolunda bir boğuşmadan söz edilse de boğuşmayı doğrulayan hiçbir vücut izi elde edilmiş değil. Diğer taraftan banyoda ayakları ıslandığı için iz bıraktığı ileri sürülen Burcu Çağlayan'ın aradan zaman geçmesine ve arbedeye rağmen ayağının ıslak kalması hayatın olağan akışına da aykırıdır. Dosyadaki bütün raporlar ulusal kriminal raporunu da yalanlamaktadır. Bizce dosyanın bu aşamadan sonra Adli Tıp Kurumuna gönderilerek rapor aldırılması gerekmektedir. Ayrıca bütün delillerin toplanmış olması nazara alınarak beraat kararı verilmesini talep ediyoruz" dedi.

DAHA ÖNCE İFADESİ ALINMIŞTI GEREKÇESİ
İbrahim T.'nin diğer avukatı Naim Karakaya ise karar için sanığın gelmesinin beklenmesine gerek olmadığını belirtti. Karakaya, “Mahkemece önce sanığın gelmesinin beklendiğini düşünüyoruz. Yani 'Sanık gelsin, tutuklansın. Dosya Adli Tıp Kurumuna gitsin. Sanık 1.5 yıl tutuklu kalsın. Sonra rapor gelsin. Raporda şüphe oluşmuyorsa tanığı tahliye ederiz' gibi düşünülmektedir. Oysa sanığın olaydan sonra kollukta ve savcılıkta beyanları alınmıştır. Söyleyeceklerini söylemiştir. Gelmesini beklemek sadece sorguperestlik olur. Bundan sağlayacağımız bir delil yoktur. Sanığın tutuklanmadan aklanma halinin ihlal edildiğini düşünüyoruz. Sanığın savunmasının alınmasını beklemeden dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesini talep ediyoruz. Müvekkilim İbrahim T.'nin yakalama kararının kaldırılmasını ya da adli kontrol tedbirlerinin birine başvurulmasını talep ediyoruz" diye konuştu.

Usul işlemlerinin yürütülmesi bakımından dosyanın bir örneğinin İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilip Burcu Çağlayan'ın ölümünün düşme ya da öldürmeye bağlı olup olmadığı konusunda rapor tanzim edilmesinin istenmesine karar veren mahkeme, İbrahim T.'nin yargılamadan kaçması ve savunmasının alınmamış olmasını dikkate alarak, yakalama emrinin devamına karar verdi. 

OLAYIN GEÇMİŞİ
Antalya'da 7 Temmuz 2010'da Fener Mahallesi'ndeki bir apartmanın 5'inci katından alttaki mağazanın terasına düşen manken Burcu Çağlayan, yaşamını yitirdi. Çağlayan'ın düştüğü evin sahibi İbrahim T. olaydan sonra gözaltına alındı ve ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Cumhuriyet savcılığının yaptığı araştırma sonucu Çağlayan'ın balkondan düşmeyip atıldığı kanaatine varılması üzerine İbrahim T. hakkında 'kasten adam öldürme', arkadaşı Murat E. hakkında ise 'kasten adam öldürmeye yardım etme' suçlamasıyla ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı. İbrahim T., serbest kaldıktan sonra kayıplara karıştı.
Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA)-