TOPLU AÇILIŞ TÖRENİNE KATILDI
Başbakan Binali Yıldırım, toplam maliyeti 731 milyon 901 bin TL olan 67 tesisin toplu açılış törenine katıldı. 10 bin kişilik Spor Salonu'nda gerçekleştirilen toplu açılış törenine Başbakan Yıldırım'ın yanı sıra Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Ak Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ile Ak Parti Antalya milletvekilleri katıldı. Yoğun güvenlik önlemi altında içeriye alınan vatandaşlar, Türk bayraklarını sallayarak sloganlarla coşku yarattı. Spor salonunu dolduran vatandaşlar, dağıtılan 'evet' kitapçığını okudu. Öte yandan emniyet ekipleri, salonun çevresinde yoğun güvenlik önlemi aldı. Salondan yaklaşık 500 metre ötedeki yeraltı çöp konteynırlarının bile kaynakla kapatıldığı gözlendi.
'BAŞKENTİ ANTALYA'YA MI TAŞISAK' ESPRİSİ
Başbakan Binali Yıldırım, açılış töreninde yaptığı konuşmaya, 'evet' diye başladı. Kendisinden önce kürsüde konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun yatırımları anlattığını belirterek “Başkenti Antalya'ya taşısak mı diye düşündüm, ama sonra laf söz ederler diye vazgeçtim" dedi. Millete hizmet yolunda yeni bir adım attıklarını belirten Başbakan Yıldırım, “Antalya'ya faydalar sağlayacak yatırımları açıyoruz. Dünyanın gözde şehirlerinden Antalya'ya yeni eserler kazandırmanın heyecanını yaşıyoruz. Dün Aksaray'da açılışlar yaptık. Size Cumhurbaşkanımızın selamını getirdim. Türkiye'yi yeniliyoruz, Türkiye'nin geleceği olan yollar, köprüler, havalimanları, okullar, adalet sarayları, üniversiteler, daha neler neler. Her şey millet için, her şey Türkiye için" dedi.
'İŞİMİZ HİZMET, GÜCÜMÜZ MİLLET'
Milletin Ak Parti'ye 'tek başına iş başına' dediği günden bu yana Antalya'ya yapılan 18 milyar yatırımı sağladıklarını beliten Başbakan Yıldırım, yapılan yatırımları anlattı. Salondan yükselen 'Hayır' sesine gülümseyen Başbakan Yıldırım, "Neden evet demiyorsunuz. Zaman evet zamanı. Antalya- Alanya otoyolunu da yapacağız. Hızlı trenle Antalya'yı Konya'ya bağlayacağız. Teknolojiyi kullanan akıllı kente kavuşturacağız. Antalya sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en fazla 5 yıldızlı otelini sahip ikinci şehir. Turizmin yüzde 64 burada gerçekleşiyor. İşimiz hizmet, gücümüz millet. siz arkamızda olduğunuz sürece sizler için üretmeye, çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
'SÖZ DE KARAR DA MİLLETİN'
Başbakan Yıldırım, milletin 15 Temmuz'da alçak FETÖ'ye ders verdiğini söyledi. Yıldırım, “Demokrasiyi, istikbalimizi kurtardınız. Demokrasi nöbetlerinde yürekler bir attı. Demokrasimizi istikrarımızı teminat altına alacak bir referandum arefesindeyiz. Anayasa değişikliğiyle birlikte artık hiçbir vesayetçi güç, hiçbir çılgın, bu ülkeyi geriye götüremeyecek. Her daim umutla, kararlılıkla ileriye bakacağız. Cumhurbaşkanımızın onayıyla halk oylaması süreci başladı, inşallah 16 Nisan'da sandık başındayız. Daha güçlü bir Türkiye için adım adım yürüyoruz. Artık söz de, karar da sizin. Açılışını yaptığımız hizmetler ve eserler ülkemize hediye olması için Rabbime şükür ediyorum. Uğurlu olsun. 780 bin kilometrekare hizmetler hız kesmeden devam edecek" şeklinde konuştu.
BAKAN ÇAVUŞOĞLU
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da birçok yatırımın Başbakan Yıldırım'ın Ulaştırma Bakanı olduğu dönemde yapıldığını söyledi. “Antalya'da duble yollar varsa sizin desteğiniz sayesinde olmuştur" diye devam eden Çavuşoğlu, “Siz başbakan olduktan sonra yatırımların daha fazla programa alındığını gördük. Antalya yatırımlarla adeta şantiye gibi. Bu millet size yolların kral diyor. Siz yolların kralı ve mimarısınız" dedi.
BAKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç da bu yatırımlarının Ak Parti hükümetlerinin yatırım hamlesinin örneği olduğunu aktardı. Bakan Kılıç, “Önümüzdeki yıllar 'evet'le birlikte birçok yatırımı hayata geçireceğiz. 15 Temmuz'da FETÖ istikrarsızlık sağlamak istedi. Karanlık gece, 16 Temmuz'da aydınlığa döndü. Milletimiz bizimle birleşerek bu darbeyi bertaraf etti. Farklı sıkıntılar olur diye çalışmalar yaptılar ama başaramadılar" diye konuştu.
ANTALYA VALİSİ KARALOĞLU
Antalya Valisi Münir Karaloğlu da kentin her noktasına hizmet götürmeyi amaç edindiklerini söyledi. Dünyanın gözünde Antalya'nın Türkiye olarak algılandığını belirten Karaloğlu, “Şehrimiz 750 milyon liralık yatırım yapabilecek güçtedir. Antalya hizmetlerden payını almaktadır" dedi.
BAŞKAN MENDERES TÜREL
Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ise şehirlerin karakterlerini belediye başkanlarının belirlediğini söyledi. Birinci görevlerinin insanların hayatlarını kolaylaştırmak olduğunu belirten Türel, ikinci görevlerinin şehre kimlik kazandırmak olduğunu vurguladı. Türel, “Vizyon belediyecilik dönemi başladı. Antalya artık Türkiye demektir. Türkiye'nin konaklama kapasitesinin yarısı Antalya'dadır. İlimiz konaklama konunda İtalya ile yarışıyor" dedi. 600'den fazla engelliye hizmet verdiklerini aktaran Başkan Türel, sosyal hizmetlere de ağırlık verdiklerini kaydetti.
Türel, kadınlara ayrımcılık yaparak kadınlar plajı açtıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“3 tane daha kadınlar plajı yapacağız. Yurt yapımına öncelik veriyoruz. İhtiyaç olan öğrencilerimize destek çıkıyoruz. Antalyasporumuza çok güzel bir tesis kazandırdık. Şimdi Alanyaspor'a da bir tesis kazandıracağız. Turizmi çeşitlendirip 12 aya yayacağız. Hizmet binamızı 75 milyon yatırımla tamamladık. Şehrimizi hem düzenli, hem de karakterli hale getireceğiz. Bütçe performansı açısından Türkiye'de üçüncüyüz. 2,5 yılda 2 trilyonluk yatırım yaptık. Mavi bayrak açısından dünya birincisiyiz."
Konuşmaların ardından Binali Yıldırım, Tünektepe teleferiğine ve Batı Çevre Yolu'na canlı bağlantı sağlayarak açılışlarını gerçekleştirdi. Yıldırım açılışlar için diğer katılımcılarla birlikte kurdele kesti. Toplu açılışı yapılan 67 yer arasında 10 bin kişilik spor salonu, Batı Çevre Yolu, Tünektepe'deki teleferik, Bölge Adliye Mahkemesi, katlı kavşaklar gibi farklı kamu kurumlarının yatırımları yer alıyor.
STK TEMSİLCİLERİYLE BULUŞTU
Başbakan Binali Yıldırım, Antalya Valiliği'nin ev sahipliğinde Mimar Sinan Kongre Merkezi'nde sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluştu.
Esasen bir şehrin nabzının attığı yerin sivil toplum örgütleri olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, Ak Parti hükümetleri olarak son 15 yıldır sivil toplum örgütlerinin gelişmesi için çok büyük katkı verdiklerini söyledi.
Geçmiş yılarda Türkiye'nin zayıf iktidarlarda hep kaybettiğini kaydeden Yıldırım, “Son 50 yılın siyasi tarihine bakın, tek başına iktidarlardaki Türkiye'nin büyüme oranı koalisyon dönemlerine göre iki kattır. Demekki güven ve istikrar, bu iki sihirli sözcük bir ülkenin kalkınması, gelişmesi için olmazsa olmazdır. Türkiye'nin büyümesi için bir fikri olan herkes gözümüzün, başımızın üstünedir. 15 yılda bir Türkiye'yi 3 Türkiye yaptık. Hedefimiz bununla sınırlı değil. Önümüzde cumhuriyetimizin 100'üncü yılı var ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesine ülkemizi taşımak, hatta daha ilerisine taşımak hedefimizdir. Bunu beraber başaracağız" dedi.
'ELDEN GİDEN VESAYET'
Referandum sürecine ilişkin açıklamalarda bulunan Başbakan Binali Yıldırım, şunları kaydetti:
"Cumhurbaşkanını halk seçiyorsa, yetkiyi veriyorsa, sorumluluğu da yine siz vereceksiniz. Milyonlarca insanın oyunu alan cumhurbaşkanı yetkili olacak, sorumlu olmayacak. Demokrasilerde böyle bir şey olamaz. Neler söyleniyor neler, duydukça kanımız donuyor. Sanki bu değişiklik hiç konuşulmamış, hiç aklımızın köşesinden geçmeyen bir sürü senaryo aldı başını gidiyor. 'Rejim değişecek, elden gidiyor', elden giden bir şey yok. Elden giden vesayet, elden giden demokrasi düşmanlarının hak etmeden iktidar hevesleri elden gidiyor. Bu değişiklik yapıldığında, artık bundan sonra 15 Temmuz çılgınlığını yapanları göremeyeceksiniz."
'MECLİSİ FESHETME DİYE BİRŞEY YOK'
'Cumhurbaşkanı Meclis'i feshediyor' denildiğini kaydeden Yıldırım, “Feshetme diye bir şey yok. Karşılıklı seçim yenileme var. 2019'da belediye seçimleri olacak, iki oy atacaksınız, biri belediye başkanı, biri de belediye meclisi için. Şimdi cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi de bunun aynısı. Bir sandıkta milletvekilleri, birinde cumhurbaşkanı. Millet bir günde iki işi hallediyor. Millet 5 yıl rahat ve seçimle falan uğraşmıyor, geçimine bakıyor. Ülkede hükümet kuruldu mu, kurulmadı mı hiç derdi yok. Çünkü hükümeti siz kuruyorsunuz. Şimdi ise seçim yapılıyor, bir ay iki ay geçiyor, hükümet bir türlü kurulmuyor. Ama burada öyle bir şey yok. Burada mutlaka tek başına iktidar var. 'Niye güvenoyu yok', millet seçerken güvenoyunu da veriyor da o yüzden yok. Doğrudan güvenoyunu veriyor" diye konuştu.
'BU BİR İLKTİR DÜNYADA'
'Cumhurbaşkanıyla Meclis anlaşamadı, seçim kararı alabilir' denildiğini belirten Binali Yıldırım, "Seçim kararı aldığı an, kendi de seçime gidiyor. Meclis aynı kararı aldığında Meclis de, cumhurbaşkanı da seçime gidiyor. Yani ne diyor sistem, 'kardeşim oturun anlaşın.' Dengeliyor. Dolayısıyla uzlaşmayı ve kriz çözmeyi öngören bir sistem. Kolay kolay seçildikten 5 ay sonra 'ben seçime gidiyorum' diyen kimse çıkamaz. Çıkarsa da millet faturayı keser. Cumhurbaşkanının da 2 seçim hakkı var, her seçimde bir hakkı gidiyor. Bu bir ilktir dünyada. Burada kriz çözümü var. Meclis güçsüz, yetkisiz hale geliyor gibi hiç gerçekle alakası olmayan şeyler söyleniyor. Meclis araştırması, genel araştırma, yazılı sözlü sorma, meclis soruşturması var."
'CUMHURBAŞKANI YARGILANABİLİR, MECLİS SORUŞTURMA AÇABİLİR'
Cumhurbaşkanını ve bakanları herhangi bir suçtan yargılama, yüce divana gönderme olduğunu dile getiren Başbakan Yıldırım, “Burası çok önemli. Mevcutta cumhurbaşkanı ancak vatana ihanetle suçlanabilir. Esasında vatana ihanet suçu diye de Türk hukuk sisteminde tarif edilmiş bir suç yoktur. Milletvekillerinin yüzde 75'i kabul oyu verirse, yüce divana gidecek. Cumhurbaşkanı, yardımcıları ve bakanlar hakkında herhangi bir suçtan Meclis'te soruşturma açılabilir, soruşturma sonucunda yüzde 66, yani üye sayısının 3'de 2'si nispetinde bir kabul oyuyla yüce divana gönderilebilir. Hani nerede Meclis yetkilerinin azaltılması. Bütçeyi Meclis kabul edecek, bütçe hakkı Meclis'in. Yetmedi TBMM'de her bir milletvekili kanun teklifi verecek. Yeni sistemde hükümet kanun teklifi veremiyor. Yeni sistemde milletvekilleri daha bağımsız, dolayısıyla hükümet, milletvekilleriyle ilişkisini iyi götürmek durumundadır, milletvekillerinin saygınlığı artırılıyor" dedi.
'ANAYASANIN İLK 4 MADDESİ RABİA YERİNDE DURUYOR'
'Üniter yapı zedeleniyor' şeklindeki söylemleri 'koca bir yalan, Allah kuru iftiradan korusun' diye eleştiren Başbakan Yıldırım, “Anayasanın dört maddesi, Rabia, aynen yerinde, Türkiye'nin rejimi cumhuriyet, başkenti Ankara, milletiyle, ülkesiyle bölünmez bütündür. Demokratik, laik, sosyal, hukuk devletidir. Bütün bunlar anayasada yazıyor ve bunlarla ilgili bir değişiklik yok. Rabia yerinde duruyor. Tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan dördü de yerinde duruyor" dedi.
'MECLİSTEKİ PARTİLER UZLAŞIP 7 ÜYE SEÇECEK'
'Yargı bağımsızlığı zedeleniyor' eleştirilerine yanıt veren Yıldırım, “Tarafsızlığı da ilave ediyoruz, bu mu yargı bağımsızlığını zedeliyor. HSYK'da 13 üyenin 7'sini Meclis seçiyor ve Meclis'teki partiler uzlaşacak ve 7 üyeyi atıyor. Sizin seçtiğiniz Meclis bu ülkede adalet dağıtacak yargı mensuplarını seçiyor. Cumhurbaşkanı da 4 tane atıyor. Peki cumhurbaşkanı niye atıyor, çünkü cumhurbaşkanını da siz, millet seçiyor" diye konuştu.
CHP GENEL BAŞKANI İKTİDAR OLURSA, PARTİSİNİ BIRAKACAK MI?
'Partili cumhurbaşkanı tarafsız olmaz' denildiğine değinen Başbakan Yıldırım, "Peki Menderes Türel tarafsız değil mi? O da belediye başkanı. Ben de partiliyim. Ben de başbakanım, şimdilik. Tarafsızlık ayrı, partili olmak ayrı. CHP genel başkanı da partili, yarın iktidar olursa partisini bırakacak mı? Kimse bırakmaz, herkesin gönlünde bir parti vardır, ister resmi, ister gayriresmi. Önemli olan görevini yaparken 80 milyonunun başbakanı, 80 milyonun cumhurbaşkanı olacaksın. Milletimiz ne demek istediğimi çok iyi biliyor ve bunlara da aldırış etmiyor" dedi.
'14 AYA BİR HÜKÜMET'
Başbakan Binali Yıldırım, bürokrasinin daha hızlı çalışması durumunda vatandaşın beklentisine anında karşılık verilebileceğini söyledi. Yıldırım şöyle konuştu:
"Güven olunca, daha çok yatırım olur. Belirsizlik ülkeye zaman kaybettiriyor, kan kaybettiriyor. İstikrar olunca büyüme, kalkınma daha kesintisiz devam edecek. 1923'ten beri 65 hükümet geldi. 94 yılda 65 hükümet, 14 aya bir hükümet düşüyor. Bu sürede bir hükümet ne yapar? Memleketimizin durumu bu. Bunu ortadan kaldırmamız lazım. Kalkınma açığını ortadan kaldırmamız lazım. 4 yılda bir hükümet kurulsaydı 65'inci hükümet 2183 yılında kurulacaktı. ABD'de bir yıl sapma yok. İstikrar bu, istikrar olunca her şey olur. Gençler, bize lazımsınız diyoruz ama seçim zamanı geldiğinde hele bir 'dur' diyoruz. Seçiyorsanız seçileceksiniz de. Bunun nesine karşı çıkıyorlar anlamış değilim. Lafı uzatıp zurna yapmaya gerek yok. Arif olan anladı. 16 Nisan'da bir karar vereceğiz, bu milletin kararıdır. Karar ne olursa olsun, başımızın üstünde yeri var."
'BU YIL 1.5 MİLYON UKRAYNALI GELECEK'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise Antalya'ya gelecek turistlerin önündeki engelleri kaldırmak için çalıştıklarını söyledi. Ukrayna ile Türkiye arasında vatandaşların pasaporta ihtiyaç duymadan kimlikle giriş çıkış yapabilmesi için çalışma yaptıklarını belirten Çavuşoğlu, "Ukrayna'da insanların sadece yüzde 30'nun pasaportu var. Buna rağmen 2016 yılında bazı ülkelerden gelen turist sayısı düşerken, Ukrayna'dan gelen turist sayısı yüzde 48 oranında artarak sayı 1 milyon 25 bin kişiye ulaştı. Pasaport olmadan gelme imkanı doğmasıyla en az 1.5 milyon Ukraynalı turistin gelmesini bekliyoruz" diye konuştu.