Biz buraya ilişkin plan yapmadık" dedi.
Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi'nin 160 hektar birinci sınıf tarım arazisinin yok oluşuna, 35 bin nar ve portakal ağacının kesilmesine neden olacağını savunduğu Batı Çevre Yolu imar planlarıyla ilgili eleştirilere yazılı açıklamayla yanıt veren Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, "Tüm bu çalışmalar geçen dönem CHP'li Büyükşehir Belediyesi döneminde yürütülmüştür" dedi.
Türel'e yanıt, eski başkanı- Mustafa Akaydın'dan geldi. Akaydın, "Her zaman olduğu gibi AKP çok başarılı olduğu bir işi, algı yönetimini yapmaya çalıyor. Her yerde kayıtları vardır, 5 yıllık başkanlık sürem boyunca Antalya için çok önemli olan Batı Çevre Yolu'nda yaşanan sorunların mutlaka kamulaştırmayla çözülmesi gerektiğini söyledim" diye konuştu.
Batı Çevre Yolu'nda ancak kamulaştırmayla birinci sınıf tarım arazileri ve narenciye ve nar ağaçlarının kurtulabileceğini dile getiren eski başkan Akaydın, "Bunun için de devletin cebinden çıkması geren 5- 10 milyon civarında bir meblağ. Belki açılacak davalarla bu yükselebilir ama Menderes Türel'in iddia ettiği gibi 35 milyon TL değil" dedi.
'BİZ PLAN YAPMADIK'
Başkanlığı döneminde Antalya'nın eski belediye başkanlarından Hasan Subaşı döneminde hazırlanan 0.20 inşaat emsal oranı öngören ve bölgeyi 'tarımsal niteliği korunacak az yoğunluklu konut ve günübirlik tesis tercihli alan' olarak planlayan kararların geçerliliğini koruduğuna inanarak bir imar çalışması içinde olduklarını kaydeden Akaydın, "Şimdiki planla alakası yok. Bu plan 0.80 inşaat emsali öngörüyor. Ama mecburiyetten, 'Antalya yolsuz kalmasın' diyerek planlamayı yaptık" dedi.
Fakat bu planlara dava açıldığını dile getiren Başkan Akaydın, "Korktuğumuz başımıza geldi. Bölgede 0.40 emsal için dayatan rantiye biz planı yapınca 'Üst ölçekli planlarda burası tarım arazisidir' diyerek dava açtı. Çıkar için bu gerekçeye sığındılar. Evet, doğruydu. Antalya'nın çevre düzeni planında bölge tarım alanıydı ve planlar iptal oldu" diye konuştu.
'EKOLOJİK FACİA'
Bu iptalin ardından Büyükşehir Belediyesi'nin planlama yapmadığını ve önce Karayolları Bölge Müdürlüğü koordinasyonunda, sonrasında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın planlama yetkisini kullandığını kaydeden Akaydın, ayrıca bölgenin tarıma elverişli olmadığına ilişkin kararın ortaya çıktığı 2012 yılındaki Toprak Korumu Kurulu toplantısında Büyükşehir Belediye temsilcisinin 'ret' oyu kullandığını söyledi.
Akaydın, Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi'nde partisi CHP'nin de destek verdiği planlara ilişkin şöyle konuştu:
"Bölge sel taşkın alanıdır. 2003 yılında yaşanan sel felaketinde 13 kişi öldü. 3 kat apartman yüksekliğindeki sular Doyran ve Akdamlar mahallelerinden ölü inekleri getirdi. Meteorolojik verilere göre bölge ortalama her 7 yılda bu tip felaketlerle karşılaşıyor. Şimdi yaşanacak olası bir sel felaketinde yaşanacaklar için meclis, herkes vebal altındadır. Ayrıca diğer önemli bir konu, şehir planlamasında 'eşik değer' diye bir konu vardır. Bu planlamada eşik değer yoktur. Olmadığı için komşu parsellerden birisi emsal göstererek dava açtığında bugün tarım yapılan tüm Çakırlar'da Beydağları'nın eteklerine kadar peşi sıra beton blokları görebiliriz. Bu planlamayla yaratılan ekolojik faciadır."
İMZASI OLAN CHP'LİLERİ KINIYORUM
Akaydın, Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada 12 Kasım Çarşamba günü toplanan Büyükşehir Meclisi'nde planların bir MHP'li üyenin çekimser, diğer tüm CHP'li, MHP'li ve Ak Partili meclis üyelerinin kabul oyları ile yürürlüğe girdiğinin belirtildiğinin hatırlatılması üzerine "0.80 emsalli plana imza atan CHP'li arkadaşları kınıyorum. Ben bu planın Antalya'ya yapılmış en büyük haksızlık olduğunu düşünüyorum ve başkanlığım süresinde de bu haksızlığa karşı mücadele ettim" dedi.
Emre BAYLAN/ANTALYA, (DHA) -