Oğuzhan Aygören, 'Covid-19 Sürecinde Türkiye Ekonomisi ve Dijitalleşme' konulu toplantıda, son yılların en çok konuşulan konularından birisinin 'Dijital Dönüşüm' olduğunu söyledi. Aygören, bu dönüşümün bir virüs yolu ile geleceğini hiç kimsenin hesap edemediğini belirterek, "Dönüşümün eğitimler, konferanslar, teknoloji satın alımları ile gerçekleşeceği varsayımı yapıldı. Ancak şu anda yaşadığımız korona gerçeği, mevcut dünyaya ait tüm varsayımları sorgulattı, yerinden sarstı ve yerleşik tüm ön kabullere meydan okudu. İş sahiplerinin ve çalışanların büyük bölümü bu meydan okuma karşısında çaresiz kalırken birtakım şirketler ve girişimciler ise bu krizden etkilenmek bir yana, büyük bir büyüme içine girdiler. Demek ki birtakım şirketler çoktan dönüşmüş veya zaten yeni nesil olarak doğmuş. Korona ekonomisi bu salgın krizinden etkilenen şirketlerin de dönüşmüş şirketler gibi olmayı öğrenmeye çalışmasına sebep oldu. Hem de bir gecede. Yıllardır geleceği söylenen değişim bir gecede geldi. Hatta birçok uzmana göre bu geçici bir değişiklik değil, kalıcı bir dönüşüm. Korona sonrası dünya bildiğimiz dünya olmayacak" diye konuştu.
DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜM FARKI
Değişim ve dönüşüm arasındaki farkı da anlatan Oğuzhan Aygören, şöyle dedi:
"Bir kişi saç şeklini değiştirdiğinde, makyaj yaptığında, yeni bir kıyafet giydiğinde veya modu farklı olduğunda o gün için değişmiş olduğunu söyleriz. Ancak bu kalıcı bir değişim değildir, kozmetik bir değişimdir. Dönüşüm ise köklü ve kalıcı bir değişimdir. Dönüşüm gerçekleştiğinde kişi artık başka biridir. Kabuk değiştirmiştir. Kimliği, benliği, kendisini nasıl tanımladığı, hayata nasıl baktığı kalıcı bir şekilde değişmiştir. Bu şekilde köklü bir değişiklik hiç kolay değildir. Bu yüzden dönüşümler ancak bir travma sonucu gerçekleşir. Birçok kişi bu süreçlerden korktuğu için dönüşme niyetine bile uzak durmakta ve yalnızca kozmetik değişimlerle günü kurtarmaktadır. Bazıları ise dönüşme niyeti ile bu süreçlere girmekte ancak travmadan hiç çıkamamaktadır. Bazıları da zorunlu olarak bu travmaya girmektedir."
'İHTİYACIMIZ ZİHİNSEL BARİYERLERİN ORTADAN KALKMASIYDI'
Bundan 7 yıl önce Boğaziçi Üniversitesi'nde ilk online sertifika programını vermeye başladığında bunu bütün okula ve Türkiye'ye yayma planları oldruğunu söyleyen Aygören, "Ancak o günden bugüne pek ilerleme gösteremedik. Online eğitimle verilen eğitimin diploma için yeterliliği sorgulandı. Ayrı bir yazı konusu olabilecek bir takım başka zorluklar öne sürüldü. Bugün ise bu sorunlar bir anda çözüldü. Demek ki ihtiyacımız olan şey bir eğitim kurumunda dahi dijital dönüşüm eğitimi, konferansı ya da bu konuda daha fazla bilgi değilmiş. İhtiyacımız zihinsel bariyerlerin ortadan kalkmasıydı. Bu dönem dersler uzaktan olarak yapıldıktan sonra bir sonraki dönem kaldığı yerden devam edeceğini hiç sanmıyorum. Madem dersleri uzaktan yapabiliyoruz o halde niye yapmayalım? Niye okul zamanını daha verimli, üretken ve eğlenceli geçirmeyelim? Niye evde eğitim üzerine yeni bir sistem kurmayalım? Bunlar zaten uzun zamandır herkesin bildiği ve konuştuğu konulardı, ancak kimse bu konuda adım atma cesaretini gösteremiyordu. Diğer tüm sektörlerde de aynı sorgulamalar yaşanmaya başladı bile. Uzaktan doktora görünebiliyorsak niye görünmeyelim? Uzaktan destek alabiliyorsak niye almayalım?" diye konuştu.
'ARTIK BAŞKA BİR DÜNYA OLACAK'
Bu salgına ve salgının yarattığı travmaya bir de bu gözle bakılması gerektiğini aktaran Oğuzhan Aygören, "Dijital dönüşüm geldi ve gözümüzün önünde gerçekleşiyor. Bir süre sonra korona salgını elbet bir sorun olmaktan çıkacak ve dünya normal rutinine dönecek. Ama artık başka bir dünya olacak. Kimse aynı dünyaya döneceğimiz yanılgısına kapılmasın. O zaman soru şu; Dünya normale döndüğünde siz yeni, farklı ve güncellenmiş mi olacaksınız yoksa eski varsayımlarınızın esiri olmaya devam mı edeceksiniz" dedi.
ANTALYA, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |