226'ncı günde de Gülistan'dan iz yok

Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 2'nci sınıf öğrencisi Gülistan Doku'dan, 5 Ocak sabahı kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra haber alınamadı. Diyarbakır'da yaşayan ailesi, kaybolduğu gün Tunceli'ye gelerek, güvenlik güçlerine ihbarda bulundu. Ailenin ihbarı üzerine arama çalışmaları başlatıldı. Yapılan araştırmalar sonunda Gülistan Doku'nun cep telefonunun en son Uzunçayır Baraj gölü üzerindeki Sarısaltuk Viyadüğü'nde sinyal verdiği belirlendi. Viyadük üzerinden geçen bir aracın kamerasına da yansıyan Doku'nun son görüldüğü bölgede yoğunlaştırılan arama çalışmalarına rağmen sonuca ulaşılamadı. Bunun üzerine ekipler, su altı aramalarını 6 Temmuz'da sonlandırırken, su yüzeyinde ve kıyıda çalışmalar sürdürüldü. Ailenin talebi üzerine İçişleri Bakanlığı'nca Gülistan'ın son görüldüğü bölgede, Uzunçayır Baraj Gölü'ndeki suyun tahliyesine karar verildi. Ara verilen su altı arama çalışmalarına, 6 Ağustos günü tekrar başlandı.

ARAMA ÇALIŞMALARI İKİNCİ BİR TALİMATA KADAR DEVAM EDECEK

Gülistan Doku'nun bulunması için başlatılan arama çalışmaları 226'ıncı gününde 13 ekip su yüzeyi ve su altında arama çalışmalarını sürdürdü. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesindeki Su Altı Arama Kurtarma (SAK) Timi, 2 su altı robot kamerasıyla (ROV) Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı 4 Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ekibi ve Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bağlı 4 su altı arama kurtarma ekibi ile 5 farklı ilden gelen AFAD ekiplerinden oluşan toplam 55 kişilik ekip, su altında ve su yüzeyinde arama çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Bugün yapılan aramalarda da Gülistan Doku'ya ait bir ize rastlanmadı. Arama çalışmalarının İçişleri Bakanlığı'ndan gelecek ikinci bir talimata kadar devam edeceği belirtildi.

Tunceli Valisi Mehmet Ali Özkan, arama çalışmalarının yürütüldüğü Sarısaltuk Viyadüğü'ne gelerek, çalışmalarla ilgili bilgi aldı. Doku'nun yakınları ile görüştü.

'KIZIMIZ SUDA OLSA EKİPLER KESİNLİKLE BULMUŞTU'

Arama çalışmalarını takip eden Doku'nun ablası Aygül Doku, 226 gündür kardeşinden haber alamadıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Biz artık Gülistan'ın ölmüşse ölüsünü, yaşıyorsa dirisini istiyoruz. Gülistan bu suda olsa ekipler kesinlikle bulmuştu. Ben şu an bu suya atlasam, su durgun, beni nereye götürebilir ki? Burada kalırım. Baştan beri bunu anlatmak istedim. Bugün onlarca ekip çalışıyor. Su dibi didik didik taranıyor. Her yere baktılar ama Gülistan'a ait bir iz yok. Burada çalışan bütün ekiplere çok teşekkür ediyoruz. Hepsi azimle çalışıyor. Gülistan kaybolduktan sonra farklı zamanlarda 4 kişi bu suya düştü ve boğuldu. Hepsi belli bir süre sonra çıkarıldı ama 7 ay geçti Gülistan'a ait bir iz hala yok. Biz ilk günden beri söylüyoruz; Gülistan, intihar etseydi burada bulunurdu. Gülistan, intihar edecek bir kız değildi. Kaybolmadan önce 2 ve 3 Ocak'ta benimle konuştu. İkinci üniversiteyi okumak istiyordu. 'Bana kitap al' dedi ve kaybolmadan bir gün önce işe başladı. Bir gün önce işe giren bir kız neden intihar etsin? Yakın zamanda eve gelmeyi, annemle yeğenlerime hediye aldığını söylemişti. Bütün bunlara baktığımda aklıma iki şey geliyor. Birincisi, Gülistan burada olsaydı bütün bu yoğun aramalar sonucunda bulunurdu ve yaşasaydı mutlaka bir yerden ses verirdi. Bizim aklımızda tek bir soru işareti kalıyor. O da cinayet. Biz artık bu durumun çözülmesini istiyoruz. Biz aile olarak çok yorulduk ve yıprandık. Kızımızın ölüsünü ya da dirisini istiyoruz. En azından ne oldu bilelim ve teselli olalım."

Ferit DEMİR/TUNCELİ, (DHA)