AÜ Manavgat MYO'da 'gıda' konulu toplantı düzenlendi. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Aynur Gül Karahan Çakmakçı, toplantıya konuşmacı olarak katıldı. İkinci Dünya Savaşı sonrasında başta ABD olmak üzere batılı devletlerin gelişmekte olan ülkelere rol biçtiğini ifade eden Prof. Dr. Aynur Gül Karahan Çakmakçı, "Türkiye'ye bir rol biçiliyor. Aslında Atatürk döneminde de bir rol biçiliyor Türkiye'ye, tarım ülkesi olma rolü. Ancak Atatürk bunu hiçbir zaman kabul etmiyor ve sanayi planları yapıyor. Tabii ki tarım ülkesi olduğumuzu Atatürk biliyor ve desteklemeye çalışıyor ama sanayi olmadan da gelişmiş ülkelerin ötesine, çağdaş kalkınmanın ötesine geçmenin mümkün olamayacağını da kendisi söylüyor" dedi.
'MARSHALL YARDIMI HİBE DEĞİL KREDİ'
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yıkılan Avrupa'da çok fazla insanın öldüğünü vurgulayan Prof. Dr. Çakmakçı, "Hem imarı hem de beslenmesi açısından Türkiye'nin gıda tedarikçisi olması amaçlanıyor ve bu rol biçiliyor. Gıda üretiminin yapılması amacıyla, Türkiye'de ilkel yöntemle üretim yapıldığı için tarım alet ve makinelerinin Marshall Planı kapsamında Türkiye'ye getirilmesi söz konusu, bunlar yardım adıyla gönderiliyor ancak bunların hepsi kredi, bunları karşılıksız düşünmeyin. Amerika Birleşik Devletleri'nde üretilen traktörler getiriliyor ve tarımsal üretimin artırılması sağlanıyor, bununla da bir ölçeğe kadar başarılı olunuyor" diye konuştu.
'TARIM YAPMAMIZI İSTEMİYORLAR'
Türkiye'nin tarımda ilerlemesini istemeyen güçlerin olduğunu belirten Prof. Dr. Çakmakçı, "Dünya tarım yapmamızı da istemiyor. Batılılar mı diyelim, büyük güçler mi dersiniz ne derseniz, tarım yapılmasını da istemiyorlar. Diyorlar ki 'Biz artık her şeyi makinelerle, üç kişiyle çok büyük arazileri ekip dikebiliyoruz. Siz yapmayın, biz sizin ülkenize gelir tarımınızı da yaparız'" dedi.
Yabancıların Türkiye'den tarım toprağı satın aldığına dikkati çeken Prof. Dr. Çakmakçı, "Yabancılara toprak satışı kanunla kabul edildiği için böyle bir durum söz konusu. Koruyucu ve düzenleyici devlet tarzı tamamen terk edilmiş durumda. Daha önce Atatürk döneminde çiftçilere tohumluk, hayvan, araçlar her türlü destek sağlanacak kurumlar kurulmuş, bunların hepsi devreden çıkarılmış durumda. Dış ticaret korumacılığı azaltılmış durumda. Mesela bizde et sıkıntısı oluyor, ithalat yapılıyor, gümrük vergileri kaldırılıyor. O zaman iç pazardaki üretici bundan çok kötü etkileniyor" diye konuştu.
Küresel sermayenin toprağa yatırım yaptığına da işaret eden Prof. Dr. Çakmakçı, "Bizim tarlalara yatırım yapıyor, tahıl ambarları, gübre dağıtım merkezleri, tarımsal girdi ve lojistiğe yatırım yapıyor ve üretiyorlar. Hollanda'nın ülkemizde çok büyük üretim alanları var. Sonuç ne oldu, bizim emekçiler hızla yoksullaşıyor, böyle bir güçle rekabet etme şansı yok. Köyden kente göç, tarımdan sanayiye kaynak aktarımımız hızlanmış" dedi.
'ALMANYA'DA EKONOMİNİN YÜZDE 90'INI KOOPERATİFLER YÖNETİYOR'
Türkiye'de tarımda yaşanan sorunların devlet desteği ve kooperatifçilikle çözülebileceğini belirten Prof. Dr. Çakmakçı, "Ülke topraklarının yabancılara satışından kesinlikle vazgeçilmesi lazım. Çok gerekiyorsa kısa sürelerde kiralama yapılabilir; teknoloji öğrenmek, iş birliği yapmak, dış pazarlara daha kolay ulaşmak, kaliteyi artırmak açısından. Gıda güvenliği, bitki- hayvan ve eko sağlığı, gıda güvenliği yönetimi, kırsal kalkınmayı sağlamaya, tarımdan kaynaklanan çevresel sorunları çözmeye yönelik bir takım yeni çözümler ihtiyaç oluşturuyor. Kooperatifler güçlendirilmek zorunda, eğitim ve uygulama desteklenmeli, kooperatiflerin yönetimi uzmanlara bırakılmalı. Almanya'da ekonominin yüzde 90'ını kooperatif birlikleri yönetiyor. Biz neden yapamayalım? Üretilen ürünler doğrudan devlet veya uzman kooperatifler tarafından alınmalı ve çiftçilerin desteklenmesi sağlanmalı" diye konuştu.
Ömer KARÇA/MANAVGAT, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |