Kılıçdaroğlu: Deniz Baykal’ı bekliyorum
Kılıçdaroğlu, “Kurultaya gelmemeleri için çağrıda bulunmak delegelerin iradelerine ipotek koymaktır. Sayın Deniz Baykal’la konuşmadım. Ama her iki kurultaya bekliyorum ve geleceğini sanıyorum” dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’yla, iki tüzük kurultayı ve yöneltilen eleştirileri konuştum. Kılıçdaroğlu, hazırladıkları yeni tüzüğün imzacıları da tatmin edeceğinden emin olduğunu vurguladı. CHP lideri, muhaliflerin 26 Şubat günü toplanacak ilk kurultaya katılmamaları yönündeki çağrılarını delegenin iradesine ipotek koymak olarak niteledi, bir önceki Genel Başkan Deniz Baykal’ı da kurultaya beklediğini ifade etti. Kılıçdaroğlu’na yönelttiğim sorular ve yanıtları şöyle:
‘Baykal’ı bekliyorum’
İki tüzük kurultayı topluyorsunuz. Sizin çağrınızda toplanacak 26 Şubat kurultayına muhalif delegelerin katılmayacağı yönünde bilgiler var. Eski Genel Sekreter Önder Sav’ın bu yönde değerlendirmeleri oldu. Eski Genel Başkan Deniz Baykal’ın katılmayacağını ifade ettiği yönünde haberler çıktı. Durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Kurultaya gelmemeleri için delegelere çağrıda bulunmak, delegenin iradesine ipotek koymaktır. CHP kültüründe böyle bir olay yoktur. Kurultay en yüksek demokratik karar organıdır. Delegeler özgür iradeleriyle gelirler, görüşlerini açıklarlar, oylarını kullanırlar. İster evet derler, ister hayır derler. Bu onların iradesidir. Ama ‘gelmeyin’ demek demokratik değildir. CHP’ye yakışmaz. Ben bütün CHP delegelerini her iki kurultaya da katılmaya çağırıyorum. Sayın Deniz Baykal’la görüşmedim. Ama Sayın Baykal’ı da her iki kurultaya bekliyorum ve geleceğini sanıyorum.
‘Önseçim de çarşaf da olacak’
İmzacılar olarak bilinen muhalif grup, tüzükte özellikle önseçimin esas alınması ve parti içi seçimlerde çarşaf liste uygulamasının zorunlu olmasını talep ediyorlar. Sizin hazırladığınız tüzükte muhaliflerin bu yöndeki talepleri yer alacak mı?
- Evet alacak. Kimsenin kuşkusu olmasın. Bu tüzük hazırlığı CHP’de en uzun süre üzerinde çalışılan bir taslaktır. Yeni tüzükte önseçim de olacak çarşaf liste de olacak. Tamamen delegelerin demokratik iradelerini önceleyen bir sistem kurulacak. Parti içi demokrasi işleyecek.
‘Genel başkan adayı çıkarsa övünürüz’
Tüzük kurultaylarının seçimli kurultay için güç denemeleri olduğu yorumları yapılıyor. Seçimli kurultayda karşınıza genel başkan adayı çıkmasını bekliyor musunuz?
- CHP bana ait bir parti değil. Kitlelerin partisidir. Genel başkan adaylarının çıkması da gayet normal ve demokratik bir olaydır. Elbette seçimli kurultayda genel başkan adayları çıkabilir ve biz bundan üzüntü değil, sevinç duyarız.
‘AKP devletiyle uğraşıyoruz’
CHP’nin muhalefette olmasına rağmen oy kaybettiği, AKP’nin ise iktidar yıpranması yaşamadığı ve oylarını artırmayı sürdürdüğü yönünde araştırmalar ve haberler çıkıyor. Bu durumu nasıl izah ediyorsunuz?
- Önce şunu ifade edeyim; ‘AKP’de iktidar yıpranması yok’ demek doğru bir saptama değil. İktidar yıpranması başlamıştır. Yaşadığımız olaylar bunu gösteriyor. Ayrıca CHP’de bir oy düşüşü yok, benim söylediğim belirgin ölçüde artış olmadığıdır. Bu konuda da CHP’ye haksızlık edilmemelidir. Türkiye’nin içinden geçtiği şartlara göre değerlendirme yapmak gerekir. Biz, normal olarak bir hükümete karşı muhalefet etmiyoruz. Aynı zamanda AKP devletine karşı mücadele ediyoruz. AKP derin devletine karşı mücadele ediyoruz. AKP medyasına karşı mücadele ediyoruz. Eğer medyada CHP’ye yöneltilen eleştirilerin yüzde 10’u AKP’ye yöneltilse, AKP tutunamaz ama biz tutunuyoruz. Bu şartlarda mücadele ettiğimiz unutulmasın.
‘Rotamızdan sapmadık’
CHP yönetiminin partinin ideolojik çizgisinden saptığı, Atatürk ilkelerine yeterince sahip çıkmadığı, laiklik ilkesinden ödün verdiği, Kürt meselesinde kafasının karışık olduğu, Dersim konusunu açtığı ama içinden çıkamadığı gibi eleştiriler de var. Bunlara ne diyorsunuz?
- Eleştirilerin yöneltilmesi normaldir. Demokratik bir haktır. Ama yöneltilen eleştiriler doğru değildir. Haksız ve dayanaksız eleştirilerdir. Biz rotamızdan sapmadık, sapmayız. Atatürk ilkelerine de sonuna kadar bağlıyız. Biz, bu yoldaki mücadelemizi de sürdürüyoruz ve sonuna kadar sürdürmeye de kararlıyız.
Fikret Bila/Milliyet