Dursun Gündoğdu
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ’in Doğu Antalya’ya yaptığı iki günlük geziye katılan özellikle genç gazeteciler, onu siyasetçi kimliğinin yanı sıra, gazeteci kimliğine de tanık oldular.
Türel, otobüste oldukça renkli bir gazeteci ağabey, kürsüde ise dişli bir belediye başkanı ve siyasetçiydi…
Yaşını başını almış, Türel’i uzun yıllardır yakından tanıyan gazeteciler ise otobüste meslektaşları ‘Menderes’ ile sohbet ediyor, dışarıda, ‘Sayın başkan’ diyerek, bu dişli siyasetçi ile Antalya’nın ciddi sorunlarını konuşuyorlardı.
Türel’in siyasetteki en büyük avantajlarından biri, hala sarı basın kartı taşıyan ‘Gazeteci’ olmasıdır. Daha gazeteciler leb demeden leblebiyi anlayan, onların o toplantıda hangi soruyu sorabileceklerini tahmin edebilen ve gardını ona göre alan biridir.
Nerede ne konuşacağını, gazetecilerin bu konuşmadan ne çıkaracağını iyi bilir.
Alanya’ya kadınlar plajı projesini açıklaması da bunlardan biridir. Antalya’da çok tartışılan bomba bir konunun pimini çekip Alanya gündemine atması bilinçlidir. Tartışılmasını istemiştir. Hem ulusal, hem de yerel medyaya malzeme vermede beceriklidir.
Bazı istisnalar dışında, Antalya’daki gazetecilerin Türel ile ilişkileri de bu, ‘Gazetecilik’ çerçevesinde şekillenir. Türel’in serde gazeteci olması, aralarındaki ilişkileri daha sıcak hale getirir. Sorulacak soru gazetecide durmaz sorulur ama kelimeler ağızda yumuşar, cümleler daha özenle seçilir.
Misal; Manavgat’taki Türkbeleni’ne yapılacak proje tanıtım toplantısında sorulan bir soru gibi… Proje mimarı projeyi anlatırken gazetecilere öyle bir pas attı ki, hani bunu Türel’e sormamak basın etiği açısından ayıp olurdu.
Nitekim soruldu da… Proje mimarı, daha bu alanın tahsisi yapılmamışken, ortada fol yok, yumurta yokken, doğmamış çocuğa don biçmiş.
Yani, projeyi hazırlamış, belediyeye, ‘Böyle bir şey yapmak istiyorum’ diye götürmüş. Arazinin devletten büyükşehire devir izni ise sonradan çıkmış.
Gazeteci de, ‘Her mimar, kafasına göre proje çizip getirir mi?.. Doğrusu, devletten arazi tahsisi yapıldıktan sonra mimari proje yarışması açılması değil midir?’ türünden bir soru yöneltti Türel’e…
Kıssadan hisse; adrese teslim, ısmarlama bir proje olmuş demeye getirdi gazeteci...
Türel’de, zaman zaman tahsis yapılmadan bu tür avam proje çalışması yaptırdıklarını, zamana karşı yarıştıklarını söyleyerek cevapladı soruyu…
Bu diyalog yaşanırken mimara baktım, boncuk boncuk terliyordu.
Türel, gazetecilerle özel sohbetlerinde Mustafa Akaydın ile ilgili anımsatmalar yapmadan da duramadı. Bütünşehir Yasası’nın tartışıldığı günlerde Akaydın’ın ilçelere giderek, ‘Bu yasa çıkarsa Antalya’dan buraya hizmet gelmez’ dediğini hatırlattı… “Ben bu sözünü çok kullandım. Vatandaşa, ‘Hizmet getiremeyeceğini söyleyen birine oy mu vereceksiniz?’ dedim. Sonucu görüyorsunuz” dedi.
Bu iki günlük gezide, temeller atıldı, açılışlar yapıldı. Onları haber olarak verdik. Bunlardan ziyade bir gözlemimi aktarayım. Bu geziye, Türel , AKP’nin yöneticilerini ve belediyenin üst düzey bürokratlarını da çağırmıştı. Hiçbiri, yapılan edilenlerle ilgili Türel’in sözünün üzerine tek laf etmedi. Ön plana çıkmadı.
Göçmen kuşların gökyüzündeki ‘V’ şeklindeki uçmalarını hatırlayın. Türel ile hem AKP’li yöneticilerin, hem bürokratların içinde olduğu her fotoğraf karesinde bu düzen vardı. En önde Türel ve arkasında siyaset ve bürokrat arkadaşları… Ne biri bir adım öne çıktı, ne başkası bir adım geride kaldı.
Önceki sayfa
Sayfa başına git
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |